2.bölüm🔎

715 94 41
                                    

Merhaba

Yeni bölüm ile karşınızdayız.

Oy ve satır arası yorumlarınızı bekliyorum.

Keyifli okumalar❤

MEÇHUL

2.BÖLÜM

Leyla arabasını iki katlı evin önünde park ettikten sonra derin bir nefes aldı. Yeni hayatının başlangıcını gösteren bir soluktu bu. Hava çoktan kararmıştı ve Leyla İzmir'den İstanbul'a yeni varmıştı. Üzerinde yol yorgunluğu vardı. Yarın yeni iş yerine gitmek zorunda olduğu için İstanbul'a gönderileceğini öğrendikten sonra birkaç saat içinde toparlanmıştı. Tempolu saatlerin sonunda dinlenebileceği için mutluydu.

Kemerini çözüp arabadan indi. Arka tarafın kapısını açtıktan sonra içeri eğildi ve kucağındaki oyuncak ayısına sarılarak uyuyan küçük kızına gülümseyerek baktı. Uyandırmamaya dikkat ederek onun da kemerini çözüp kucağına aldı. Liya huzuru bulmuş gibi başını Leyla'nın göğsüne yaslayarak kucağında kıvrıldı.

Leyla, bahçe kapısından içeri girdi. Yerdeki kar botlarının altında ezilirken gözleri ışıkları daha kapanmamış eve çevrildi. Ailesi onların geleceğini biliyordu. Bu yüzden normalde erken uyumalarına rağmen onları karşılamak için uyanık kalmıştılar. Daha eve ulaşamadan bahçeye açılan cam kapıdan çıkan kardeşini fark etti.

Arden ablasını ve yeğenini görünce genişçe gülümsedi. İçeriye doğru "Ablam geldi," diye bağırarak ailesine haber verdi. Hızlı adımlarla Leyla'ya yaklaştı. Liya'nın uyuduğunu görünce sevincini içinde boğup sessizce ablasına sarıldı. Uzun boyu ve yapılı vücudunun yanında anne-kız küçücük kalırken Liya'nın kıpırdanmasıyla geriye çekilmek zorunda kaldı.

"Hoş geldiniz," dedi kısık sesle. Kolunu Leyla'nın omzuna sarıp saçlarını öptü. "Hoş buldum canım." Leyla, Arden'in yanağına bir buse kondurduktan sonra başıyla kapının önünde bıraktığı arabasını gösterdi. "Eşyaları indirir misin?"

"Tamam, sen geç içeri çocuk üşümesin," deyip sevgiyle parlayan kahve gözlerini yeğenine çevirdi Arden. Liya'yı ne kadar çok sevdiği bakışlarından okunuyordu. Onu öpücüklere boğmak, sımsıkı sarıp kalbine hapsetmek istiyordu fakat uykusundan uyandırmaya da kıyamıyordu. Yine de eğilip Liya'nın yumuşak karamel saçlarını öpmekten alıkoyamadı kendini. Küçük kızın boynuna sarılan atkıyı düzeltip ikilinin yanından ayrıldı.

Leyla kızı ile eve gireceği sırada anne ve babasıyla karşılaştı. Sertap Karanfil, kızını gördüğü gibi sevinçle "Hoş geldiniz," diye şakıdı. Liya'nın uyuduğunu ise kıpırdanmaya başladığına anlayabilmişti. Leyla uyanmaması için dua ederken endişeyle alt dudağını ısırdı. Liya önce uyku sersemliği ile mırıldanıp ardından kehribar gözlerini yavaş yavaş araladı.

Leyla'nın babası Ekrem Karanfil, torununu uyandırdığı için eşine kızgın bir bakış atsa içten içe mutlu olmuştu aslında. Küçük kız gerinerek uyandı. Kollarını genişçe açıp esnedi.

"Anne?"

"Canım?"

"Geldik mi?" diye sordu Liya, kucağındaki oyuncağına sıkıca sarılırken.

"Geldik."

"Benim torunum hoş gelmiş," deyip kollarını iki yana açan Ekrem bey ile Liya'nın başı hızla ona doğru çevrildi. "Dedeciğim!"

Leyla kızını yere bırakıp doğruldu. 5 yaşına yeni basan Liya, dedesinin kucağına atladı. Leyla annesinden sonra babası ile de sarıldı. Bu sırada Arden elindeki bavullarla kapıdan içeri girmişti. Gözleri özlediği sesin sahibini bulurken kocaman gülümsedi.

Meçhul (ASKIYA ALINDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin