Ertesi gün okul icin hazırlanırken kendime nasihatlarda bulundum. Onları çok yakın görebileceğimi, duymak istemediğim şeyler duyabilecegimi kendime hatırlatıp her şeye hazirlikli olmaya çalışıyordum. Bu saaatten sonra Sineme karşı küçük dusmeyecektim. Onun dusundugunun aksine asla acınacak halde değildim. Seyhan benimle olan iletişimini bitirmek istemiyordu. Bana değer verdiğini biliyordum. Sinem ne kadar ugrasirsa uğraşsın onu benden uzaklaştıramayacakti.
"Herkes durduğu yeri bilmeli" demişti Seyhandan uzak durmami kastederek. Zaman geçtikçe Seyhandan uzaklaşacak olan kendisiydi. Dün gece uyumadan önce sakince durup düşündüm ve hala büyük bir şansım olduğunu farkettim. Seyhan'ı kendinden uzaklaştıran bendim. O benimle konusmamaktan, bana uzak olmaktan dolayı rahatsız olduğunu kendi ağzıyla söylemişti. Hatta Sinem ile birlikte olduğu için ondan uzaklasacagimi düşünüp üzülmüştü. Bunu fırsata çevirip ona yakın olmak benim elimdeydi. Bu kez verdiğim söze sadık kalacaktım ve ona daha samimi bir arkadaş gibi yaklasacaktim.
Dün gece bir karar daha vermiştim. Seyhan'a karşı olan hislerimden Ayten'e bahsedecektim. Bu süreçte bana akıl verecek, yanlış yola saptigimda yolumu dogrultacak birine ihtiyacim olacakti. Bunun için en doğru kişi en yakın arkadaşım olan Aytendi. Bu kadar zamandır ondan sakladığım duygularım için bana kizacagindan şüphem yoktu. Bana herşeyini anlatan biri olarak haksız da sayılmazdı.
Evden çıkmadan önce Ayten'e mesaj attım. Bugün onunla konuşmak istediğim şeyler olduğunu yazdım ve eğer uygunsa okul için evden biraz erken çıkmasını istedim. "Önemli bir şey yok değil mi?" diye yazdı hiç bekletmeden. "Hayır, uzun zamandir sana söylenmeyi bekleyen şeyler yalnızca " diye cevapladim.
Bir süre kapının önünde bekledikten sonra Aytenin koşa koşa bana doğru geldiğini görünce ufak bir kahkaha attım. Belli ki onunla konuşacağım konuyu merak etmişti. Geldiğinde nefes nefese " anlat hadi, ne sakladin bunca zamandır benden?" diye sordu. Geçen güne göre baya toparlanmış, biten ilişkisini kabullenmiş görünüyordu. Onun adına sevinmiştim. Mutlu olmayı hakediyordu.
Gülümsedim ve koluna girdim. "Hem yürüyelim hem de konuşalım. Buralarda dolanıp annemin dikkatini çekmek istemem." dedim ve okula doğru yürümeye başladık.
Sabirsizlandigi her halinden belliydi. "Ee, hadi be kızım, beni delirtmeye mi çalışıyorsun. Ne söyleyeceksin bana"
"Anlatacaklarımi duyduğunda bunları senden sakladigim icin bana kizacagindan neredeyse eminim ve kizmakta da haklı olduğunu düşünüyorum"
"Yaa Nesli, hadi anlat artık şunu " dedi, bu kez sinirle sesi yükselmişti.
"Ben çocukluğumuzdan beri Seyhan'ı seviyorum." dedim. Bunu bir anda söylemezsem geveleye geveleye antamayacagimi çok iyi biliyordum. Ayten kısa süreli bir şok içinde olduğundan bir süre sonra cevap verdi.
"Sen ciddi misin yaa? Oha, bu kadar zamandır nasıl sakladin bunu ? Ve bundan Seyhan'ın da haberi yok öyle değil mi? İnsan nasıl yaşar tek taraflı sevginin ağırlığıyla? "
Üzgün bir ifade ile tebessüm ettim. "Tek taraflı bile olsa bana ağırlık değil ferahlık veren bir sevgi bu."
"Peki neden ona duygularından bahsetmedin? Ya da ne zaman bahsedeceksin? Sen ne dersen de. Tek taraflı aşk her zaman can acıtır. " dedi. Halime acımış gibi bir hali vardı.
"Ona bundan bahsedemem. Bunca yıldır söylemeye hazır olmadığım bir gerçek olarak yalnızca benimle olan bir sırrı sadece seninle paylaşacak cesareti ancak bulabildim."
"Ama bunu duymayı asıl hakedenin ben olmadığımı biliyor olmalısın" dedi. Dik dik ona baktığımı görünce, "yani tabi ki başından beri tüm bunları bilmeyi ben de hakediyordum, bunun için sana daha sonra trip atacagimdan emin olabilirsin, ama şimdi duyguları bir tarafa bırakıp mantıkla hareket edelim. " dedi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARŞI KOMŞU
Fiksi UmumBöyle şeyleri yalnızca filmlerde görmüştüm. Böyle bir şeye kalkışmam tamamen dün tesadüfen gördüğüm bir şey yüzündendi. Yoksa, evimin karsisina yeni taşınan bir aileyi merak edip gözetlemek gibi bir huyum asla olmadı.