18.ANNE

900 92 8
                                    

[FELIX]

"Jisung'u bırakmak zorunda olmamın sebebi o." Minho'nun ağzından çıktı.

"Nee? Ne demek oluyor bu?" Diye sordum.

"Uzun hikaye , burada anlatamam.Hem ders başlamak üzere gitmeliyiz"

"Ha! Hayır! Herşeyi bilmek istiyorum.Bana anlatmak ister misin?"

"Hikayeyi gerçekten bilmek mi istiyorsun?" Minho sordu.

"E-evet, tabii ki, ama bunu başka bir yere gidip konuşalım mı?"

Çok düşündüm, ailem tarafından başım belaya girebilir.Daha şimdiden 3 kişi öğrenmişti.Babam bunu duysa sanırım beni öldüresiye döver.Kafam çok karışık bir tarafta Jisung bir tarafta babam.İkimizede zarar verebilir babam.Ama en azından Jisung gerçek nedenini öğrenirse beni bir pislik olarak görmez ,beni anlar.O yüzden derin bir nefes alıp Felixe döndüm.

"İyi.. Hadi gidelim."

"Harika. Hadi bir parka falan gidelim. Sanırım orası sessiz olmalı."

" tamam!"

Saatlerdir yürüyormuş gibi hissettim ama gerçekten sadece 15 dakika olmuştum. Minho beni çok boş ve sessiz bir parka götürdü. Şurada burada birkaç ağaç, bazı patikalar, banklar, ama gerçekten başka bir şey yoktu. Bazı salıncaklar ve kaydıraklı küçük bir oyun alanı vardı. Minho'yu takip etmeye devam ettim ve o beni salıncaklara götürdü. Salıncağa oturdu ve ben de hemen peşinden gittim.

"Yani... Gerçekten göründüğü kadar kötü değilim. Sanırım." Minho salıncakta hafifçe sallanmaya başladı.
Nerden başlayacağını bilmiyor gibiydi.Ona doğru dönüp tamamen onu dinlemeye odaklanmıştım.
"Nerden başladığım önemli değil,yeterli bir yerden başla anlatmaya sonra zaten devamı gelir sen bile farketmezsin."gülümsedim hafifçe minho'ya.Şuan kendimi terapist gbi hissediyordum.

"Annem intihar sonucu öldü."

Duyduğum ani haberle tamamen şok geçirerek nefesim kesildi. Sessiz kaldım ve sözlerini dinlemeye devam ettim.

"Okuldan yeni dönmüştüm.8. sınıftaydım,nerdeyse liseye başlayacaktım.Okuldan eve gelip ,duş almak için banyoya ilerledim.Tek katlı küçük bir evde yaşıyorduk, bu yüzden sadece 1 banyo ve 2 küçük yatak odası vardı. Banyoya girdiğimde tamamen donmuştum." Minho yutkunmuştu. Gözyaşlarını tuttuğunu anlayabiliyordum.

"Yerleri ve küveti kırmızı renkli sular basmıştı. Aniden nefesim kesildi. Gözlerimin önündekilere inanamadım. Güzel, sevecen ve komik annem küvette. Kıyafetleri ve saçları kan içindeydi. Onu gözyaşlarıyla inceledim ve ben-" Minho daha şimdiden devam edemeyecek gibiydi,olay onu ne kadar derinden yaralamış olacak ki hâlâ dün gibi acı çekiyordu.

Felix, bunun onu biraz rahatlatacağını umarak yanına gelip Minho'nun sırtını ovuşturdu.

"Öldüğünü biliyordum. Ama yinede bir umut kontrol ettim,buz gibiydi bütün kanı dışarı akmıştı sanki. sonra hemen ambulansı aradım. Çıldırmıştım o an dokunmak istiyordum anneme ama yapamıyordum..Belki yetişsem kurtarırdım annemi. Ambulans geldi,beni dışarı çıkardılar.Gözümün önünden siyah ceset torbasıyla geçti.Buna dayanamadım.Annem ya annem sabah öperek beni uyandıran kadın şimdi bir poşetin içinde gidiyordu.Ambulans olanları babama haber verdi."

Minho'nun gözleri dolmaya başladı.

"Zavallı annem.. B-Bunu yapmamalıydı. ve.. VE BU BABAMIN SUÇU!!. BUNU BİLİYORUM." Minho gözlerinden yaşlar düşerken çığlık attı. Felix üzgün üzgün Minho'ya baktı, ne diyeceğini bilemedi. Onu teselli etmek için sırtını ovuşturmaya devam etti.

School (Minsung)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin