Bölüm 17) "Kaçış"

198 8 0
                                    

🍃💚🍃s
__________________________________

"Neden?" Diye bağırırken Paren ve Aidos'un kavgsının tam ortasına düşmüştüm. Ciddi anlamda düşmüştüm. Elim belime hiderken beni ittiren Elektra'ya baktım kötü kötü.

Üstelik bileğim de ağrıyordu.

Havalanmamla ellerimi bacağımdan çektim.

"Bu da seni ilgilendirir mi?"

Sen beni kucağına mı aldın Aidos? Sen aldın mı beni kucağına Aidos? Beni kucağına sen aldın mı Aidos? Aidos sen kucağına beni mi aldın?

Hayır beni neden şahsi olaylarına karıştırıyorsun? Adam belki Zeus'un ajanı. En ufak hatamızda kıçımıza tekmeyi basacak? Belki ona iyi davranınca Zeus'a iyi yorum yapacak? Sen şimdi niye benle arasını bozuyosun Aidos Ha? Belki ben Paren'i seviyorum. Sanane Aidos Sanaannee. İndir beni lan. Birde kucağına alıyor. Hem sen beni niye kucağına alıyorsun ya? İndir diyorum bak oğlum. Bende Elysion'sam inerim bu kucaktan! Sen kim beni kucağına almak kim? Ayrıca ben böyle şeylere karşıyım. Ne sandın? Kucağında öyle rahat rahat durup keyif çatacağımı mı?

"İndir beni ya," derken Paren'e attığı delici bakışlar bana çevrildi.

Öhöm. Düşündüm dee Doğru sanmışsın Aidos'cum burda durup keyif çatacağım. En mantıklısı.

"Kız rahatsız oluyor. İndir Elysion'ı" dedi Paren. Gözlerimi kısıp başımı yana yatırdım. Oy çen beni mi düşünüyon çeennn.

"Ve ayrıca sınıfta olduğun sürece evet ilgilendirir." dedi. Gök gürüldemesiyle ciddiyetimi takındım ve yutkundum.

Sonrada Aidos'a yaklaşıp kulağına "Şahsi meselelerimizi karıştırmak gibi acemi hataları yapma," dedi. Tabi bunu Aidos' un kucağındaki ben ve Aidos duymuştu. Şahsi ne sorununuz var lan sizin?

Önceden de tanışıyodunuz mu?
Paren yeni gelmedi mi?

Aidos bana bakarken gözlerimi mavilerine diktim. Ardından zıplayarak kucağından inmiştim.

Üstümü düzeltip Aidos'un yanında silkelenirken Paren

"Peki ya bu seni ilgilendirir mi" dedi ve beni kolumdan tuttu ve daha sonra dudaklarımda bir baskı hissettim.

Her şey saniyeler içinde olmuştu.

Ne olduğunu anlayamazken köşeli jetonum düştüğünde Paren'i sertçe ittirdim. Elimin tersiyle de dudaklarımı sildim.

"Sen ne yaptığını zannediyorsun be?" Diye bağırırken Aidos'un sesini duydum.

"O az önce Elysion'ı öptü mü?"

Sıçtık demiş miydim?
___________________________________

Aidos'tan :

Kendimi yatağa attım. Tavanı izlemeye başladım.

"Bak yine hoşlanma saçmalıklarına başlakacaksan," derken lafımı kesti Endy.

"Ama benim dememem hoşlanmadığın anlamına gelmez" derken yastığımı ona doğru fırlattım. Kapıyı kapatmasıyla yastığım ona değil kapıya geldi. Kapıyı bir daha açtı.

"Öpüşelim mi Elysion?"dedi daha sonra da sesini inceltti ve "Olmaz ben Aidos'a aşığım Paren!" dedi ikinci bir yastığı fırlatırken kapıyı yeniden çekti. Onlar öyle konuşmuyordu bir kere.

Daha sonra gelmemek üzere çıkmıştı. Buna tahammül edemeyip onun yeniden gelip söylenmesini söyleyerek ve odama geri gelmesi ile onu dinleyip kafamı kendi saçma düşüncelerimden uzaklaştıracaktım ki bunun için odamdan çıkan bedenim durdu.

"Ya abi ver. Yemin ederim bir daha yapmayacağım abi." Yerdeki bedenini incelerken konuştum. Bu kızı neden hep yerlerde sürünürken görüyordum ki?

Senin için saçlarımımsüpürge ederim, aşkından sürünüyorum imaji veriyor!

Evet, işte kaçmak için Endymion'a bile katlanmayı tercih ettiğim düşünceler bunlardı.

"Endymion'dan huy mu kaptın?" Dememle Orfe de Elysion'da bana döndü. Ayağa kalkıp üzerini düzeltti.

Gamzesini göstererek gülümsedi.
"Sen bunları git yattığın kıza söylesene Aidos!" Dedi fısıltı ile. Duymuyor muyum sanıyordu?

Konu niye hep buraya geliyor ki?

"Bir şey mi dedin?" Diye sordum. Yine gülümsedi "Aidos çok ciddiyim," dedi ve sonra yüzünü sinirli hala çevirdi. "Döverim." Dedi.

Sonra Orfe'ye "Ya ver telefonumu."

"Aidos Elysion'ın gizli planlarından haberin var mı?" Dedi. Kaşlarım çatılırken gözlerim Elysion'a gitti. "Ya o öyle değil" derken Orfe bağırdı. " Elysion yeter. Telefonun bende duruyor. Nereye gidiyorsan git." Dediğinde Elysion artık pes etmiş omuzları düşmüştü. "İyi tamam." dedi.

Elysion'ı kolundan tutup kendime çevirdim. "Ne gizli planları?" Derken Orfe bizden uzaklaşmıştı.

"Sen yokken Zilli geldi"
____________________________________

Elysion'dan :

Çantamı yan tarafa fırlatırken saçımdaki toka dahil her şeyimi çıkarıp kıyafetlerimi alıp doğrudan banyoya gittim. Bornozumu üzerime geçirip küvetime suyu doldurmaya başladım.

O sırada ziller çalmaya başladı. Bir hafta aradan sonra. Önüme düşen kağıdı aldım.

"Zamanı gelmedi mi Elysion" kaşlarım istemsizce çatıldı. Ne zamanı ne oluyor?

"Neyden bahsediyorsun?" Dedim. Önüme bir kağıt daha düştü. "Annen hakkında dediklerim... Zamanın azalıyor. Onun sana ihtiyacı var." Dedi. Derin bir iç çektim.

"İyide annem hakkında hiçbir şey bilmiyorum ki. Ne yapabilirim?" Derken bir kağıt daha düştü.

" Onlar biliyor Elysion. Bunları sana ben diyemem ama sana diyebilecek kişiyi biliyorum. Sende tanıyorsun." Dedi.

"Kim ki onlar? Bana isim versene" dedim en sonunda çıkışarak.

"En lanetli yerin bulutları ve denizinin birleştiği ufuk çizgisinde..." dedi.

"Zilli ne diyorsun?" Dedim ve dememle zil çalmaya başladı. "Gitme," desemde gitmişti.

O sırada banyoya Orfe girdi. Bornozuma sıkı sıkı sarılırken aniden geri çıktı. Kapının ardından konuştu. "İşini hallet çık. Dışarda seni bekliyorum." Dedi onaylar çekilde sesimi yükselttiğimde bornozumu çıkarıp ayarladığım suyun içine girdim.

Hızlıca temizlendim ve üzerimi giyindim. Odama geçtiğimde karşımda telefonumu kurcalayan bir Orfe vardı.

"Telefonumu neden kurcalıyorsun sen?" derken telefonu alıp odamdan kaçtı. Dışarı peşinden gittim. O kaçıyor ben kovalıyordum. En sonunda tuttum derken ayaklarım takıldı ve yere düştüm. Bende ayağını tuttum.

"Ya abi ver. Yemin ederim bir daha yapmayacağım abiii."

___________________________________
🍃💚🍃

Kayıp Tanrıça'nın KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin