Bölüm Müziği: Christoffer Moe Ditlevsen - Partners in Crime
❖
A L I Ş I L M I Ş I N
D I Ş I N A
Ç I K M A(Değiştirilmiş versiyon)
Nefes aldı, nefes verdi, adım attı, kafasını kaldırdı. Bunları tamamen kendi isteğiyle yaptı, meydana varmış olan orta yaşlı adam. Ne kadarda özgürüm, diye geçirdi içinde. Kendi vücudunu özgürce yönetiyordu, gözlerini kapatıp bir kez daha huzurla nefes aldı. Dünyanın en özgür insanlarından biri de oydu.
"TANRIM! NE OLUYOR BURADA!"
Dünyanın bir diğer özgür insanının kurduğu cümleyle kaldırdı başını özgürce. Bağıran kadına baktı. Ardından yavaş yavaş kadının etrafına toplanan diğer bedenlere. Kendi iradesiyle, merakla topluluğun arasına karıştı. Herkesin baktığı yere baktı ama özgür iradesiyle yaptı. Kimseye itaat etmedi, onun kendine ait bir iradesi vardı. Tıpkı yanında duran kadın gibi, tıpkı kadının elini tutan küçük çocuk gibi... Tıpkı diğerleri gibi.
Elleri ve kolları bağlanmış bir beden, etrafı polislerle çevrilmiş bir şekilde meydanın ortasında duruyordu. Onu o halde gören insanlar sinirlenmişti ve özgürlüğü kısıtlanan bedenin hakkını aramaya koyulmuşlardı içten içe. Hangi had bilmez bunu yapmıştı? Adam oldukça öfkelendiğini hissederken içlerinden biri sinirle konuşmuştu.
"NEDEN ÖZGÜRLÜĞÜ KISITLANIYOR BU ADAMIN!"
Adam, içinde beliren acıma duygusunu, kendi öz iradesiyle bastırma gereği duymadan gün yüzüne çıkarttı ve araladı dudaklarını. Konuşmak istedi ve konuştu.
"O neden bu halde?"
Sorusunu yanı başında duran polislerden birine yöneltmişti ancak cevabını alamadan duyduğu başka bir sesle kafasını kaldırmış ve konuşan gür sesli adama bakmıştı.
"Değerli ve özgür halkımız!"
Konuşan kişi, oradaki insanların özgürlüğünü korumakla sorumlu olanların yönetiminden sorumluydu. Başkan olarak tanımlanırdı. Halkın meraklı bakışları konuşan bedene çevrilmişti teker teker.
"Bu adamın ne yaptığını anlatmaya geldim size!"
Başkan, değerli halkının merakını dindirmeye ve olayı açıklamaya gelmişti. Elleri ve kolları bağlı bedenin yanına adımlamış ve tekrardan gür sesiyle konuşmaya başlamıştı.