17. ✓✓

87.4K 3.1K 444
                                    

Telaşla Doğan'a bakarken telefon hâlâ titriyor bense stresten dudaklarımı kemiriyordum. Kesin Gamze'ye gelmişti ve beni orada bulamayınca da direkt aramıştı.

"Yağmur, sakin olur musun?"

Doğan'a ve tekrar çalan telefona bakarken başımı iki yana salladım. "Kahretsin yaa ben biliyordum böyle olacağını!"

"Bir şey olduğu yok, açsana telefonu." dedi sabırsız bir sesle. "Orhan nişanlın mı?"

Ona cevap vermek yerine telefonu açtığımda Doğan'a parmağımla sus işareti yaptım. Doğan ise sinirle gülüp başını yanındaki camdan dışarı çevirdi.

"Efendim."

"Nasılsın aşkım?" dedi Orhan. Arkasından gürültülü sesler geliyordu.

Aşkın batsın!

"İyiyim Gamze'deyim işte nolsun." dedim sakince. "Sen nasılsın?

"Ben de iyiyim. Bugün şehir dışına çıkacağım onu haber vermek için aradım seni."

Ohh, şükürler olsun. Gamze'ye falan gelmemişti.

"Anladım." dedim kısaca.

"Yarın ki yemeği akşam yeriz diye düşündüm. İşlerimi halledince gelir alırım seni."

Emrivakisine ses etmeden, "Olur. Bana uyar." dedim ve sahte bir şekilde gülümsediğimde Doğan'la göz göze geldik. "İyi yolculuklar o zaman sana."

"Aslında hemen çıkmak zorunda olmasaydım bir iki dakika seni görecektim ama olmadı işte, müşteri bekliyor."

Hay o müşteriden Allah razı olsun.

"Sorun değil yarın çıkarız." dedim.

Gürültülü ortamda sadece onun sesi kesildi. Sonra daha sessiz bir yere geçti sanki. Sesler biraz olsun kesilmişti. "Hayırdır? İtiraz etmedin bu sefer." Şimdi daha sessizdi ortalık. "Niye hemen tamam dedin? Sanki bir şeyler var sende."

Telaşlanıp sağıma soluma bakınırken aracın önündeki minik peluş ayı dikkatimi çekti. "Ya kızın oyuncak ayısına meyve suyu döktüm. Onu temizlemeye çalışıyorum." dedim. "O mutfaktan gelene kadar halledeyim diye uğraşıyordum."

Doğan gülmeye benzer bir ses çıkardığında kızgınca ona bakıp, "Sus!" dedim sessizce. O ise başını iki yana sallayıp yerinde daha rahat bir pozisyon aldı.

Orhan sanki rahatlamış gibi bir kahkaha attı. Dengesiz! "Yenisini alırız aşkım, uğraşma."

"Hediye olunca işte." dedim yalanıma devam ederek. Dilimde yaralar çıkacaktı bu gidişle! "O yüzden şey yaptım. Yani acele ettim."

"Tamam, dikkat et kendine. Seni sevdiğimi de unutma." dedi.

Telefonun sesi dışarıya ne kadar duyuluyordu bilmiyorum ama Doğan'ın kaşlarını havaya kaldırdığını gördüm.

"Unutmam. Tekrar iyi yolculuklar."

Telefonu kapattığımda yanımdaki camı sonuna kadar açıp gözlerimi yumdum. Sanki uzun bir koşudan gelmişim gibi bacaklarım zangır zangır titriyordu.

"Ciddi ciddi evleniyorsun şimdi öyle mi?"

Gözlerimi usulca açıp başımı yana çevirdim. "Yok şakasına evleniyorum." Gözlerimi bezgince tekrar yumup açarken bakışlarım önümdeki manzaraya yöneldi. "Yazdıklarımı okumadın sanırım."

KAÇIR BENİ ✓ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin