25| Dağ Evi 1/2

301 27 20
                                    

jieun'dan

-

Jimin'in ailesiyle barışmasının üzerinden iki hafta geçmişti ve bu iki haftada birçok şey düzene girmişti.

Bay ve Bayan Park oğullarıyla barışmalarının üzerine birkaç gün daha kalarak düzensizlik içinde bir oyana bir buyana yuvarlanan üçlünün (Jimin, Taehyung ve Jungkook) hayatını iyi yönde -hatta bana kalırsa bu değişimi yapmaya çalışırken onları azarlamaları kesinlikle işe yaramıştı ama Jimin bunu kabullenmiyordu ve sadece susmaları için bunu yaptıklarını söylüyordu- değişime uğramıştı. Düzensiz günleri sonunda bir raya oturarak yapmaları gereken şeylere odaklanmalarını sağlanmıştı ki bana da faydası dokunduğunu söyleyebilirdim. Birkaç gündür iş konusunda tembellik yaptığımın farkındaydım ve Bay-Bayan Park sayesinde artık işime odaklanmaya başlamış hatta yeni iş arayışına bile başlamıştım fakat bundan Jimin'in haberi yoktu çünkü ona göre iki işte çalışmama gerek yoktu. Bu yüzden onunla ufak bir tartışma yaşamaktık ve bunun sonucunda ben de söylememeye karar vermiştim. 

Jimin ise Bay ve Bayan Park'ın uzun soluklu azarlamaları, itmeleri ve kakmaları sonucunda okuluna devam ediyordu. Biraz da Bay Park'ın tehditleri bunu sağlamış olabilirdi. O adam kesinlikle Jimin'e nasıl yaklaşması gerektiğini biliyordu ya da Jimin babasından düşündüğümden daha fazla çekiniyordu. Ayrıca geçenlerde iş görüşmesine gitmiş ve olumlu dönüt almıştı. Birkaç günkü o heyecanı yine gözümün önüne geldiğinde istemsizce gülümsemiştim. 

"Kabul edildim! İşe alındım!" diye sevinçle bağırdıktan hemen sonra daha ben farkına varamadan beni tutup etrafında döndürmüştü. Ayaklarım yerden kesildiğinde şaşkınlıktan dolayı attığım ufak çığlıkla birlikte Minji'nin kahkahası ve el çırpma seslerini duymuştum. Jimin o sevinçle beni yanaktan öptükten sonra "Baba işi kaptı, kızım!" diyerek bu sefer Minji'yi kucağında çevirmiş ve yanağından öpmüştü ve sonrasında bunu kutlamak için üçümüz akşam yemeğine çıkmıştık. Tuhaf, huzurlu ve bir o kadar inanamayacağım türden bir andı. Benim içim aile gibi hissettiğim ikinci bir anıydı ve sanırım Minji için de öyleydi çünkü yemek boyunca sevinçle kahkahalar atmıştı. Biraz da Jimin'in onunla uğraşması yüzünden olabilirdi.

Daha sonra ise Jimin işi ona bulan kızı -geçen kafede gördüğüm kişiydi- aramış ve teşekkür etmişti. 

Şimdi ise vize haftasına giriş yapmış üçlü salona dağılmış vaziyetteydiler. Jimin ortaya koyduğu yer masasında saatlerdir aynı sayfayı okuyup duruyor, Taehyung yerde yüz üstü bir şekilde yatmış, göğsü ve yerle arasını kesen minder sayesinde biraz yukarıda durarak önündeki kitaplara anlamsız bakışlar atıyor, Jungkook ise ikili koltuğa bedenini zar zor sıkıştırmış, bir bacağını koltuğun sırt kısmına birini ise düz bir şekilde atmış yatıyordu. Kitabı yüzüne dik bir şekilde kaldırıp sallayarak bütün bilgilerin beynine akmasını bekliyordu. Minji ise babasının yanında Jimin'in eline verdiği kalemi tutmaya çalışarak önündeki sayfaya bir şeyler karalıyor -aslında çizik bile zor atıyordu- daha sonra gözlerindeki heyecan parıltıları ve tavşan dişlerinin gözükeceği şekilde kocaman gülümseyerek yaptığı eseri babasına gösteriyor, övülmeyi bekliyordu. Jimin de Minji'nin heyecanına ayak uydurarak sanki büyük bir ressammış gibi onu övüyordu. 

"Çalışmıyorum anası-" İlk pes eden Jungkook'un son anda edeceği küfüre hafifçe öksürerek engel olmuş ve dakikalardır telefondan baktığım iş ilanlarından kafamı hızla kaldırmıştım. "Mühendisliğinde, devrelerinde, matematiğininde, fiziğinde, elektriğininde-" Dakikalardır zaten doğru düzgün ders çalışmayan Jungkook söylenirken bu sefer sözünü kesen Taehyung olmuştu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 28, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Baby? Baby.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin