8. Bölüm: Tanışma

28 7 1
                                    


Poyraz oturduğu yerden kalkar ve arabaya doğru yürümeye başlar. Az önce Eda'yı çok aklına getirdiği için onu görmek istedi. Arabaya bindi ve Eda'yı görmek için onun sokağına sürmeye başladı.

Yolda giderken aklı bir yandan da görevin gidişatındaydı. Her şey yolunda gidiyordu fakat Kutay ile tanışması an meselesiydi, bu sebepten ötürü bir nevi tedirgindi. Eğer Kutay ile tanıştıktan sonra en ufak bir hata yaparsa kötü sonuçlar doğabilirdi, bir yandan da onu görmek ve tanımak için sabırsızdı, aynı zamanda heyecanlı. Bundan sonra ki amacı Kutay ile tanışıp onun güvenini kazanmaktı fakat güven verilmeden güven kazanılmazdı. Bu süreçte Metin'in ona engel olabileceğinden korkuyordu.

Poyraz bunları düşünürken mahalleye vardı. Arabasını Eda'nın evinin sokağının yan sokağına park etti. Arabadan inip evinin penceresini net görebilen bir yere geçip gizlendi. Pencerede kimse yoktu, bir yandan ise arada etrafı kontrol ediyordu. O pencereyi seyrederken aklına o gün pencerede başkasıyla el ele tutuştuğu an geliyordu. Eda, Poyraz'ın kendisinden hoşlandığını daha doğrusu aşık olduğundan haberi yoktu. Poyraz artık Eda'nın o gün ki çocuktan hoşlandığını ve aralarında bir şey olduğunu seziyordu fakat Poyraz ne olursa olsun Eda'dan vazgeçemiyordu. Eda'yı sevmekten ve onu düşlemekten çok büyük bir zevk alıyordu.

Bir süre sonra pencerede biri belirdi. Poyraz dikkatlice ve açığa çıkmadan baktı, pencerede Eda'yı gördü ve ona baka kalmıştı. Ona bakınca yüzünde ister istemez bir gülümseme oluşuyordu. Ona bakarken yine hayallere daldı, Eda'nın yanında olduğunu ve saçlarıyla oynadığını gözlerinde canlandırıyordu. Onun için mükemmel ötesi bir histi. Poyraz güzel hayallere dalmışken telefonu çaldı. Telefonuna baktı ve Metin'in aradığını gördü. İçten bıkmış bir nefes alıp verdi.

Poyraz: En güzel anların katilisin ya.

Telefonu açtı ve konuşmaya başladılar.

Poyraz: Efendim Metin.

Metin: He Poyraz neredesin?

Poyraz: Küçük bir işim vardı da, ne oldu?

Metin: Sana müjdeli bir haberim var.

Poyraz: Hmm, tahmin ettiğim şey mi yoksa?

Metin: Aynen öyle, Kutay Bey'e senden bahsettim. Kurduğun planı çok sevmiş, seninle tanışmak ve konuşmak istediğini söyledi.

Poyraz: Ne zaman peki?

Metin: Yarın yine bu saat de.

Poyraz: Bana çok güzel haberler veriyorsun ama keşke zamanlama da güzel olsa.

Metin: Neden, ne oldu ki?

Poyraz: Boş ver.

Metin: İyi o zaman kapatıyorum, sana yine güzel haberler vermek için arayacağım ama.

Poyraz: Büyük bir heyecan ile bekliyorum.

Telefon konuşması bittikten sonra yine Eda'yı izlemeye başlar fakat Eda içeri geçer. Poyraz biraz sinirlenir ama hemen geçer. Arabaya biner ve sürmeye başlar. Hotele geçip biraz dinlenmek ister, bugün biraz yorulmuştur. Hotele doğru yola koyulur.

Hotel bulunduğu yere yakın olduğu için kolay ve hızlı bir şekilde hotele varır. Arabayı her zaman ki gibi hotelin önüne park eder. Hotele girer ve odasına çıkar. Kapıyı açar ve içeri girer. Hiç bir şey yapmadan üzerinde ki yorgunluk yüzünden kendini direk yatağa atar ve direk uykuya dalar.

Sabah gözlerini açar ve ayılmaya çalışır. Yataktan kalkıp lavaboya girip elini yüzünü yıkar. Biraz etrafa bakınır ve ilk defa ne bir olay için ne de bir telefon sesi yüzünden uyanmadığını fark eder, içinden bugün güzel geçecek hissi vardır. Güne mutlu başlamıştı. Bugün güzel bir kahvaltı yapmayı hak ettiğini düşündü. Odadan çıkıp yemek salonuna indi. Bir masaya oturdu ve kahvaltısını beklemeye başladı. Hotelde o saatlerde yemek salonuna herkes kahvaltı yapmak için herkese kahvaltı gönderildiği için sipariş vermemişti. Kahvaltısı geldi ve iştahı açılmıştı, hemen yemeye başladı.

GÖREVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin