10.Bölüm Soluksuz Tutkular ve Şehvetler

30 3 9
                                    

(Bölümün başlarında çok fazla +18 bulunmaktadır okumak istemeyen uyarıyı gördükten sonradan başlayabilir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Bölümün başlarında çok fazla +18 bulunmaktadır okumak istemeyen uyarıyı gördükten sonradan başlayabilir.)

Şu zamana kadar istihbaratta bana öğretilen tek şey bir cümleydi;
"Kalbini değil,mantığını dinle."

Hayatım boyunca bu cümle benim hayat felsefem oldu ama artık değildi, artık kalbimin sesini susturamıyordum.

Ağlamak istiyordum mesela,yıllardır kalbimin sesini dinlemeyi kötü bir şey olarak gördüğüm için hiç ağlayamamıştım.

Şimdi kalbimi dinleme sırasıydı.

Dudakları dudaklarımı işgal ederken ben ayağımla kapıyı kapatalı çok olmuştu bile. Dudaklarını dudaklarımdan ayırdığında elleri gömleğinin düğmelerine gitti ve onları açmaya çalıştı ama açamadı.

"Hay sikeyim." Diye sinirli bir şekilde hırladığında sinsi bir sırıtışla "Onun yerine ben..." Cümlemi devam ettiremeden Alaz gömleği ortadan ikiye yırtmıştı,bu bana kahkaha attırdı.

"Gel sen buraya." Alaz'ın hedefi bu seferde benim üstümdeki gömlekti,bu gömleği de aynı kendi gömleğine yaptığı gibi ortadan ikiye ayırınca bu sefer tepki vermeden ellerim onun pantolonunun düğmesi ve fermuarına gittiğinde derin bir inleme dudaklarından evin duvarlarına çarptı.

"Tamda üstümü değiştirecekken gelmen çok güzel oldu İz." Dediğinde sertliğine elimi koyup "Benim her şeyim güzeldir." Dediğimde dudaklarından bu sefer daha sert ve daha derin bir inilti koptu.

"Seni varya," cümlesini tamamlayamadan onun pantolonunu indirdiğimde önümde sadece boxerıyla kalmıştı,bu görüntü zevkliydi. "Her pozisyonda," dudaklarından tekrardan bir inleme çıktı ve gene devam etti. "Kaç farklı şekilde..."

"Şşşş azıcık sussana sen ya! Biraz tadını çıkar şu anında konuşma."

Dudakları beni onaylar gibi sertçe dudaklarıma yapıştı,ona onun gibi karşılık verdiğimde dudaklarından bir inilti daha döküldü.

Bacaklarımı beline doladığımda beni kendine bastırdı ve yanan ateşi daha da harladı. "Ah!" Dudaklarımızdan aynı anda dökülen inleme sesi evde adeta yankılandı.

Adımları yatak odasına doğru ilerlerken daha fazla dayanamadı ve beni duvara yaslayıp dudaklarını da boynuma yasladı.

Dudakları boynumu emiyordu,bazen ise diş darbeleri atıyordu.

Yaşadığımı hissettiriyordu.
Her saniye daha da kurtulduğumu hissettiriyordu.

Onun yatak odasına doğru attığımız her adım birbirimize ettiğimiz sessiz yeminler gibiydi,sadece bu yeminleri konuşarak değilde sert öpüşlerimizle veriyorduk. Alt dudağını ısırdığımda dudaklarından tekrardan derin bir inleme geçti ve gözleri daha da tutkuya bulandı.

İzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin