18. Bölüm

1.1K 133 86
                                    

"Onu çok kırdın?"

"Sizde ha! Sanki bilmiyorsunuz durumu! Beynimi yormayın dedelerim uzakta oynayın."

"Yakında sadece o olacak biliyorsun değil mi? Bizi kaybedeceksin?"

"Derdiniz ne sizin? Dolu olan beynime cacıklı helva yapmak mı?"

"İnci sen onu gördüğün an. Her şeyin tapa taklak oldu zaten. Şimdi neyin inadı bu?"

"Sırık dede sende mi? Sende mi bu bodurlara katılıyorsun? Ne istiyorsunuz? Benim zaafım olamaz. Oldu ve en acı şekilde kaybettim. Siz o zaman gelmediniz mi? Ha! Deliyim lan ben. Hayali dedelerle konuşacak kadar deliğim. O mağarada mantıklı düşünmeği unutalı çok oldu. Ben o gün zaaflarım yüzünden yenildim. Ogün gözümün önünde tek tek ailemi kaybederken aklımı da yitirdim. "

" İkisini kurtardın."

" Evet gazi olarak ikisinin kaçmasını sağladım. Ama o kahrolası mağarada ben iki günümü geçirdim. Kahkahalarım arasında sizinle tanıştım. Ve bir daha kendime zaaf olacak hiçbir şeye yada kişiye izin vermeyeceğim. Demir'i de elimden almalarına izin vermeyeceğim."

" İyide sen çoktan zaafın olduğunu ilan ettin. "

" Siktir."

Telefonu kenara bırakıp kum torbasını yumruklarken ak sakalı dedelerde sağ olsun beynimde küçük bir enkaz yaratmıştı. Bütün herkes bir olmuş, resmen beynimi "Demir" diye istila etmişti. İşin kötü yanı dedelerin yüzü Demir gibi görünmesini dahi kullanmalarıydı. Puşt herif inatçıydı. Git denmesinden anlamalı ve beni tek bırakmalıydı ama sağ olsun dört bir yanımdan savaş açmıştı. Resmen zihnimde dolaşan dede kılıklı Demir'leri cevaplarken yumruklarımı daha hızlı atıyordum. Ta ki son söyledikleri şeye kadar. Ben öfkeme yenilmiş ve onu açık cephe yapmıştım. Zaafım olduğunu anlamamaları salaklık olurdu. Çünkü ben çok uğraşmıştım. Ben kimseyle uğraşmazdım ama onunla uğraştım ve yaptıklarının kafama taktım. Ben çoktan kapılıp yanlış üstüne yanlış yaptım.

Adımlarımı hızlandırıp önce uçak biletini ayarladım iki saat sonra bula bilmiştim ve bunun için önce hastaneye giderek Melis'i görmeli oradan da görev yerime geçerek aklımın daha fazla bulanmasına izin vermeden ilk adımı ben atarak istediklerinin bir daha olmaması için elimden geleni yapmalıydım.

Ben: Ben duramam

Ben: Buralar dar efendim

Ben: Fırtınalar

Ben: Dilime takıldı durdurana aşk olsun.

Ben: Seninle bir anlaşma yapmaya karar verdim.

Ben: Ama dikkatini çekerim ha anlaşma

Ben: Sonrada dedim ki! Ulan İnci bu iş iki kişilik olur. Hanzonun da haberi olması gerekmez mi dedim.

Çenesi batasıca: Hanzonun da?

Çenesi batasıca: Hem daha saatler önce artistleniyordun.

Çenesi batasıca: Birazcık tükürdüğünü yaladın gibi görünüyor çiçeğim açıkçası

Çenesi batasıca: Eh Allah'ın sopası yok işte. Bir türlü yine yolun benim oradan geçiyor demek ki?

Çenesi batasıca: Yoksa bu kadar erken bana mesaj atman.

Çenesi batasıca: Hiç normal değil güzelim.

Deli&Manyak (Yarı Texting) İki KomutanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin