TÖRE

19.BÖLÜM

SELAM ARKADAŞLAR! YENİ BÖLÜM İLE KARŞINIZDAYIM.  İNŞALLAH BEĞENİRSİNİZ. 

BU ARADA TÖRE 2 ÇIKACAK :)) ŞU ANDAN İTİBAREN HAZIRLIKLARA BAŞLAYACAĞIM. BU YÜZDEN KAPAK YAPABİLEN OKURLARIMIN TÖRE 2 İÇİN KAPAK YAPMALARINI İSTİYORUM.

BANA ULAŞIRSANIZ ÇOK MUTLU OLURUM. İYİ OKUMALAR!!!

BU ARADA SINIR MALESEF GEÇMEDİ VE BU BENİ ÇOK ÜZDÜ

VE İTHAF ISTEYENLER YORUMDA BELİRTEBİLİR VEYA MESAJ DA ATABILIR.

***

ELİF'İN AĞZINDAN:

Sabah ağzımdaki ekşi tatla uyandım. Birkaç saniye sonra miğdemin bulanması ile koşarak odamızdaki tuvalete girdim. Lavobaya eğilir eğilmez midemde ne varsa çıkarmıştım. Ne kadar kustum bilmiyorum ama artık midem tamamen boşalmıştı geriye sadece boş öğürmeler kalmıştı.

Artık gözümden yaş gelirken sırtımda ve saçlarımda bir el hissettim.  Kim olduğunu düşünmeme bile gerek yok çünkü o gelmeden kokusu geliyordu.  Biraz daha sakinleştikten sonra Alaz'ın yardımıyla ağzımı calkalayıp   elimi ve yüzümü  yikadım ve odaya doğru ilerlemeye başladım.

Keşke dün Alaz'ın sözünü dinleyip camı kapatsaydım. Dilan'ın hamileyim demesiyle Fatma Hanımın bana bakışını hala unutamıyorum. Kızının benden önce hamile kalması onu baya gururlandırmış olmalı.

O dakikadan sonra durgunlaşmıştım haklı olarak. Kıskandığımdan falan değildi durgunlaşmam. Sadece abimin gözlerindeki o ışığı Alazda da görmek istedim. Onun da babalık denen o muhteşem duyguyu tatmasını istiyorum. Dolan gözlerimi kırpıştırırken görüş alanıma Alaz girdi.

Kaşlarını kaldırarak bana bakarken gözümden birkaç damla yaş aktı. Şaşkın bakışlarının yerini tedirginlik alırken hızlıca yanıma geldi. '' Neyin var hasta mısın? Bir yerin falan mı ağrıyor? ''   dediğinde olumsuz anlamda başımı salladım. Hala benden cevap beklerken dayanamayıp konuştum:

"Ben berbat bir eşim demi. Sen benim üzülmemem için tek başına bazı şeylerin üstesinden gelmeye çalışırken ben sana bir çocuk bile veremedim. Ben seni hak etmiyorum ? ''

Birkaç dakika yüzüme boş boş baktıktan sonra konuştu: "Hayır sen muhteşem bir eşsin. Bu zamana kadar bana katlanman ile bunun en büyük kanıtı. "

Bu sefer gülen taraf bendim. '' Hayır sen katlanılmaz değilsin.''   Teşekkür ederim iltifatın için deyip elini alnıma koydu.

'' Ateşin de yok üşüttün mü acaba?"

"Keşke seni dinleyip dün gece arabanın camını açmasaydım."

"Ben şimdi sana nane limon kaynattırırım. Ama önce kahvaltı yapman lazım. "  Onaylar anlamda başımı sallayıp kafamı yastığa koydum. Çok fazla uykum vardı. Çok geçmeden uyku beni esir almıştı zaten.

Ne kadar uyudum bilmiyorum ama kulaklarımda yankılanan müzik sesi ile zorda olsa gözlerimi açtım.  Uyku sersemi birkaç dakika müziğin nerden geldiğini bulmak için gözlerim odayı tararken telefonumdan geldiğini anlamam uzun sürmedi. Olabildiğimce hızlı bir şekilde telefonu alıp kimin aradığına bskmadan telefonu açtım.  H yatağa tekrar uzanırken hemde konuştum

''Efendim?"

''Hasta mısın sesin kötü geliyor."

Abi evet arayan Yekta abimdi. Onun benden cevap beklediğini hatırlayıp konuştum.

"Biraz üşüttüm sanırım. "

"Tamam ben geliyorum. Gelebilirim demi hanım ağam. "  klasik Yekta abimdi. En zor zamanlarımda yanımda olup iyi hissetmem için elinden geleni yapıyordu.