Multiyi dinleyunn!Multide Yiğit var.
Üstüme dökülen su ile çığlık çığlığa uyandım. Karşımda sırıtan Bulut ve annem vardı. Oha Bulut ne alaka. Ve nasıl içeride ve annem neden yanında. Ve babam böyle pasta yapmayı nereden öğrendi. Tamam sustum. İkisine de bağırdım "Yaa siz naptığınızı sanıyorsunuz. " dedim sinirle. Annem Bulut'a gülümsedi. Sonra "Valla Bulut'u çok sevdim ben. O benim damadım ve kankam. Hadi ben gidiyorum okula yetişmem gerek." dedi ve hemen yanağımdan öptü. Ben şokta olduğum için donmuş kalmıştım. "Haydi baybay kanka." dedi annem Bulut'a ve tokalaştılar. Tövbest. Annem koşarak evden çıktı. Bende sinirle Bulut'a "Hemen bana neler olduğunu anlatıyorsun!" diye bağırdım. O da omuz silkti ve yatağıma yayıldı. Nasıl oluyor da yatak değilde tek ben ıslanıyorum. "Bak şimdi önce bir sakin ol. Sabah sekizde evin önüne geldim. Seni bekledim bir on dakika. Sonra gelmeyince kapıyı çaldım. Baban açtı kapıyı. Oooh damat adayı mısın falan dedi. Bende güldüm falan. Ben bir şey demeden beni içeri aldı baban. Valla kızımıza talipsen verdik gitti falan dedi. Şakalaştık öyle. Sonra basketboldan söz ettik. Hatta babanla yarın maç yapacağız. Annen de neşe ile bizi dinledi. Bana bebekliğini falan anlattı sonra müzik hakkında konuştuk. Kanka olduk. Bana damat falan dediler. Bende bozuntuya vermedim. Sonra baktık sen uyanmıyorsun. Annenle su döktük üstüne. İşte bu kadar."dedi ve gülümsedi. Çocuk benim için geliyor eve. Annem ve babama kalsa beni Bulut ile değiştirecekler. Sinirle Bulut'a baktım. O da "Sakin ol sevgilim. Git üstünü değiştir. Bekliyorum seni." dedi ve göz kırptı ve odadan çıktı. Hiç beklemeden üstümü değiştirdim. Beyaz bir pantolon ve üstüme de göbeği açık siyah bol bir blüz giydim. Saçlarımı açtım. Ve güneş gözlüğümü saçıma taktım. Bir parlatıcı sürdüm dudaklarıma ve yanına gittim. Bana gülümsedi. Ve ayakkabılarını giymeye başladı. Bende siyah babetlerimi giydim. Ve dışarı çıktık. Yanımızdaki daireye eşyalar taşınıyordu. O daire yaklaşık bir aydır boştu. Birkaç adam yerleştiriyorlardı. "Yan dairenize yeni kişiler taşınıyor demek ha?" dedi Bulut. Bende kafa salladım. Ve o anda sırtında gitarıyla bizim yaşlarımızda görünen kahve saçlı kahverengi gözleri olan taş bir çocuk birkaç adama o müthiş ses tonu ile "Çok teşekkür ederim beyler. Siz olmasanız ben tek başıma işin üstesinden gelemezdim." dedi ve cebinden para çıkardı. Adamlardan biri. "Sorun değil delikanlı. O parayı kabul edemeyiz. Babanın bize ne kadar yardım ettiğini biliyorsun. Onun hakkını bu bile ödemez. Sen çok iyi bir delikanlısın ama biz o parayı alamayız. Zaten acil bir işimiz var. İsmail gel gidelim kanka." dedi babam yaşında adam. Ona şaşkınlıkla baktım. Gerçi benim annem de babam da kanka diyorlardı. Adamlar gittiler ve çocuk da yerden çantasını almak için yere eğildi. "Ohaa t-t -taş!" diye bağırdım. Oha şuan kesinlikle yerin dibine girmiştim. Ama ne biliyim etrafta Buluttan başka taş yoktu. Ne diyorum ben. Sustum. Hemen ağzımı kapadım. Bileğim bağırdım anda çok feci acıdı. Çünkü Bulut bileğimi sıkıyordu. İşte tam da o an yani kısacası ben bağırdıktan sonra o tatlı şahıs bana döndü ve gülümsedi. "Bir şey mi dediniz?" dedi ve sevimli bir şekilde gülümsedi. Bende "Yok yani şey taş gördüm. Sonra dedim ki apartmanda neden taş var. Taş yolda olur yani niye apartmanda var dedim. O nedenle yani. Ama o taş değilmiş. Benim birde taş koleksiyonum var. Taş arıyorum. O nedenle." dedim ve gülümsedim. Resmen saçmalamıştım. Çok özür dilerim böyle konuşmam asla ama resmen sıçıp sıvamak bu olsa gerekti. Çocuk gülümsedi ve elini uzattı. "Ben bu apatmana yeni taşındım. Daha doğrusu yeni komşunuz oluyorum. İsmim Yiğit. Sizin isminiz?" dedi. Bende gülümsedim. Ve elini sıktım. "İsmim Melodi. Tanıştığımıza memnun oldum Bulut. Herhangi bir sorunun olursa sana yardım da seve seve ederim." dedim o da gülümsedi ve "Çok teşekkür ederim. Emin ol senin gibi güzel bir kızı görmek için bol bol yardıma ihtiyacım olacak." dedi ve gülümsemeye başladım. Ayyy çok tatlısın. Ve ismin normalll. Gülümsedim. Ve Bulut kolumu sıktı ve Yiğit'e "Memnun olduk tanıştığımıza ama gitmemiz gerek. Haydi gel sevgilim." dedi ve beni kolumdan çekiştirmeye başladı. Ona gözlerimi pörtleterek baktım. Belki gelecekteki kocamdı o. Ama Bulut her şeyi mahvetmişti. "Yaa sen naptığını sanıyorsun? " dedim kızgınlıkla. O da "Benim sevgilim benden başka kimse ile konuşamaz." dedi ve sırıttı. Offf doğru. Bir günlük dayanmam gerek. Ama bir dakika Bulut'a hayır dersem birdaha yüzüme bakmaz. Bana yine soğuk davranır. Off ne diyeceğim ben bu çocuğa. Daha duygularımı tam bilmezken ona ne derim ben??? Bulut ile bir taksiye bindik. Beni alışveriş merkezine götürdü. Ve oyun merkezine gittik. Bowling oynamaya başladık. Beni çok büyük farkla yeniyordu. "Offf ben oynamıyorum ya." dedim o da sıkıca kolumdan tuttu. Ve elime topu yerleştirdi. Bir eli ile belimden tuttu. Diğer eli ise elimin üstündeydi. Bana bir şeyler anlatıyordu. Ben ise sadece ona bakıyordum. Dediklerini anlamıyordum. Kesinlikle onu dinliyor gibi gözüküyordum ama. Kokusu Bulut'un sanki insanı uyuşturuyordu. Keskin bir kokuydu. Ama çok hoş kokuyordu. Gözlerimiz buluştu. Bana bir iki saniye baktı ve bişi söyledi. Sonra ismimk söyledi. "Melodi sen iyi misin?" dedi bende. "Ha yani şey evet iyiyim." dedim o da geri çekildi. "Hadi ozaman anlattığım gibi at ozaman." dedi. Bende attım. Ama yine çok kötüydü. Diğer atışı beraber yaptık. Oyun bitti. Ve o kazandı. Sonra Bulut benim için ayıcık kazandı. Ayyy çok tatlı. "Bulut ben bu ayıcığa isim koydum." dedim yürürken. Bir elimi Bulut tutuyordu. Diğer elimde de ayıcık vardı. Bana gülümsedi ve merakla baktı. "Ben bu ayıcığın ismini Bulut koydum. Çünkü sende bir ayısın ama aynı zamanda çok da tatlı oluyorsun. Ve bu ayıcık bana her an seni hatırlatacak." dedim. O da gülümsedi ve bana sarıldı. "Aslında bu dediğin için kaşlarımı çatmam gerekti. Ama sana her an beni hatırlatacaksa bu ayı ozaman bende mutluyum." dedi. Bulut ile akşama kadar bayaa eğlendik. Sonra beni eve bıraktı. "Görüşürüz sevgilim." dedi ve yanağımı öptü. Bende ona sımsıkı sarıldım. " Görüşürüz. Bugün çok güzeldi. "dedim. Ve yanağına bir öpücük kondurdum. Hemen eve koştum. Ve içeri girdim. Annemler yemek yiyorlardı. Biraz onlarla yemek yedim. Keyifle sohbet ettik. Ve bir süre sonra odama geçtim. Gitar sesleri geliyordu odama. Kulağımı duvara yasladım. "Hadi yine gel benim ol..." diye gitar çalıp şarkı söylüyordu. Bu Yiğit'in sesiydi. Ohaa çok müthiş söylüyordu. Odalarımız yan yana çok müthiş. Onun o müthiş sesini dinleyerek. Ve yarın Bulut'a ne diyeceğimi düşünerek uykuya daldım...
Evett bence bayaa uzun bir bölümdü. Evet Yiğit hakkındaki dusuncelerinizi merak ediyorum. Lütfen yorum yapın hem Yigit hakkında hemde bölüm hakkinda. Veee votelerinizi bekliyorum. Sevgili okuyucularim cok uğraşıyorum emek veriyorum. Lutfen okuyanlar vote versin veya yorum yapsın. Sınır 10 vote bu bölüme. Diğer bölüm bir hafta sonra gelir. Sefiorumm sizziii...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ses
Teen FictionSesi çok güzel olan bir kişinin yeteneğini o kişinin korkusu ve heyecanı etkiler mi??? Aslında bu heyecan ve korkunun miktarına bağlı. Melodi arkadaşları için bu korkusunu yenebilecek mi? Korkusunu yenmeye çalışırken bir insan nefret ettiği rakibine...