34 ✔️

8.1K 240 19
                                    

Oy atmayı unutmayın. İyi okumalar (:

——

Onur'un son olarak "Öyle geçti işte yavrum 6 ay." demesiyle zoraki tebessüm ettim. "Bir yerin acıyor mu şimdi?" dediğimde kafasını iki yana sallamasıyla derin bir nefes aldım.

"Yapmak istediğin ya da benden istediğin bir şey var mı?"

"Sadece sımsıkı sarılıp uyuyalım güzelim" diyerek kolumu tutup kendisine çekti.

2.5 ay sonra

Bu 2.5 ay boyunca Onur'un ailesi ve bizimkiler bir süre burada kalmış, hem bana yardım etmiş hem de Onur'un psikolojisini düzeltmesine yardımcı olmuşlardı. Onur daha çok toparlanmıştı, sesi yerine gelmiş ve her şeyi kendisi yapabiliyordu. Her gün yemeğini yapıyordum ve bu durumdan Onur hiç şikayetçi değildi.

Televizyondan film-dizi izliyor, bazen de oyunlar oynuyorduk. Zamanımızı iyi değerlendirmeye çalışıyorduk ve ikimizde bu durumdan fazlasıyla memnunduk. İkimize de iyi gelmişti.

Şu an ise askeriyede gelen operasyon için hazırlanıyorduk. Onur iyileştiği için ikimizde geri dönmüştük. "Hazır mısın Tim!?" diye bağırdığımda "Evet komutanım." cevabıyla hep beraber araçlara bindik.

Gelen bilgiye göre operasyon bir açık arttırma olacaktı. Bunun için güzel bir davet verilmişti. Hepimiz şık bir şekilde hazırlanmış o davete gidiyorduk. Bizim çocuklardan Mehmet, İsmet ve Tuğrul orada garson kılığında, Buğra ve Alp vale, Onur ve Bora ise iş adamı kılığında olacaktı. Biz ise Cenk'le karı-koca olarak giriyorduk.

İçeri adımımızı attığımızda kapıda bizimkileri görünce göz gezdirdim. Yakışıklıydı puştlar. Kolumu Cenk'in kolunun içinden geçirip içeriye göz gezdirdim. İsmet'leri de garson olarak gördüğümde derin bir nefes aldım.

Operasyonda herhangi bir pürüz olsa kabak benim başıma patlayacaktı ve bunu hiç birimiz istemezdik.

"Şu tarafa geçelim sevgilim" diyen Cenk'le gösterdiği masaya adımladık. Yaklaşık 10 dakika sonra Onur ve Bora'yı kapıdan girerken gördüm. Bakışlarım onların üstünde biraz oyalandı ve sonunda kendimi toparlayıp kafamı herkesin gözünde çok değerli olan, ama bence sadece gösteriş meraklısı insanların aldığı şeylerin satıldığı sahneye çevirdim.

Müzayede sonunda başladığında bakışlarımı yavaşça etrafta gezdirdim. Adamımız gösterme amaçlı getirdiği sevgilisi ile içeri girip masaların birine ilerlemişti. Birkaç kişiyle selamlaşıp kafasını sahne tarafına çevirdi.

"Herhangi bir şey olursa ilk işiniz bana haber vermek olsun." dediğimde kulağımı dolduran "Emredersiniz komutanım" fısıltılarıyla içten içe güldüm.

'Çok değerli' kelimesi altında ki ürünler insanlara sunulmaya başlarken beklemeye başladım.

Yarım saat geçmişti ancak etrafta göz gezdirdiğimde ne adamımızı ne de sevgilisini görmüştüm.

Sahnedeki adamın sesiyle bakışlarımı o tarafa çevirdim.

"Şimdiki parçamız eskilere dayanan çok nadide bir yüzük. 2.000 TL'den açıyorum"

(Böyle mi deniyor hiç fikrim yok)

Önlerden birkaç adam el kaldırarak değeri yükselttiğinde, 2.000 liralık yüzük 5.200'e çıkmıştı.

"5.500" diyen Onur'la kaşlarım çatılırken hızla ona döndüm. Sahnedeki adam "Sattım." dedikten sonra Onur bana bakmadan sahneye ilerleyip kutuyu aldı.

Arkasını dönerek bizim olduğumuz masaya doğru yaklaştığında ne olduğunu anlamamıştım.

Önümde diz çöktüğünde şaşkınlıktan gözlerim büyüdü. Bizimkiler ise gülerek bizi izliyordu.

"Güzel yüzlüm, benimle evlenir misin?"

(Asla romantik şeyler yazamıyorum. O yüzden kusura bakmayın)

Gözlerim dolarken Onur'un yakasından tuttuğum gibi kendime çektim. Dudaklarımız hızla buluşurken gelen ıslık ve alkış sesleriyle dudaklarım kıvrıldı.

Onur'un elleri belimi sararken ellerimi ensesine atıp saçlarını karıştırdım. Yavaşça geri çekildiğimizde ıslıklar hala devam ediyordu.

"Seni çok mutlu edeceğim güzelim. Çok"

——

Kestiiiik!

Geçiş bölümüydü o yüzden çok takmayalım lütfen. Bölümleri uzun tuttuğum için geç geliyor. O yüzden kısa kısa bölüm yazmaya karar verdim.

Diğer bölüm bomba. S2ş var s2şşşş. Ona yoğunlaştım yani yavrularım.

Beğenip yorum atarsanız çok iyi olur. Şimdiden teşekkürler.

(VOTE ATIN KALPLERİM)

YÜZBAŞI|18+Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin