"Uyarı değil ceza bilirdim ve sevgiden önce nefreti öğrenmiştim."
Bir nefes bir can demekti. Canın üflenmesi ya da terk etmesiydi.
Günah ağır bir bedele gebeydi.
Âdem işlediği günahın esiri, geçmişin eliydi.
Her insan bir amaç uğruna gelir dünyaya...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
27. KİMSESİZ MEZAR AĞITI
17 Mayıs
Koskoca Güner Malikanesinde boş bir mezar gömülüydü. Anıt niyetine oradaydı ve pek az kimse tarafından bilinirdi. Malikanenin sadece bir kanadı tüm ülkenin karanlık işler yönetim merkezi olarak kullanılırdı. Diğer kanatlarda ise tüm ülkenin yüz karası sayılabilecek olaylar yatılıydı.
Çocukken anne babanın arkadaşları öğretmen, doktor, hakim olabilirdi çoğu kimsenin ama benimkiler yeraltı dünyasının kerli ferli adamlarıydı.
"Hadi, hadi!" Merdivenleri inerken gömleğimin kenarı iyice yukarıya doğru kalktı. Yakası dik gömleğin kol düğmelerinde asker yeşilinin en belirgin tonu zümrütlerle kaplanmıştı.
İntihar timinden iki adamla karşılaştığımda yürümeyi bırakıp duraksadılar. "Nerede oğlum bu Zülfikar, Kenan?"
"Kenan, doktor beyin yanında pansuman yaptıracağını söylemişti." Dedi İrfan.
Faruk ya da Furkan emin değilim "Zülfikar dışarda adamları topluyor." Diye lafa devam etti.
"Siz Zülfikar'a yardım edin önden çıkın, ben Kenan'ı ve diğerlerini bulup geleceğim." Adamların yanından geçip giderken ellerimi hızla çırptım. "Hadi, hadi, hadi!"
Masa tekrar kırmızı kod almıştı, bir diğeri Okan buralardayken verilmişti tam tamına yedi ay öncesinde. Sonucunda ise hiçte iyi şeyler olmamıştı, şimdi de aynı senaryo gerçekleşiyordu fakat bu sefer düğmeye basan Notra Dame'n ta kendisiydi.
Maltepe'de bulunan depolardan birinde acil durum çağrısı yayınlanmıştı, neden ve ne için kimse bilmiyordu. İntihar timi öncü kuvvetti, tabii Kenan Bey'i bulmayı başarabilirsek.
Kat boyunca ilerleyip aşağıya doğru uzanan merdivenleri hızla indim. Bodrum katının bu kısmı beş ay kadar önce çok işlevli bir revire çevrilmişti. İntihar timini kurmak Okan'ın fikriydi, başarıya ulaştırmak ise benim. Fakat öncü kuvvet olmanın bazı zorlukları vardı.
Mesela sürekli olarak kaza geçirme, ağır yaralanma veya ölümler gibi. İşte bundan dolayı bodrum katına eski revirden daha işlevli ve oldukça pratik bir muayene kuruldu. Babam birçok doktor değiştirdi fakat en sonunda otuzlarının başında, pimpirikli ve takıntılı bir süt bebesini yakalayıp revire kapattı.
Gerçi doktor halinden oldukça memnun çıkınca revirde kendi isteğiyle kalmaya başladı, şimdilerde ise özgürlüğünü kazandı ama temizlik takıntısı yüzünden yine de malikaneden özellikle de bodrum katından ayrılmakta zorluk yaşıyor.
Kapıyı vurup içeriye girdiğimde Kenan'ı sedyenin ucunda gördüm, kolundaki sargı tamamen çıkmıştı ve yarası öylece açıkta duruyordu. Geldiğimi görünce telaşla konuşmaya başladı.
