"Dokunmayın"

20.7K 1.6K 163
                                    

"Uyanmadan halledelim." dedi kalın bir ses.

"Uyansa ne olur ki? Zaten bağlı." bu Eftal'in halasının sesiydi.

Gözlerim hâlâ kapalıydı fakat uyanmaya başlıyordum.

"Uyanırsa neden bu halde olduğunu açıklamamız gerekir."

Kaya, "Nefesleri düzensizleşti. Sessiz olun, uyanıyor." dedi.

Uyanıktım fakat gözlerimi açmaya halim yoktu. Gözlerimi açmam gerektiğinin farkındaydım. Kendimi zorlayarak gözlerimi açtım.

Depo gibi bir yerdeydim. Karşımda Kaya, Yeşim ve Koray vardı. Ne olduğunu soracaktım ki ağzımın bağlı olduğunu fark ettim.

Bir sandalyede oturuyordum. Ellerim ve ayaklarım da bağlıydı.

Bakışlarımı tekrar onlara çevirdim. Ne oluyordu? En son Eftal ile uyuyordum. Sahi Eftal neredeydi?

Kaya, "Biraz saçma bir durumda olduğunun farkındayım. Ama emin olmamız gerekli." dedi.

Neyden emin olmaları gerekiyordu? Bana ne yapacaklardı?

Kaya, "Hadi hemen halledelim şu işi." dedi.

Neyden bahsettiklerini gerçekten anlamıyordum. Koray yanıma yaklaştı. Beni es geçip arkama doğru yürüdü. Çok geçmeden tekrar yanıma geldi.

Elinde bir benzin bidonu vardı.

Ne olduğuna anlam veremezken, elindeki bidonu üzerime dökmeye başladı. Bidonun içindeki son damlaya kadar, vücudumun her yerine benzini döktü ve geri çekildi.

Benzinin etkisi ile, kıyafetlerim üzerime yapışmış, saçlarım ıslanmıştı. Başıma ne geleceğini anlamıştım.

Ölümden korkmuyordum ama katilimin tanımadığım insanlar olmasını istemezdim.

Kaya elini cebine soktu ve bir kibrit kutusu çıkarttı. Daha fazlasını görmemek için gözlerimi kapattım.

Ölmeyi beklerken, demir bir kapının açılma sesi geldi. Gözlerimi aralayınca onu gördüm. Eftal endişeli gözler ile bana bakıyordu.

"Ne oluy-" cümlesini bitirmeden Kaya'nın elindeki kibriti gördü. Tekara bana baktı ve hızlıca Kaya'nın yanına gitti. Onu sertçe itekleyince Kaya'nın elindeki kibrit yere düştü.

Eftal, "Ne yaptığını sanıyorsun sen?" diye bağırdı. "Ona dokunmayacaksın!"

Kaya, "Eftal sakin ol." dedi sakin bir sesle.

Eftal, "Onu yakacaktınız! Delirdiniz mi siz? Onu buraya getirerek ne kadar büyük bir hata yaptığımı her geçen saniye daha iyi anlıyorum. Ondan uzak durun." dedi. Onu ilk defa bu kadar sinirli görüyordum. Aslında onu ilk defa sinirli görüyordum.

Eftal, Kaya'ya arkasını dönüp bana doğru yürümeye başladı. Fakat daha bir adım atamadan Kaya onu sertçe kendine çekti. "Yeşim çabuk ol!" diye bağırdı.

Yeşim, Kaya'nın elinden düşen kibriti aldı. Kibriti yakıp üzerime atması ise saniyeler sürdü. Eftal bağırıyordu, bana doğru gelmeye çalışıyordu fakat babası buna izin vermiyordu.

Alevlerin içine düşünce acı ile inledim. Fakat sesim çıkmadı. Bağırmaya çalışıyordum ama olmuyordu. Yerimde debelenip duruyordum, bunun bir işe yaradığı yoktu.

Göz kapaklarım ağırlaşıyordu. Kendimi fazlasıyla bitkin hissediyordum. Gözlerim kapanmadan hemen önce Kaya ile göz göze geldik. Dudakları yana doğru kıvrıldı ve son duyduğum şey, "O gerçekten de Ateş Perisi." oldu.

Kanlı Ay | Tamamlandı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin