...

230 9 2
                                    

Bu da gamzelerin efendisi Doruk:)Kitabımı da Umarım beğenmişsinizdir.beğeni ve yorumlar içinde sonsuz teşekkürler :)


Şu an görünmez olmayı ne kadar çok isterdim.Ya da ışınlanmayı.bir hareketimle  burdan kurtulmak şu anda  olabilecek en güzel şey. Evet bakışlar bana hükmediyordu. Hangisinin bakışları tam bilmiyorum.Belkide ikisinin...Şu an yer yarılmalıydı ve bende içine girmeliydim.BARIŞ onun burda ne işi vardı.Bu okulda ve  Rüzgar'ın yanında.Sanırım hala uykudaydım ve bu bir rüyaydı.Ne rüyası be kabusun tek kendisiydi.Hi!şimdide bana doğru geliyordu."Gelme gelme ."dedim içimden.Aşırı dozda faydasızdı ama ne yapabilirdim ki.Görüşürüz dediğinde bunun hiçbir zaman olmayacağını düşünmüştüm.Burası o kadar küçük bir yer değildi.Bu kadar hızlı olmasıda bi o kadar şaşırtıcıydı.Başımla selam verdim(Ne yaptım ne yaptım!)Cidden tam aptalım ben .Benim gibilerin yaşaması bile hataydı.Koşar adımlarla okula doğru ilerliyordum.Arkamdan bağıran ses beni olağanüstü gıcık ediyordu şimdi.Bakmıyorum işte daha ne bağırıyorsun ki.Ses kesilmişti.Evet susabiliyordu en azından.

Acaba Rüzgar'la ne konuşuyordu ki.Beynimde rengarenk ışıklar yanmaya başlamıştı ve bir alarmda sinir edici derecede çalıyordu.Yoksa Rüzgar-Barış-dün-ben-sahil-birlikte-plan

 Gördüğünüz üzere anlamlı bir cümle bile kuramıyordum.Hayır dedim kafamı sallayarak.Aslında bu çok anlamsızdı.Herkes bana bakarken  hayır anlamında kafamı sallamam yani.Burslu bir deli.Yakında bu yeni adım olabilirdi.Bursludan daha fazla acıtacağı kesindi.

Aklımı toplamaya çalışıyordum.Cidden çok zordu.Omzuma dokunan el ile bir korku çığlığı attım.Aslında korkmam gereken birisi değildi.Bu tepkiyi Rüzgar'ı ya da Barış'ı düşünerek vermiş olmalıydım.

"Hey sakin ol.Benim Doruk."Tam zamanında yanımda belirlemişti.Mutluluğum tarif edilemezdi.

"İyiki geldin."dedim.Dün tanıştığım birisiydi ama gözümden çok kalbime girmeyi başarmıştı.Sevdiklerim listesine eklemem için zamana gerek yoktu.

"Neyin var Mısra iyi görünmüyorsun"İyi değildim.Olamıyordum.

"Sınıfa çıkalım istersen" dedi. İstiyor muydum bilmiyordum. O meraklı bakışlaların arasına  biraz sonra girecektim zaten.Ha şimdi ha sonra diye geçirdim içimdenEvet manasında kafamı salladım.Sınıfa çıktımız da Her şey  dün ki gibiydi. Sadece daha çok ilgi odağıydım o kadar.  Tabiki de kötü anlamda Doruk herkesle selamlaşmıştı. Sevildiği belliydi benim  tam aksime Benim ilerde böyle olma ihtimalim Sıfırdan bile düşük bir ihtimaldi. Sonra yerimize geçip oturduk. Her şeyi bir çırpıda anlattım.Doruk'ta anlattıklarımı dinledikten sonra Barış' ı anlatmaya başladı.

"Barış Savaş'ın en yakın arkadaşı.Küçüklükten beri  tanışırlar. Babaları iş ortağı..Rüzgar'ın aksine daha kibardır.(Bunu zaten biliyordum.) Kibar olması iyi olduğu anlamına gelmez. Savaş'tan pek farkı yok. Sanırım onun içinde bir nebzede olsun merhamet  parçacıkları  var.Tabi ki bu onu ne kadar iyi bir insan yaparsa.

"Anladım" demiştim sadece ne anlamıştım ki ben sarı fosforlu kalemlerle yazmıştım. Beynimin bir yerine "Barış, Rüzgar'ın en yakın arkadaşı" Bunlar yetmişti zaten gerisine  yoktu.,Bence de dün olanların sebebi çok açıktı.Rüzgar'dı."

"Saçmalama"dedi omzuma vurarak.

"Efendim"

"Bunun Rüzgar'ın yaptırdığını düşünmüyorsun herhalde.Daha dün gelmiş bir burslu için bu kadar uğraşacağınımı düşünüyorsun.Kendini fazla önemli görme istersen."

Ah cidden canımı yakmıştı.Düşüncelerimi  mi okuyordu bu çocuk.Kesinlikle haklıydı.Kendim kafamda saçma bir senaryo yazdım ve hayata geçirdim.Yok artık tabiki de Rüzgar dün bana sinirlenmiş,evimin adresini bulmuş ya da takip etmiş her neyse sonrada Barış'ı...Büyük saçmalıyordum.Bu hayla gücüyle daha iyi şeyler başarabilirdim.

"Yok artık senin dediklerin aklımın ucundan bile geçmemişti  ve ayrıca bu kaba tutumun içinde sana teşekkür etmek istiyorum."

"Canım alınma sadece bu olanları yanlış anlamamanı söyledim."

"Tamam neyse boşver. Önemli değil."

YOK ARTIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin