6.''SUÇ'' - II
Etrafa bakmak için kafamı kaldırıp karşımızda hastane parkında oturan insanları süzdüm. Bir çocuk annesinin önünde kardeşi olduğunu düşündüğüm başka bir çocukla koşturuyordu. Başka bir bankta yetişkin bir adam ve bir kadın dirseklerini banka, ellerini de başlarına yaslayarak birbirine dönmüş konuşuyorlardı. Bana dönük olan adamın yüzündeki ifade, kadının anlattıklarını hayranlıkla dinler biçimdeydi. Adamın kadına olan bakışları dudaklarımda küçük bir tebessüm bıraktı.
''Hakan geldi!'' diyen Buket'in sesini duyduğum zaman, hastanenin hasta kapısının önünde bir taksi durdu. Bir gece daha hastanede kalmamı kesin dille söyleyen doktorumu asla dinlememiş ve gitmek istemiştim. O yüzden gece vakti ilk uçakla Ankara'ya dönmemiz için Hakan'dan üç kişilik bilet almasını rica etmiştim.
Daha ne kadar nefesimi kesen olayların karşımda belireceğini bilmiyordum. Nefesimi kesen insanlarla daha ne kadar göz göze geleceğimi de bilmiyordum.
Bu durum, Mazhar ve onun güruhuyla olan ilgisini yitirmeye başlamıştı.
Buket'le oturduğumuz bankta yanımıza gelen Hakan, danışmadan çağırmasını istediği taksiyi gördüğünde kafasıyla bize hareketlenmemiz için işaret etti. Koluma sıkıca giren Buket'le birlikte ayağa kalktım. İlk adımımı attığım zaman diğer koluma da Hakan girdi.
''Elden ayaktan kesildim galiba.'' diye şakasına dalaştım onlara ama aslında şakacı Eslem beni şu an usul usul terk ediyor gibiydi. Ciddiyetimi elime vermek istiyordu. Birkaç gün sonra beni ziyaret edecek olan vicdan azabından kurtarmak için hatırlamam gereken bir şeyi önüme atmak istiyordu ama ben onu hiç unutmamıştım ki zaten.
Sirco'ya hoşça kal demeden gidecektim.
Onun nerede ve nasıl olduğu gibi soruları saymıyorum bile çünkü o, bir şekilde karşıma hep sağlam çıkacak gibi hissettiriyordu bana. Öyle olması gerekiyormuş gibi... Ayrıca hala Mazhar'ın ettiğim ihanet babında ona ne yaptığını bilmiyordum.
Parviz Haymanova cinayetinin arka planında ne olduğunu, o adamla karşılaşma ve öldürülme günlerinin neden farklılık gösterdiğini de bilmiyordum. Patlama zaten başlı başına Türkiye gündemindeki ilk sırayı koruyordu. Bense aptal gibi oradan oraya savruluyordum.
Şoförün yanındaki yerini alan Hakan'dan sonra, arka kapısı açık, binilmeyi bekleyen taksiye binmeden etrafıma baktım. Esmer bir adamla göz göze geldiğim zaman arkamdaki Buket beni koltuğa oturttu. Yanıma oturdu ve kapıyı örttü.
Hayal görmediğimi umduğum gözlerim onu tek parça olarak gösteriyordu.
''Nereye gidiyoruz?'' diye soran şoför, Hakan'a baktıktan sonra arkasına boynunu döndürdüğünde, bir şaşkınlık o zaman da yokladı beni. Aynı zamanda şoförü de. Sirco'yla birlikte Konak'a gitmek için arabasına bindiğimiz taksi şoförüydü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GREJUVA (Beklemede)
Mystery / ThrillerTüm hırslarım bir yana, onun maruz bırakıldığı kötülüklere başını dik tutuşunda kendimi gördüm. Yabaniliğinde, katledilişimizi gördüm. Suskunluğunda, acılarımızı gördüm. Ama en kötüsü güvensiz bakışlarında ela gözlerimi gördüm. O yorgun günün akşamı...