Hiçbir şey demeden tekrar arabayı sürmeye devam etti.Evimin nerde olduğunu sordu.Bir an hiç sormayacak sandım.Kafamı camdan ayırmadan tarif ettim.Göz kontağı kurmamak iyiydi.Kısa bir süre sonra evimin önüne gelmiştik.Arabadan inerken kapıyı hızla çarptım.Apartmana doğru ilerlemeye başladım.Hala duruyordu.(Neden acaba tekrar bayılacağımı falan mı düşünüp korkmuşmuydu.).Saçmalamanın dibine vurmuştum.Sadece yardım etmişti Bu kadar daha fazlası anlamsız olurdu.O ego yumağının beyninin bu kadar çalışamayacağını düşündüm.
Birkaç adım daha attıktan sonra tekrar geri döndüm.Gözlerini gözlerimden ayırmıyordu.Şaşırmıştı.Birşey dememi bekliyordu.Mesela "Beni kurtardığın için ve beni hastahaneye götürdüğün için teşekkür ederim."gibi....Doğal olarak benim bu sözleri söylemeye niyetim yoktu.
"Barış'a annemin hastalandığını ve bu yüzden beni eve bırakman gerektiğini söylersin."dedim.Yüzümde en ufak bir mimik bile yoktu.Sonra gözlerimi devirerek tekrar apartmana yöneldim.Dış kapı açıktı.Hızlıca merdivenleri çıktım.Dört katlıydı ve biz en üst katta oturuyorduk.Kapının önüne geldiğimde soluk soluğa kalmıştım.Zili çalmıştım ama açan yoktu.Kendi anahtarımla kapıyı açıp içeri girdim.Anneme seslenmiştim ama duyduğum sadece kendi sesimdi.Ortada ne annem vardı ne de sürpriz."Tabi ya"dedim.Salondaki koltuğa oturarak.Daha dersin bitmesine bir saat vardı.(Oooff )iki gündür derse girmiyordum.Sınavlar da başlayacaktı.Annem öğrense nasıl hesap verecektim hiçbilmiyorum.Bazen onun benim içn harcadığım emeklere değimediğimi düşünüyordum.Yaptığımın savunulacak hiç bir yanı yoktu.Keyfime göre okulu asmakda neyin nesiydi.Hayatımda yapmadığım birşeydi.Kendime yakıştıramamıştım.Pişman olmuştum hemde çok...
Bugünü düşündükçe içim de bir tuhaf oluyordu.Çok kötü birşeyin eşiğinden dönmüştüm hemde Rüzgar sayesinde.Bilmiyorum belkide çok ön yargılı davranıyordum.Tanımadan onu "Kötü"sıfatına sığdırmam çok saçmaydı.Bu çocuk iyice aklımı işgal etmeye başlamıştı"Düşünmeyi kes!"dedim kendime.Üstelik Yüksekten öte bir sesle..Yok artık şimdide kendimi azarlıyordum.Gerçekten iyi değildim ben.
Birden telefonum geldi aklıma bu aptal düşüncelerden sıyrılmak zor olmuştu.Şarjının bittiğini tamamen unutmuşum.Bir çırpıda telefonumu şarja taktım.Ev çok sessizdi .Ve bu oldukça sıkıcıydı.Bu sessizliği bozmak için televizyonu açtım.Günlük diziler,evlenme programları v.s kanallara ufak çaplı bir baktıktan sonra bir şarkı kanalı açtım.Yabancı bir şarkı çıkmıştı.Sözlerini bilmiyordum.Fakat ritim bayağı güzeldi.Koltuğa uzandım ve sırasıyla çıkan şarkıları dinlemeye başladım.Bildiklerime eşlik ediyordum.Bilmediklerimde ise biliyormuş gibi ağzımın içinden birşeyler geveliyordum.Tek başıma olmak sinir bozucuydu.Duvarlar üzerime geliyordu.Yerimden doğruldum.Ellerimi yüzüme kapattım ve büyük bir şekilde ofladım.Yandaki komşumuz bile duymuş olabilir.(!)Ayaklarımı sürüye sürüye telefonumun yanına geldim.Elime aldım.Barış mesaj bombardımanına tutmuştu.Telefonumunda en az benim kadar şaşırdığına eminim.İlk defa böyle bir olay yaşıyordu sonuçta.
Attığı tüm mesajlar nerde olduğumuz neden gelmediğimiz hakkındaydı.Sıkılıyordum bu yüzden aramanın daha iyi olabileceğini düşündüm tabi benim açımdan.Kısa bir çalıştan sonra telefonu açtı.
"Selam bir sürü mesaj atmışsın.Bende arayım dedim."
"Evet aramana sevindim.Nasılsın."
"İyiyim"
"Geçmiş olsun annen nasıl peki?"Rüzgar'la konuşmuştu bu iyiydi.Açıklama yapmak zorunda kalmayacaktım.
"Çok düşüncelisin saol.Şu anda odasında dinleniyor."Yalan söylüyordum.Kötü hissetmiştim.
"Önemli değil canım"(Canım mı ? demişti o)samimiyette sınır tanımıyordu.Konuşmanın iyi geleceğini düşünmüştüm ama fark ettim ki Barış'la konuşacağım hiçbir şey yoktu."Annem çağırıyor kapatmalıyım."dedim.Bir tane yalan söyleyince hep devamı geliyor.Bağımlılık yapıyor resmen.
"Peki yarın görüşürüz"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YOK ARTIK
ChickLitTesadüfen gözleri gözlerime değdi.Bunun büyük bir aşkın başlangıcı olduğunu bilemezdim... "Sana tut diyen yok zaten.Senin kollarında olmaktansa yeri boylamayı tercih ederim Bay Ukala."dedim. , "Öylemi."diyerek üzerime doğru yürüyüp,beni duvara yasl...