bölüm başındaki paragrafları okumanız, hande'nin bu tavırlarını anlamlandırabilmeniz için önemli. oralara göz atarsanız, haksız da olsa yaptıklarının nedenini bi nebze de olsa anlayabilirsiniz belki. teşekkürler, iyi günlerajdjh
keyifli okumalar, çokça seviliyorsunuz<33
--
Ben anne şefkatinden mahrum bir kız olarak büyümüştüm.
Kalbimin anneme ayrılan bir odacığı ağzına kadar mahrumiyet, acı ve üzüntü ile doluydu. Bunun ağırlığıyla daha küçücük yaşımda baş etmeye çalışmış, bu yaşıma gelmiş olmama rağmen altından kalkabilecek güce hâlâ sahip olabilmiş değildim. Bunu her seferinde çabalayıp çabalayıp, defalarca çabamın altında kaldığımdan dolayı iyi biliyordum.
Düşerdim. Annem yaramı sarmak yerine, düştüğüm için bana kızardı. Çoğu kez sırf düşüp dizlerimi kanattığım için, annemin bana dışarı çıkmayı yasakladığını ve odamın camından bensiz eğlenen arkadaşlarımı izlediğimi çok net hatırlardım.
Saçlarımı hep ablam tarardı. O da küçük olduğundan çoğu yerleri dolaşık bırakırdı. Örgü örmeyi bilmezdi, okulda arkadaşlarımın saç örgülerini gördükçe hep onları kıskanırdım. Benim saçlarımı değil ören, okşayan bir annem bile olmamıştı ki. Küçücük aklımla neden benden nefret ettiğini sorguladığım gecelerde, sırf beni tatmin eden cevaplar bulamadığım için kötü bir çocuk olduğumu düşünür ağlardım.
Annem beni belki hiç sevmemişti fakat babam onun tam aksine, annesizliğimin eksikliğini kapatmak istercesine benimle hep ilgilenmişti. Annemin bana olan tavrını fark ettiği andan itibaren, konunun odağı ben olan bir ton kavga etmişler, bu kavgalar da ilişkilerine zarar vermişti. Annem, beni babamdan kıskanırdı. Babamın, annemle ilgilenmediği kadar benimle ilgilendiği her saniye anneme batar ve bu da benden daha da uzaklaşmasına neden olurdu. Ben baba sevgisi gördüğüm her an, annemin kıskançlığını tatmıştım.
Sonrasında sürekli olan kavgaları artmış, aralarındaki soğukluk gün geçtikçe daha katı bir hal almış ve sonuç hiç şaşırtmadan boşanma olmuştu. Anneme göre babamla boşanma sebepleri bendim. Bunu her zaman başıma kakmıştı.
Bir gün okulda, gereksiz bir nedenden dolayı aramızda kavga çıkan arkadaşlarımla birlikte disiplinlik olmuştuk. Müdür bana annemi arayacağını ve oraya çağıracağını söylediğinde korkudan o kadar çok ağlamıştım ki, bunu kimse anneme yormamış herkes ettiğimiz kavgadan dolayı olan can acıma yormuştu. Sonra hem arkadaşlarımın anneleri, hem de benim annem gelmiş ve olay tatlıya bağlanmışlardı.
Fakat bu sadece onlar için böyleydi.
Arkadaşlarımın anneleri, çocuklarını kapı gibi savunup, arkalarında dururken benim safımda olması gereken annem de karşı tarafın çocuklarını savunmuş ve ben tek başıma daha 8 yaşımda, ufacıkken kendi kendimi korumaya çalışmıştım. Sonuç ne olmuştu biliyor musunuz? Benim canımın yandığı olayda, ben yeniden ağlaya ağlaya annemin zorlamalarıyla karşı taraftan özür dilemiştim.
Bundan dolayı korunmaya, savunulmaya aç birisi olarak büyümüştüm ve bu yaşıma gelmiş olmama rağmen hâlâ bunun ihtiyacıyla yanıp tutuşuyordum. Bu yüzden her ne kadar dün yaşananlardan ve Dinçer'e olan gereksiz tavrımdan dolayı çok ağlamış olsam da, tehlike altında olduğum her anda birisi tarafından koruyup kollanmayı elimde olmadan istiyordum. Bu isteğim karşılık bulmayınca da bazı düşüncelerim gözümü kör ediyor, bencilleşiyordum farkındaydım.
Bu yanlış mıydı? Kesinlikle öyleydi. Fakat vazgeçebiliyor muydum? Hafifçe güldüm. Sanırım biraz aptaldım. Kendi kırıklıklarımdan çiçek açmasını beklerken, başkasının bahçesine körleşiyor, ezip geçiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dövmeci +18 | Texting
Romansahande : göğüslerimin arasına yaptırmak istediğim bir model var hande : uçlara doğru uzanan hande: yapabilecek kadar becerikli misin dövmeci : At bir bakalım. *Hande'den yeni bir fotoğraf.* *Fotoğraf açıldı.* dövmeci : Siktir. dövmeci : Modeli atacak...