( Yazardan )
Bir insanın canını en çok ne yakar?
Gerçek sandığı ve üzerine hayatını kurduğu her şeyin bir yalandan ibaret olduğunu öğrenmek mi?
Yoksa o yalana inanacak kadar aptal olduğunu düşünmek mi?
Hangisi daha çok acıtır bilinmez ama eninde sonunda canınız yanar bu bir gerçektir. Peki bundan nasıl kaçarsınız?
Ya gerçeğin ortaya çıkmasını istemeyerek o yalana kurulu hayatını devam ettirir bir aciz olmayı seçer ya da o yalanların her birinin üstesinden gelip yeni bir hayat inşa edersin...
Peki Minho?
Doğru bildiği şeylerin bir yalandan ibaret olduğunu öğrenecekti.. Kendisinden saklanan ve ona doğru olarak yansıtılan şeylerin hepsinin..
İşte onun canını yakan da buydu...
- Minho yalvarırım biraz sakin ol!
Han, kızın saçlarını çekip onu kalabalığın arasında sürükleyerek götüren öfke dolu çocuğu durdurmak istercesine konuştuğunda Minho'nun şuan umrunda olan ve sinirden beyninin çatlamasına sebep olan şey elleri arasında ki kızın acı çığlığı ya da kalabalığın ne düşündüğü değil de Changbin'den soracağı hesaptı..
Sonunda kendi sınıfının önünden geçip herkesin endişeli bakışları arasında 2 senenin ardından ilk kez 12-B'nin koridoruna girdiğinde Han'ın elinden gelen tek şey öfkeli çocuğu takip etmekti.
Sınıf kapısını hızla açıp kızı içeri sürüklemiş ve içeridekiler daha ne olduğunu anlayamadan hızla sınıfın ortasına fırlatmıştı. Genç kız dengesini kaybedip yere düştüğünde dudaklarının arasından çıkan çığlık herkesin birden oraya dönmesine sebep oldu.
- Ne diyor bu sürtük?
Changbin birden olan olay yüzünden daha ne olduğunu kavrayamamışken Minho çoktan konuşmuştu.
- Mi Cha? Minho neler oluyor?
Changbin,Hyunjin ve Jeongin'le olan sohbetini kesip Minho'nun yanına doğru gelirken aklında ki soruyu dile getirmişti. İçinde ki endişe yavaşça kendini belli ediyordu.
- ONU BEN SORUYORUM SANA?
- Minho ne olur biraz sakin ol!
Minho tam ona doğru bir adım attığında Han sinir küpüne dönen çocuğu sakinleştirmek istercesine konuştu. Ama bu Minho için çok zordu.. Elleri titriyor beyni sinirden düzgün düşünme işlevini yitirmiş ve konuşmasını engelliyor gibi hissediyordu.
Minho derin bir nefes alıp sakince konuşabilmek elini saçlarının arasına daldırdığında Changbin'in kalbine Minho'nun gerçeği öğrenmiş olma korkusu yayılmaya başlamıştı bile.
Han olayı açıklamak için onlara endişeyle bakan Changbin'e döndü;
- Mi Cha Minho'nun babasına fotoğraf verdiğini söyledi. Seni ondan uzak tutmak için..
Han'ın açıklamasıyla ve Mi Cha'nın hıçkırıklarıyla Changbin'in kalbi her ne kadar korkudan deli gibi çarpsa da soğukkanlı davranmak için derin bir nefes alıp yutkundu.
- Doğru mu bu? Bundan haberin var mıydı?
Minho ona dönüp dişlerinin arasında konuştuğunda Changbin yavaşça Hyunjin'e döndü;
- Sınıftakileri çıkar.
Her ne kadar soğukkanlı davranmaya çalışsa da hazırlıksız yakalandığı için endişesi sesinden belli oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gözlerinde Saklı CENNET'im •Minsung/Chanlix
Fanfic"Pekala! Madem ki Minho için her şeyi yaparsın, o halde geber ibne! Oğlum için kendini öldür ve onun senin gibi bir ibne olup hayatını mahvetmesine izin verme! Minho'ya bir iyilik yap ve kendini öldür!" "Hayır! Ben Minho'ya bir iyilik yapıp, seni bi...