Evet 21

51 8 17
                                    

<3
_______

" 1 hafta daha kalsaydık ne olurdu ki hyung~"

" Jeongin bebeğim. Yiyeceğimiz bitti ve 1 ay doldu. Yine geliriz nasıl olsa burası bizim değil mi? Ne diye üzülüyorsun ki. "

Kafasını eğerek salladı ve dudak büzerek yanımdan ayrıldı. Evet 1 ay dolduğu ve yiyeceklerimiz bittiği için geri dönüyorduk. Bende gitmek istemiyordum çok güzel ve keyifli 1 ay geçirmiştik ama dönememiz gerekiyordu.

"Sevgilim hazır mısın? "

Gelen minho ile ona doğru döndüm.
Valizini gece hazırladığı için şu an bize yardım ediyordu.

"Ben hazırım da diğerleri hâlâ hazır değil. "

"Onlar hazırlanana kadar patika da yürüyelim mi biraz? "

Kafa sallayıp beline sarıldım. Son zamanlarda biraz duygusaldım sürekli minhoya sarılıyordum. Şikayetçi değildi sevdiğini söylüyordu.

Ellerini sırtımda hissedince hafifçe güldüm.

"Tam bir bebeksin jisung. Benim bebeğim. "

"Senin bebeğin. "

"Hadi al montunu da gel aşşağıda bekliyorum seni. "

Ondan hızlıca ayrıldım ve odamıza girip montumu aldım. Patika yolda yürümek beni mutlu hissettiriyordu. Ağaçlar ve Minho'nun muhabbeti güzeldi.

Hızlıca aşşağıya inip ayakkabılarımı aldım.

"Geldim gidebiliriz. "

"Çocuklar biz yürüyüşe çıkıyoruz hazırlanınca mesaj atın. Chan duydun mu? "

"Evet gidin. "

Haber verdikten sonra beraber kapıdan çıktık. Bir anda önüme geçip montumun fermuarını yukarı çekti. Yaptığı şey kalbimi ısıtmıştı.

"Hasta olmanı istemiyorum. "

Gülümseyip bende onun montunun fermuarını yukarı çektim. Bu adamı hakedecek ne yaptım bilmiyordum.

Elimi tuttu ve birlikte patika yola doğru indik.

Aklıma farklı farklı sorular geliyordu. Bazen ailemi bırakmasaydım nasıl olurdu diye düşünüyordum. Bazen ise baba olsaydım nasıl olurdu diye düşünüyordum.

"Ne düşünüyorsun? "

"Ha? "

"Ne düşünüyorsun diyorum. Daldın gittin yine. "

"Haa hiç ya çocuğumuz olsa nasıl olurdu diye düşünüyordum da. Öylesine. "

"Çocuğumuz mu? "

Şaşırdığı sesinden anlaşılıyordu. Evli bile değildik çocuk düşüncesi saçma gelmiş olabilirdi. Üstelik 6 tane manyak adamla aynı evde çocuk büyütme fikri hiç de mantıklı gelmiyordu. Çocuğu kendilerine benzetirlerdi.

"Güzel olurdu. Kızımız olsun isterdim. Böyle her sabah saçını tarayıp okula gönderirdim. Hatta havalı bir baba olmak için yeni saç şekilleri bile öğrenebilirdim. "

Gülümseyerek hayalini anlatırken ben de onu izliyordum. Çok güzel bir kalbi vardı. Çok iyi bir baba olacağına emindim.

"Ama biz aynı evde çocuk büyütemeyiz. Evde 6 tane yamyam var. "

Gözleri kocaman olmuş bana bakmıştı. Aynı şeyi düşünüyorduk demek.

"Dimi jisung o yamyamlar kızımı yer. Hayır 6 tane erkeğin arasında 1 tane kız büyütemeyiz. Yerler kızımızı. "

Evet °Minsung°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin