27. Bölüm Hiedra'nın Zamanı

8 2 18
                                    


27. BÖLÜM "HİEDRA'NIN ZAMANI"

Ustaca planlanmış, hiç bir detayı atlanmayan bir plan.

Hiedra.

İspanyolca Sarmaşık.

Her bir detayı günlerce düşünülmüş, her şeyiyle en iyisi olan Hiedra. İspanya Karteliyle uğraşıp, gücüne güç katan Hiedra. Kalbinde duyguya yer olmayan, en güce geldiği anca çıkış yapıcak olan o kadın.

Hiedra Guerrero. Gerçek adıyla İz Minel.

Hiedra bir lavabotuar ortamında üretilmişti. Bir saç teli bile yapaydı ama onda öylesine ona aitmiş gibi duruyordu ki insanlar hayran kalıyorlardı. Onun DNA'sı tüm Avrupa Devletleri için altın değer taşıyordu.

Hiedra bu günlere kolay gelmemişti.

İlk başta tüm vücut ölçülerini almışlar ve ona ait başka bir beden üretmeye başlamışlardı. Üretilen o beden öylesine o gibiydi ki üretilen o bedeni gördüğünde kendisi bile şok olmuştu. Profesörler onun saç telini alıp onun yapayını yapmışlardı.

Bu sadece bedeniyle ve saçıyla kalmamıştı.

Hiedra bir asker gibi yetiştirilmişti. Sabah beşte kalkıp soğuk suyla duş alır, eğitmenleriyle beraber oldukça zorlayıcı antrenmanlara girerdi. Hiedra'ya ait altı koruma vardı. Bunlar Arjen Koral, Taylor Jay, Harry Sebastian, Yağmur Natalya Lopez, Isabella Brono ve Holly Dean.

Onlar Hiedra'nın hayatından sorumlu en kıdemli insanlardı. Hiedra'nın saçı kopsa onlar suçlanır, sonra da idam edilirlerdi. Hiedra bu kadar önemli bir kişiydi onlara göre.

Bana göreyse hiç bir şey.

İnsanlar Hiedra'yı çok büyütüyorlardı. İnsanlar beni çok büyütüyorlardı.

CIA tarafından yıllarca gizli saklı eğitilmiş en kıdemli insandım. CIA bir dediğimi iki etmezken birde onlara çalışan bir ajan İz Minel vardı. İz onların dediğini yapar, Hiedra'nın zamanı gelinceye kadar ajan olarak görevlere katılırdı.

Artık Hiedra'nın zamanı gelmişti.

Bay Landon Antalya'ya gelmiş ve benim hazır olmamı bekleyene dek Türkiye ile de bir anlaşma sağlamıştı. Anlaşmanın nedeni hem iki devlet arasında olan bir problemi daha çözmek, güç kazanmaktı. Bay Landon dün Alaz ile iken eve gelmiş, hem Alaz ile hem benimle sohbet etmiş ve bana kendi dilimizle 'Zamanı geldi' demişti. Bende gidip adeta bir pimi çeker gibi Şafak'ı öldürerek Sancak için ölüm davetiyesini vermiştim.

Sancak artık elimden kaçamazdı, bir daha olmazdı.

Sabah ilk işim hastaneye uğrayarak Yağmur'un durumunu öğrenmek olmuştu. Kritikti, her an her şey olabilirdi ve bu canımı yakıyordu. Kız kardeşime kablolar bağlamışlar, kalp atışlarını bir ekrana yansıtmışlardı. Can yakıyordu.

Hastaneden çıktıktan sonra ilk Asmina'ya mesaj atıp eve dönmüştüm. Şimdi de İstanbul'a gitmek için uçak bekliyordum.

Kafes'e gitmeliydim.



















Kafes'e gelmiş, uzun zamandır takip edemediğim çalışmalara göz atmıştım. Hiedra projesi mükemmel ilerliyordu. Herkes Hiedra projesi için canla başla çalışıyor, beni mahçup etmiyorlardı.

Etrafa göz atarken mavi gözlü bir yabancının yanıma gelip, "Profesör Eslem sizi bekliyor." demiş ve beni Eslem'in odasına kadar götürmüştü.

İzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin