Ali ve Berk'in sarhoş hallerine aşırı güldüğüm bir bölüm oldu.Bu arada Berk'in Aybike'den isteyerek ayrılmadığını öğrenmiştik.Peki o zaman neden ayrıldı?
İşte bu bölüm öğreniyoruz!İyi okumalar ballarımm🌞🌼
(Flashback 5 SENE ÖNCE-FRANSA)
Bütün hafta sonunu eğlenceyle geçiren dört arkadaş yarın İstanbul'a geri dönecekti.Paris onların yıllar sonra bile gülümseyerek hatırlayacakları anılarla dolu bir şehir olmuştu.
"Ali'nin mezdekesine..."
Alkışladılar.
"Victoria'nin misafirperverligi ve maviş gözlerine.."
Alkışladılar.
"Aybike'nin gamzelerine.."
Alkışladılar.
"Ve benim varlığıma teşekkür ediyoruz.."
Berk'in kendisini övmesini gülerek alkışladılar.
Yerine oturup şampanyayı patlattı ve üzerlerine sıçratarak bardaklara doldurdu.
Gece;balkondan izlediğikleri ışıklı Paris manzarasıyla geçerken hava soğuduğu için Aybike üzerine bir şal alacakken duraksadı.Otelin önüne gelen siyah arabalardan birinden inen bir adam ardındaki onlarca koruma ile içeri girmişti.
Yıllar sonra öğrenecekti genç kız..Resul Özkaya'nın o gece hayatının dönüm noktasını yazacağını...
"Aybike daldın gittin."diyen Vic ile toparlanarak onlara döndü.
Berk farklı bir ciddiliğe büründü ve masanın dört yanında olan arkadaşlarına tebessümle baktı.
"Bir gün.."deyip duraksadı.
"Belki birkaç ay sonra belki birkaç yıl,belki başka bir zamanda belki başka bir evrende..yeniden tüm bu şehri gezip akşam olunca tam bu balkonda oturacağız.Hayat ne getirirse getirsin,neler değişirse değişsin..Söz mü?"deyip gülümsediğinde gözleri dolmuştu.
"Söz mü dedim eyy roket takımı?"deyip gülerek bagirdiginda yaşaran gözlerini silip hep beraber gülerek şehrin ışıklarına, gökyüzünün yıldızlarına doğru bağırdılar.
"Söz!Aşıklar şehri sözü!"
Söz..her söz tutulur muydu?Ya da asıl soru;İnsanlar sözlerimizi tutmaya izin verir miydi?
Evet yeniden o masada seneler sonra oturacaklardı..Eksiklerle...
İstedikleri olacaktı ama istedikleri gibi olmayacaktı.
(Flasback son)
"Ben Aybike'den isteyerek ayrılmadım!"
Kurduğu cümlenin üzerinden dakikalar geçmişti ancak Ali kaskatı kesildiğinden dolayı endişelenen Berk onu birkaç kez sarsmıştı.
"Lan Ali.İnme mi indi salak herif?Bir tepki ver gel ağzımı burnumu kır ama bir tepki ver!"derken Ali'yi sarsan Berk sonunda Ali'nin toparlanışıyla durmuştu.
"Şizofren mi yapmaya çalışıyorsun oğlum sen beni?Ne saçmalıyorsun?'
"Duydun işte!"
"Bak eğer yalan söylüyorsan..Baştan anlat her şeyi."
Derin bir nefes aldı Berk.Ellerini alnına yaslayıp bütün gücü tükenmişcesine yere oturup sırtını arabaya yasladı.Kolay değildi yaşadıkları elbet ama en zoru ilk defa yüksek sesle dile getirecek olmasıydı..Peşi sıra Ali oturunca sesi titreyerek anlatmaya başladı.
