...

184 6 0
                                    

MULTİMEDYADA:KIVANÇ


"Mısra özür dilerim.Ben keşke bunları söylemeseydim."dedi üzülmüştü bunu gözlerinden anlamak mümkündü.

"Yok önemli değil.Ben bir an şaşırdım sadece."

"Şaşırman çok normal"dedi .Gözlerini kısarak.Bense sadece gülümsemekle yetindim.

Elimdeki simiti gösterek yememi söyledi.Çok şaşırmıştım ama midemi düşünmek zorundaydım.Küçük lokmalar alarak ayran eşliğinde bitirmeye çalıştım.Etrafımda bulunan herşey mükemmeldi.Kuşlar,ağaçlar,gökyüzü her biri bir şaheserdi.Tek çirkin şey kafamın içiydi.Şu düşüncelerimi sadece Barış güzelleştiriyordu.Onun yanımda olması.Beni rahatlatıyordu.Bir gülüşü bile yetiyordu.bunu yapmaya.Ben bunları hissetiyordUm ancak onun ne hissettiğini bilmiyordum.Bilmek de istemiyordum.Yanımda olması dışında başka bir şeyle ilgilenmiyordum.

"Yanımda olduğun için teşekkür ederim."dedim kocaman bir gülümsemeyle.Bana dönüp gözlerimin içine baktı.

"Asıl ben sana teşekkür ederim.Karşıma çıktığın için."

Benim varlığım onun için ne anlama geliyordu.Bilmiyorum ama onun varlığı beni mutlu ediyordu.Nedeni yoktu fakat öyle olmamı sağlıyordu.İlk kez birini kendime bu kadar yakın hissetmiştim.Dakikalarca öylece durduk...

"Kalkalım mı"dedim.Saate bakarak aslında cevabı olumsuzda olsa pek bir şey farketmeyecekti ama yinede onay alma gereği duydum.Bir şey söylememişti.Sadece sevimli bir şekilde başını salladı.İkimizde aynı anda ayağa kalktık.Sonra beni arabasıyla eve bıraktı.

"Özleyeceğim seni."dedi.Benimle birlikte oda arabasından indi.Utanmıştım.Yüzümün kızardığını hissedebiliyordum."Görüşürüz."diyebildim sadece.

"Mısra"arkamdan biri seslenmişti.Bir erkek sesi..Aşina olduğum bir ses.Barış'la ikimiz sesin geldiği yöne döndük.Kim olduğunu görür görmez koşarak gidip sarıldım.Bu uzun boy,bu karizma dayımdı.Dayım dediğime bakmayın 27 yaşındaydı.

"Sen nerden çıktın ya?"dedim.Ağzım kulaklarıma varmış bir şekilde.

"Özledim sizi geldim."

"İnanmıyorum insan bir haber verir."

"Sürpriz olsun dedim.Sevinmedin mi yoksa küçük cadı?

"Sevindim hemde çok.Hadi gel bir an önce eve gidelim.Sana anlatacaklarım var.Ha bu arada az önce küçük cadı dedin duymadım sanma."dedim tek kaşımı kaldırarak

"Öyle mi küçük cadım benim diyerek."Burnumu sıktı.İkimiz kıkırdayarak yürümeye başladık.Bir an gözlerim Barış'ı aradı.Tabi ya onu unutmuştum.Nereye gitmişti ki?"İnsan bir haber verir demi ya"diye kızdım içimden.Sanki hakkım varmış gibi.Suç tamamiyle bendeydi.Onu öylece bırakmıştım.Acaba bana kırılmış mıdır?diye düşündüm.Kırılsa bile sonuna kadar haklıydı.Bazen çok düşüncesiz olabiliyordum...Ama şu an bunu düşünmemek gerekirdi.Çünkü dayım gelmişti.Annemden sonra sevdiğim tek insan.Sırdaşım.Arkadaşım.Onun varlığı benim için çok önemliydi ve daha önemlisi artık sıkılmayacaktım...

YOK ARTIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin