bölümü oceansidee_0 ithaf etmek istedim ☁️
————Uyaaan!" Canavar gibi kısık kısık bağırıp bir yandan da Onur'un omzuna küçük ısırıklar bırakıyordum. Kesinlikle en sevdiğim şeylerden birisi omzunu ısırmaktı. Çıplak buğday teninin omuz kısmı hafifçe kızarmıştı.
"Yavrum... Bir kere de beni şöyle öperek falan uyandır niye hep ısırıyorsun?" Onur'un kısık sesi kulaklarımı doldurduğunda kıkırdadım. Üzerinde uzandığım için kıpırdandığında ben de ona ayak uyduruyordum.
"Isırması çok zevkli ama." Saçlarımı karıştırıp alttan alttan bana baktı.
"Bakayım ben de." dedi ve bir anda beni altına aldı. Tıpkı ona yaptığım gibi omuzlarımı ve boynumu ısırmaya başladığında çok huylandığım için sürekli gülüp ellerinden kurtulmaya çabalıyordum. Omuzlarından ittiriyor kafasını yakalamaya çalışıyordum. Bu da ikimizin de debelenmesine sebep oluyordu. En sonunda yorulduğumuzda yeni bastırdığım gülmem dudaklarımda kocaman bir gülümseme olarak kalmıştı. Birlikte konuşarak ayağa kalktık ve sabahlık rutin işlerini halletmeye başladık.
————
Sabah kahvaltı yapıktan sonra her zamanki gibi oturup kendi halimizde takılıyorduk.
Ta ki bir anda vahiy iner gibi aklıma inen fikirler beni dürtene kadar.
"Evi boyayalım mı?" Onur telefondan başını çevirip anlamamış gibi yüzüme baktı.
"Neyi?"
"Evi."
"Nereyi?"
"Bilmem ki? Imm... Mesela ben odanın duvarına bulut desenleri çizmek istiyorum."
"Başka bir gün boyasak olmaz mı?" dedi üşendiğini belli etmekten hiç çekinmeden. Çenemi ellerimin arasına alıp ayaklarımı salladım. Gözlerimi kırpıştırarak yüzüne baktığımda olmayacağını söylemiştim.
Başını geriye atıp ofladı.
"Biz bırakalım boyacılar boyasın bize ne evin boyasından?"
Dudaklarımı büzerek başımı iki yana salladım.
"Ben beraber bir şeyler yapmak istiyorum.""Beraber bir sürü yorucu olmayan şey yapabiliriz. Film izleyelim mesela?" dedi çocuk kandırır gibi. Kaşlarım çatılmıştı.
"Bebek mi kandırıyorsun Onur ya, filmi heeep izliyoruz zaten." Oflayıp saçlarını karıştırdı.
"Bayılıyorsun değil mi hiç yokken başımıza iş çıkarmaya?"
Omuzlarımı düşürüp başımı eğdim.
"Tamam yapmayalım." Koltuğa yüzümü gizleyecek şekilde uzandım. Amacım ona trip atıp eninde sonunda o duvarı boyatmaktı."Tamam tamam yapalım üzülme." Onur'un ağır cüssesini bir anda üzerimde hissedince hafifçe bağırdım. Nefesim kesildiğinden hızlıca ona döndüm.
"Yavaş Onur ben seni kaldıramam!" Sırıttı.
"Sen beni kaldıramayacaksan biz nasıl se-" Elimle çabucak ağzını kapattım.
"Sus, söyleme böyle şeyler." Avucumdan öpüp kendini daha çok üzerime bıraktı. Bu durumdan epey keyif alıyordu ama ben nefes alamıyordum.
"Kalk ya nefes alamıyorum!"
Gülerek ayağa kalktığında koltukta oturur konuma gelip gözlerimi ovuşturdum. Sonra da ellerimi havaya kaldırdım. Kucak istediğimi hemen anlayıp beni tek koluyla kucağına çekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elma Ağacı (bxb)
Teen FictionBir homofobikle aynı evdeyken hayatta kalma sürem ne kadar olabilirdi? Not: Yazdığım ilk kurgu olduğu için cringe öğeler fazlasıyla mevcuttur.