Aklımızdan geçen her şeyin bir sevabı ve günahı varsa, çekilen acılar ne oluyor ?
Doruk gözlerime derin bakışlar atarken kalbimin ritmini yavaşlatamıyordum.Önce bir yutkundum,derin bir nefes aldım ve söze başladım.
Ben:Seni hayal kırıklığına uğratmak istemem.
Doruk:Yeterince hayal kırıklığı yaşadım buna emin olabilirsin.
Ben:Pekala.Senden hoşlanıyorum.Ama bu neyi değiştirecek ?
Doruk:Bu şehirde kalmamı
Ben:Ne yani gidecek miydin ? Yani sana olumsuz bir cevap verseydim... ama neden ?
Doruk:Hadi dinlenmene devam et ben biraz hava alacağım.
Ben:Ne havası ?
Doruk ayaklanmıştı.
Doruk:Doğruyu söylemek gerekirse biraz dans edip geleceğim çünkü çok mutluyum.
Ben:Saçmalama Doruk buraya gel !
Doruk çoktan uzaklaşmıştı bile.Neden hepsi üst üste geliyordu.Çok uzun süre dinlenmiştim.Şimdiyse tek yapmak istediğim kendimi savunmak için bir şeyler öğrenmekti.Güçlenmem gerekliydi.Çok zayıftım.Dışarı çıktım.Hava mükemmeldi.Güneş o kadar sıcaktı ki sanki kalbime vuruyordu.Gözlerimi kapatıp yüzümü güneşe çevirdim.Tam o sırada biri koluma dokundu.Gözlerimi açtım ve başımı yana çevirdim.Kıvançtı.
Kıvanç:''Nasılsın bakalım belalı kız '' ve sırıttı.
Ben:İyiyim sen ?
Kıvanç:Seninle konuşmam gerek.
Ben:Tabi.
Kıvanç:Uzatmayacağım senden hoşlanıyorum.
Beş dakika kadar Kıvanç'ın suratına baktım.Ne demem ne yapmak konusunda hiç bir fikrim yoktu.Daha yeni Dorukla konuşmuştum.Hemde normal bir konuşma değildi.Kıvanç'ı kırmak istemiyordum bende onu oyalayacaktım.
Ben:Benim gitmem gerek.
Babamların yanına kaçmıştım.Bi korkak gibi.Herkes buradaydı.Annem,Babam,Nehir,Sinem,Arda,Derya,Doruk ve Kıvanç'ın babası.Kimse konuşmuyordu.Hepsinin önünde şu gizemli kitap vardı.
Ben: Ee millet naber ?
Annem:Tatlım seninle önemli bir konu hakkında konuşmamız gerek.
Ben:Evet konuşalım.
Annem:Bu kitap bir çok şey anlatıyor.Fakat temel taş sensin.Gücünü daha fazla kullanmaya devam edersen ömrünü de kullanmış olacaksın.Yani... öleceksin.
Babam:Ölmeye de bilir.Başka bi yolu daha var.En büyük düşmanlarımıza bir savaş açar ve onların liderlerinin sahip olduğu özel taşı alır yaşamına gücünü kullanarak devam etmeni sağlayabiliriz.
Cevap vermeden odadan çıktım.Nefes almakta güçlük çekiyordum.Gözlerim yanıyordu.Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum.Yapamazdım.Bu kadar güçlüyken bu kadar aciz bir durumda olamazdım.Başka bir insanın hayatını çalamazdım.Tek yol bu olamazdı.Çiftliğin hemen yanında ki ormanın içine doğru koşmaya başladım.Koştukça sinirim azalıyordu fakat göz yaşlarım azalmıyordu.Ormanın bitişine gelmiştim.Denizle birleşen uçurum ormanın bitişiydi.Gözlerimi sildim.Yüzüme vuran güneşe,saçlarımın arasından sürülen rüzgara haykırdım.Tüm gücümle haykırdım.Hıçkırıklara boğularak haykırdım.''Neden ben ''.Gözlerimi kapattım.Uçuruma doğru bir adım attım.İkinci adımda ayaklarımın altında hiçbir şey kalmamıştı.
Hayattan ne alırsanız o her zaman bir karşılık bekler.İyisi mi elinizdekilerle yetinin.Daha fazla istek daha fazla yitikliğe neden olur.Benim sahip olduğum güçler gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefesimde Ki Ses
FantasyBazı insanlar hayatlarını saklanarak geçirirler fark edilmeden nefes nefese aslında senin hayatında öyle değil mi ? yani sende korkularından kaçarak yaşamıyor musun O zaman bu kitabın her satırını dikkatle oku çünkü hayat saklanarak geçmez. Bu kitap...