[MINHO]
Felix:hey, iyi haberlerim var sana
Minho:Nedir?
Felix:Jisung sonunda seninle konuşmayı kabul etti ve belki seni affeder!
Minho: İnanamıyorum!! Teşekkürler :) Sana çok şey borçluyum
Felix:Tabi ki bana hiçbir şey borçlu değilsin, bunu sadece iyi bir insan olduğum için yapıyorum 😄
Minho:haha. peki jisung ile ne zaman nasıl konuşmalıyım?
Felix:Okuldan sonra onunla konuşmayı dene
Minho:tamam, teşekkürler Felix!
Felix: Görüşürüz 😏
Çıkış zili çaldı ve Minho öğrencilerin çoğunun okuldan çıkmasını bekledi. Minho, Jisung'un her zamanki gibi kütüphanede olacağını düşündü ve oraya doğru yola koyuldu. Kısa süre sonra Jisung'u köşede ev ödevi gibi görünen bir şey yaparken gördü. Minho beceriksizce Jisung'a gitti ve gergin olmadığını söylerse yalan söylemiş olurdu. Minho, Jisung'un önüne oturdu ve konuştu.
"Merhaba." dedi Minho.
Jisung kağıdından başını kaldırıp "Merhaba." dedi.
Jisung yüzünde hafif bir kızarmayla tekrar baktı. Aralarında sessizlik vardı ve Jisung'un kaleminin kağıdı tırmalama sesi duyuluyordu sadece.
"Konuşabilir miyiz?" Minho sordu.
"Çalışmayı ve ödevimi yapmayı bitirdiğimde."
"Ne kadar sürecek?"
"Sonsuza kadar."
"Hah neden." Minho kaşlarını çattı.
"Çünkü şu anda seninle gerçekten konuşmak istemiyorum." ve kağıdını çevirdi.
"Felix konuşabileceğimi söylemişti ama.." Minho sızlandı.
"Umrumda değil."
"Lütfen Jisung." Minho yalvardı.
Jisung iç çekti, "İyi. Seninle konuşacağım. başka bir yere gidelim."
"Çok teşekkür ederim Jisung, gerçekten minnettarım."
"Evet evet." Jisung dedi ve eşyalarını topladı.
"Dışarıda konuşalım. Oldukça dışarıda okuldan uzakta."
"Tamam." dedi Jisung ve Minho'nun aceleyle takip etmesiyle kütüphaneden ayrıldı.
"Tamam. Konuş." dedi Jisung ve bir ağacın yanında durdu.
"Sadece oyun oynuyormuşum gibi hissettirdiğim için üzgün olduğumu söylemek istedim.Seninle gerçekten oynamadım. Eminim Felix sana babamdan bahsetmiştir ve hepsi doğru inan bana yalan yok. Lütfen inan bana, seni asla incitmek istemiyorum. Asla kimseyi incitmek istemedim. Beni her şeyi kendi bildiği gibi yapmaya zorladı. Annemin intihar etmesi babamın suçuyken, annemi benim öldürdüğümü söyleyip hep beni suçladı." Minho'nun sesi çatladı.
"Babamı hiç sevmedim. Annemi seviyorum. O benim her şeyimdi. Benimle ilgilendi, beni sevdi ve gördüğü muameleyi asla hak etmedi. Babam beni suistimal ediyor ve pis işleri için beni kullanıyor. Ben onun oyuncağı değilim, artık onu dinlemeyeceğim. O yüzden lütfen Jisung, yaptıklarım için beni bağışla. Sana kötü davranmak istemedim,seni asla incitmek istemedim. Seni seviyorum Jisung, gerçekten seviyorum." Minho gözlerinden küçük yaşlar düşerken parmaklarıyla oynuyordu.
Jisung bir süre cevap vermedi ve sadece ağlayan Minho'ya baktı.
"Ben de özür dilerim. Yalan söylediğini düşündüğüm için özür dilerim ve durumunu anlayamadığım için özür dilerim. Seni affediyorum." Jisung, Minho'ya sıkıca sarıldı. "Felix ve ben babandan uzak durmanı sağlayacağız. O seni hak etmiyor, iğrenç bir piç."
Minho cevap vermedi ve sadece Jisung'a sarılmaya devam etti.
"Tamam o zaman yarınki plan ne?" dedi Seungmin. Seungmin, akrabalarının doğum gününü kutlamak için başka bir şehre gitmişti, bu yüzden Jisung ve Felix ile fazla konuşamamıştı. İkisi de Seungmin'e olanları anlattı. Şimdi, Seungmin, Felix, Minho ve Jisung, babasını hapse atmak için bir plan yapıyorlardı.
"Tamam, yani Felix'in, Jisung ve benimle olan samimi bir fotoğrafını çekmesi gerektiğini düşünüyorum ve ona sarılırken falan ve sonra bunu tüm okula yayalım. Babam çok çabuk görecektir. Ama, onu okula yaydıktan hemen sonra, En kısa zamanda evime gitmeliyiz.O genellikle evde olmaz, sadece kötü bir şey yaptığımı görürse eve gelir. Felix ve Seungmin bir yere saklanacaklar ve babam büyük ihtimalle beni ölümüne dövecek siz kameraya çekeceksiniz bizi kanıt olması için ve polisi arayacaksınız suç üstü yapsınlar." Minho planı anlattı.
"Ooo bu çok eğlenceli!" dedi Felix. Seungmin, Felix'e tokat attı, "Bu ciddi bir iş. Bu oldukça harika bir plan. Buna ekleyecek bir şeyim yok. Dedi ve herkes kabul etti.
"Pekala. Yarın için planı uyguluyoruz umarım işe yarar!! " dedi Minho ve herkes kendi yoluna gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
School (Minsung)
Teen FictionOkulun en zeki ve en tatlı çocuğu en kötüsüne aşık olduğunda ne olur?Acaba en kötüsü gerçekten de kötü mü ? İlk bölümler sıkıcı olabilir sonradan hikaye oturuyor.Sinir bozucu bir hikaye ama sevildi. İngilizce hikayeden çeviridir ama birebir aynısı d...