Poyraz çaresiz bir şekilde Eda'nın cansız bedenine sımsıkı sarılıp ağlıyordu. Göz yaşları içinde pişmanlık duygusunu yaşıyordu. Poyraz'ın göz yaşları biraz ağladıktan sonra dindi. Eda'ya sarılmayı bırakıp ayağa kalktı. Şimdi ise ne yapacağını düşünmeye başladı. Eda'nın cesedini öyle elini kolunu sallayarak çıkaramazdı. Eda'yı kendisinin öldürdüğünü kimsenin bilmemesi lazımdı. Hemen hızlıca bir şeyler düşünmeye başladı fakat aklı hala yerinde değildi. Yatağının üstüne oturup, başını ellerinin üstüne koyup düşünmeye başladı. Bir süre düşündükten sonra aklına bir plan gelmişti fakat biraz riskliydi. Yatağın üstünden kalktı ve gardırobu açtı, daha sonra Eda'nın kollarından tutup gardırobun içine koyup kapattı. Şimdilik onu orada saklayacaktı. Daha sonra bir şey anlaşılmasın diye yerdeki halıyı düzeltti.
Bunları hallettikten sonra odadan çıkıp üst kata çıktı. Evde parti devam ediyordu, ev biraz kalabalıktı. Poyraz evdeki bir hizmetçinin yanına gitti ve konuşmaya başladı.
Poyraz: Pardon?
Hizmetçi: Buyurun?
Poyraz: Bana biraz büyük bir koli, çeşitli ambalaj malzemeleri ve koli bant bulabilir misin?
Hizmetçi: Tabi buluruz da, ne için kullanacaksınız?
Poyraz: Şey, bir arkadaşıma hediye göndereceğim de.
Hizmetçi: Tabi, nereye getireyim?
Poyraz: Şey, alt kata benim odama, ben orada olacağım.
Hizmetçi: Tamam, ben bir depoya bakıp geleyim.
Poyraz: Tamam.
Hizmetçi depoya gidip Poyraz'ın istediği malzemeleri bulmaya gitti. Poyraz ise geri alt kata indi ve odasına girdi. Hizmetçi gelmeden önce odayı inceledi ve boğuşma izleri var mı diye baktı. Odayı inceledikten sonra her şey yolunda gözüküyordu. Poyraz odanın içinde dolanırken kapı çaldı.
Poyraz: Gir.
Hizmetçi kapıyı açıp içeri girdi, Poyrazın istediği koliyi ve ambalaj malzemelerini getirmişti. Malzemeleri odanın ortasına bıraktı.
Hizmetçi: Başka bir isteğiniz var mı?
Poyraz: Yok, sağ ol.
Hizmetçi: Rica ederim.
Hizmetçi odadan çıkıp gitti. Poyraz biraz bekledikten sonra odanın kapısını açıp koridoru bir gözden geçirdi, kimsenin olmadığını görünce kapıyı kapatıp içeriden kilitledi. Daha sonra gardırobu açtı ve Eda'yı içinden çıkardı, Eda'nın bedeni solmuştu adeta, yüzü bembeyaz olmuştu. Poyraz hemen koliyi boşalttı ve Eda'yı yerden kaldırıp kolinin içine koydu. Tedbir amaçlı gözükmesin diye bütün boşlukları çeşitli ambalaj malzemeleriyle doldurdu. Daha sonra koliyi kapatıp koli bandı ile iyice bantladı. Her şey bittikten sonra gardırobu kapattı ve hazırladığı koliyi bir köşeye çekti, daha sonra kapının kilidini açıp odadan çıktı.
Evin bahçesine çıktı ve bahçe kapısının yanında duran bir koruma gördü, hemen ona doğru yürümeye başladı. Yanına yaklaştı ve konuşmaya başladı.
Poyraz: Bana kapalı kasa bir Doblo kamyonet ayarlayabilir misin?
Koruma: Ne için efendim?
Poyraz: Bir yere biraz büyük bir koli taşıyacağım da, onun için lazım.
Koruma: Arkadaşlarla konuşup ayarlamaya çalışacağım efendim.
Poyraz: Tamam, bana haber verirsin.
Poyraz araç işini de halletti. Korumayla konuştuktan sonra eve girdi ve tam alt kata odasına inecekken Çağatay yanına geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖREV
ActionYalnızca bir komiser hayatını hiçe sayarak bir göreve girebilir mi? Eğer o Aras ise girebilir. Bu kitapta komiser arasın her şeyi hiçe sayarak kabul ettiği bu görevde neler yaşadı, kimlerle tanıştı, ne gibi engeller çıktı, neleri yapmak zorunda kald...