*Jimin*
Uyandım, güneş gözlerimi kamaştırdı. Görüşüm düzelene kadar gözlerimi ovuşturdum. Biraz kıpırdadığımda kıçıma ağrı saplandı, başucu masasındaki bardağı ve hapları fark ettiğimde nefesimi verdim. Bardağın yanında, Jungkook'un adının olduğu kağıt üzerinde küçük bir 'seni seviyorum' yazan bir not vardı.Bu da işe gittiğini gösteriyordu. Suyu aldım ve masanın üzerindeki haplarla birlikte yuttum ki sanırım ağrı kesiciydi. Bir süre hazırlandıktan sonra, acım tamamen kaybolmuştu. Aynaya baktım, saçımı ve kıyafetimi kontrol ettim, mükemmeldi. Evin anahtarlarını alıp kapıyı kapattım.
Kapıyı arkamdan kilitleyerek garajıma gittim ve arabayı çalıştırdım. Müziğin keyfini çıkarırken kulübe gittim, radyoda çalan bazı şarkılarla birlikte mırıldandım. Sonunda hedefime ulaştığımda herkesin gülümsemeleriyle karşılaştım. Soyunma odasına gittim ve dolabımdan kıyafetlerimi değiştirdim. Sonra vardiyama başladım ve ilk müşterimin özel odasına gittim.
————
Sonunda vardiyamı bitirmiştim, 'tanrım, bu çok yorucuydu' Jungkook'u düşünmeye başladığımda arabama yöneldim, sonra fark ettim ki, 'kahretsin! Jungkook'un işimi bırakmamı söylediğini hatırladım. Adımlarımı hızlandırdım panik olmuştum, saat'e baktım 7.00'ydi biraz rahatladım, evimizin kaldırımına yanaştım. Hiçbir şey düşünmeden, evin anahtarıyla kapıyı açtım. Aklıma takılan ritim boyunca mırıldandım. Hiçbir şeyden habersiz ayakkabılarımı çıkardıktan sonra içeri girdim ve birşeye çarptım.
"Park Jimin" Jungkook derin ve öfkeli sesiyle söyledi
"Evet bebeğim..?"
"Neredeydin?" Jungkook kızgın görünerek kollarını birbirine geçirdi.
"Dışarıdaydım.."
"Neredeydin dedim Jimin" bakışları daha da soğumuştu
"Hiçbir yere, hiçbir yere gitmedim, sadece parka doğru yürüyüşe çıkmıştım" kendime olan güvenim artmaya başladı
"Aa, öyle mi? Parka doğru yürürken neden bu kadar uzun sürdü" Sesi ciddileşti
"İyi! Kulüpteydim ve ben-"
"Bana yalan söylediğine inanamıyorum Jimin. Kulüp hakkında ne demiştim?"
"Oraya gitmememi ve kulübü bırakmamı söyle.."
"PEKİ NEDEN GİTTİN?!" Jungkook bağırdı, sesi öfkeliydi ve beni korkuttu
Ağlama isteğim sadece bir milisaniye artıyordu, tüm güvenimi topladım.
"ÇÜNKÜ İSTEDİM! ÇÜNKÜ BU BENİM İŞİM, ÇALIŞANLARIM VE İŞÇİ ARKADAŞLARIM BANA İYİ DAVRANIYOR " Sesim çatladı
Beni bir duvara itti ve beni sıkıştırdı, öptü, ama o şu anda iyi değildi
"NE OLUYOR JUNGKOOK?!"
"SENİN DERDİN NE?! ERKEKLERİN ÖNÜNDE SOYUNMAK SENİN İŞİN Mİ?! SEN DE HERKES GİBİSİN, TAM BİR OROSPUSUN!"
Şok oldum, beklettiğim gözyaşlarım akmaya başladı ve konuşma isteğim kayboldu.
"S-sen bana n-ne d-dedin?" Sesim titredi
"Dedimki... Sen siktiğimin orospususun"
Hızla yukarı doğru çıktı.Kırılmıştım, ağzımı kapattım, Jungkook'un ağladığımı bilmesini istemiyorum, kendimi çok zayıf hissediyorum. Kanepeye koştum, battaniyelere kıvrıldım. Uzandığım yastığı gözyaşlarım ıslatıyordu. 'Neden? Neden işime saygı duymuyor?'
Bu soru tekrar tekrar aklımdan geçti. Rahatlamak için duş almaya karar verdim. Odamıza gizlice girdim, çekmeceden birkaç kıyafet aldım, Jungkook'un banyoda duş aldığını gördüm. Diğer banyoya gittim ve musluğu açtım, küvette oturdum, kafamın yarısı görülebiliyordu. Kendimi boğmak istedim.
'sadece bir gün Jungkook.. birlikte olduğumuzun ikinci gününde neden benimle kavga ettin?'
'Neden sadece benimle sevgiyle duş alamıyorsun Jungkook neden..? Seni gerçekten seviyorum, seni çok özledim.."
Gözyaşım yanaklarımdan aşağı yuvarlanırken burnumu çektim, dudaklarımı ısırdım, kafamı biraz yukarı kaldırdım. Birkaç dakikalığına duvara baktım, düşünceler aklımdan geçiyordu, sadece beni daha fazla yıkmak için. Sonunda banyodan çıkıp aynada kendime bakarken gerçeğe geri döndüm. Acınası hissettim, kendimden çok utandım.
'O haklı.. Ben bir orospuyum.. erkekler için dans ediyorum'
Gözyaşlarım dayanılmazdı, yenileri oluşurken durmadan yanaklarımdan aşağı akıyordu. Yüzümü yıkadım, sakinleşmeye çalıştım. Sonra odamıza gittim, düşündüm. Sırtı dönük bir şekilde sessizce uyuyordu.
"İyi geceler... Seni seviyorum, senin için bu dünyayı bile terk ederim, üzgünüm" sesim kırıldı, gözyaşlarım tekrar düşüyordu, kapıyı açıp hızla kapatmaya çalıştım
Kalktığının farkında değildim, ta ki kapının kapanmasını engelleyene kadar, kaslı kollarını etrafıma doladı, gözlerim yaşlarla sarsıldı. Yanaklarımdan aşağı doğru süzülüyorlardı, biri diğerinden daha hızlıydı, gerçek olduğu gibi yüzüme vurdu.
"Kook-kie?"
"Benimle yat.." mırıldandı
Beni öptüğünde gözümü büyüttüm.
Beni yatağa doğru götürdü, üstümüze örtüyü çekti. Bana sarıldı, uykuya dalmasını bekledim.
"Seni çok özledim, seni çok seviyorum kookie..."
Kollarının etrafıma daha sıkı sarıldığını hissettim,
"Ben de seni seviyorum...Özür dilerim" Ağlıyordu, gözyaşını baş parmağımla silip öptüğümde kalbim acımıştı."Seni çok seviyorum Jungkook.."
"Ben de seni seviyorum" sarılıp uyuduk
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STRIP | 𝑱𝑰𝑲𝑶𝑶𝑲
Fiksi PenggemarJungkook aldatıldığını öğrendiğinde bir club'a gitti ve...