TÖRE

FİNAL PART II

MERHABA ARKADAŞLAR. FİNAL PART İKİ İLE KARŞINIZDAYIM. NORMALDE BÖLÜMÜ PAZAR GÜNÜ YAYINLAYACAKTIK FAKAT ÇORUM'A GİTMEM GEREKTİ PAZAR GÜNÜ. BÖLÜM KISA OLABİLİR AMA YETİŞTİRİRSEM CUMARTESİ GÜNÜ DE PART III YAYİNLAYABİLİRİM. İYİ OKUMALAR!!!

*****

ELİF'İN AĞZINDAN:

Sabah hafif mırıldanma sesi ve karnımın üzerindeki ağırlık ile gözlerimi açmaya çalıştım. İkiz oldukları için daha fazla yoruluyordum ve normal bir hamileden daha fazla uyuyordum. Gözlerimi araladığımda uyku sersemi birkaç kez çevreme baktım. Biraz daha kendime geldiğimde karnımın üzerine kafasını koyup birşeyler mırıldanarak karnımı okşayan Alaz'ı fark ettim. Birkaç saniye bekledikten sonra çatlak çıkan sesimle konuştum.

"Ne yapıyorsun? "

"Bebeklerimize masal anlatıyorum." Gözlerimin dolmasına engel olamadım. Hayalim gerçek olmuştu. Hep beni seven bir eşimin olmasını, mutlu olmayı istemiştim. Ve şuan hepsine sahibim. Gözlerimin dolduğunu gören Alaz kafasını karnımdan kaldırıp yüz yüze geleceğimiz şekilde doğruldu. Yüzümü ellerinin arasına alıp alnıma uzun bir öpücük kondurdu. Daha sonra konuştu:

"Niye gözlerin doldu? Yoksa sana masal anlatmıyorum diye kıskandın mı? İstersen sanada anlatırım." Olumlu anlamda kafamı salladım. Belki kıskanç dediği için küsebilirdim ama sonra. Şuan Alaz'ın masalını dinlemeye ihtiyacım var.

" Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde kalbur saman içinde çok güzel bir prenses varmış. Bir gün bu prenses zorla kötü bir adam ile evlendirilmiş. Her ne kadar karşı çıkıp ağlasada kimse onu dinlememiş. Zamanla prenses kötü adama değiştirmeye başlamış. Hiç yapmadığı hareketler yapmasına neden olmuş. Ve beraber çok zor zamanlar geçirmişler. Zorlukları beraber atlatmışlar. Birgün kötü adam bazı şeyleri fark etmeye başlamış. Mesela prenses olmadan nefes alamıyor ve onu aklından çıkaramıyormuş. Ama bazı şeyler için geç kaldığını hissetti. Kirli elleriyle onun masumluğunu kullanmak istemiyordu. Kötü adamın düşüncesi ne olursa olsun kader onların bir araya gelmesini sağlamış. Ve sonunda üç tane çocukları olmuş. Sonsuza kadar çocuklarıyla mutlu yaşamışlar. "

"Elif seninle evlenmeden önce çok şey yaşadım ben. Yaşadıkça içimde sevgiye dair hiçbir şey kalmadı. Seninle evlenene kadar. Tüm hayatımı değiştirip eski beni bulduğun için. Hayalini bile kuramadığım bu mutlu yuvaya sahip olmamı sağlandığın için çok teşekkür ederim."

Gözümdeki yaşları silerek Alaz'a sarıldım. Derince kokusunu içime çekip hazırlanmak için Alaz'dan ayrıldım. Hamileliğimin üçüncü ayındaydım ve bebeklerimin cinsiyetini öğrenmek için bugün hastaneye gidecektik. Telefonumun çalması ile hızla elimi alıp arayana baktım. Dicle'nin aradığını fark ettiğimde aklıma iki ay önceki anılar geldi.

"

Alaz'ın sözleri ile şaşkınlıkla ona baktım. Birkaç dakika sonra Dicle'nin çığlık atıp Alaz'ın yanağına peşpeşe öpücük kondurması ile kendime geldim. Dicle Alaz'dan ayrılınca ben gidip Alaz'a sarıldım.

Abimi arayıp olanları anlattığımda akşama geleceklerini söyleyip telefonu kapattı. Birkaç dakika bekledikten sonra yanımda cevap bekleyen Alaz ve Dicle'ye olanları anlattım.

O akşam olaysız geçen bir kız istemeden sonra nişan ve düğün tarihi belirlendi. Abimin acele olması bir bakıma iyi olmuştu. En azından karnım belli olmadan rahat bir şekilde atlatacaktım.

Rahat atlatacağımı düşünmüştüm ama çok yanılmışım. Alaz saolsun hem düğün hem nişan hatta hazırlıklar boyunca peşimde dolaşıp çocuklarımı yoracaksın otur yerine, zıplama Elif, canını acıtırsan döverim seni diyerek hayattan bezdirmişti beni.

Kesinlikle Alaz'a kızmıyorum. Hatta hoşuma bile gidiyor ama bu yaşıma kadar çok rahat yaşamıştım. Şuan hamileliğim nedeniyle kısıtlanmak tuhaf geliyordu.

Nişan günü Dicle çok güzel olmuştu. Kırmızı ve siyah kabarık nişanlığı ile göz dolduruyordu. Yüzükler takıldıktan sonra abim ile Dicle nin yüzlerindeki o büyük tebessüm ile kocama birkez daha aşık oldum.

Aslında onuda anlıyordum. Dilan'la hiç beklemediği bir anda ayrılmak zorunda kaldı. Tek kız kardeşi olarak Dicle kalmıştı ve onuda hemen kaybetmek istemiyordu. Zaten okul ve bizim evliliğimiz nedeniyle çok görüşemediler gelir gelmez evlenmesini istememişti.

Düğün günü benim için çok değerliydi. Çünkü Alaz ile ilk kez kendi isteğimle dans etmiş sayılırız.

Ve iki ay içinde en güzel anım Alaz'ın sürprizi olmuştu. Bizim düğünümüzde fotoğraf çekinememiştik ve benim en büyük hayalimden biri düğünümde doğa manzaralı resimler cekinmekti. Alaz Dicle nin düğün alışverişinde çok beğendiğim gelinliği almıştı. Diyarbakır'ın en güzel yerlerinde beraber resim çekilmiştik. "

Bunun dışında bu üç ay pek fazla olay olmamıştı. Hamile olduğumu duyan Fatma Hanım bozulsada belli etmemeye çalışmıştı. O günden sonra fazla yan yana gelmemiştik gelsek bile birbirimizi yok saymıştık. Onun dışında geçen ay Selin bebeğinin cinsiyetini öğrenmişti. Kızları olacaktı ve Poyraz abi buna çok sevinmişti.

Fatma Hanımın Seline söylediği " Çocuğun kız olursa üstüne kuma gelir." Sözünü duymuş ve zor sakinleşmişti.

Elimde çalan telefonu açıp Dicle ile konuşmaya başladım. Telefonu kapattığımda Alaz kapıya yaslanmış bana bakıyordu. Yaslandığı yerden dogrulup yanıma yaklaştı ve bana sarıldı. Belli etmemeye çalışsa da oda korkuyordu. Onun için cinsiyet onemli değildi fakat aşiret erkek çocuk bekliyordu ve Alaz kuma almak istemiyordu.

Geçen hafta gittiğimiz doktor cinsiyetini göstermediğini ve büyük bir ihtimal kız olduklarını söyledi. Fakat Alaz kesin sonuç istediği için bu hafta başka bir doktordan randevu aldı. Alaz'dan ayrılıp üzerimi değiştirmek için dolabın önüne geçtim. Hızlıca dolaba göz atıp siyah pantolon ve uzun tuniğimi alıp üzerimi değiştirdim.

NOT: TÖRE 2 (AŞK KAPIYI ÇALINCA) YAYINDA. SEVGİLİ OKUYUCULARIMA DUYRULUR.

Sessiz bir yolculuktan sonra araba hastanenin önünde durdu. Sessizce hastaneye bakarken Alaz elimi tutup üzerine öpücük kondurdu. Ona hafif bir tebessüm gönderip yavaşça arabadan indim.

Hastaneye girip doktorun odasına doğru ilerledik. Kapıya vurup içeri girdik. Şansımıza doktorun hastası yoktu. Sedyeye yatıp doktorun karnıma jel sürmesini bekledim. Doktor makinayı karnıma koyup dikkatle cihaza bakmaya başladı. Birkaç dakika sonra bize dönüp hafif tebessüm ederek konuştu.

"Tebrik ederim aslan gibi iki oğlunuz olacak..."

******

EVETTTT. BÖLÜM KISA BU YÜZDEN ÇOK ÖZÜR DİLERİM. YENİ BÖLÜMÜ PAZAR GÜNÜ YAZACAKTIM FAKAT PAZAR GÜNÜ ÇORUM'A GITMEM GEREKTİ. HADTASONU HİÇ BOŞ VAKTIM OLMAYACAĞI IÇIN BUGÜN YAYINLADIM. AŞK KAPIYI ÇALINCA (TÖRE 2) YAYINDA. KENDİNİZE IYİ BAKIN. ..