Kapının yanına otumruş ağlamamak için çaba gösteriyordum. Kasıklarımda ki ağrı kendini gösteriyor. Artık bitik durumdaydım.
Damla ve Tolga abi aynı anda adımı seslendi. Kasıklarımı tuttuğunu görünce Tolga abi ağzından bir küfür savurdu.
"Damla sen al Livayı odaya çıkarıcam Emeli hangi oda"
Damla beni ağlarken görünce o da göz yaşlarına engel olmadı akıttı göz yaşını.
"Emel o pislik sana dokundu mu"
Saçımı çekmeye başladım o üstümde gibi hissediyordum. İtmeye çalıştım.
"Emel sakin ol tamam sakin ol o herifin ecdadını becericem ben sana daha söz asla ama asla yaklaşamayacak"
Tolga abi bana sarıldı sakinleşmemi bekliyordu. Saçımı okşadı yorulmadan ilk defa bir erkek bana bu kadar şefkat gösteriyordu.
"Geride kaldı her şey söz"
"Ben bana dokundu o artık ben ölmek istiyorum beni öldürün"
"Emel sen benim arkadaş sözü bak bu günleri de geride bırakıcaz sana söz"
"Damla ben tek konuşayım"
Tolga abi benim elimi yüzümü yıkadı. Havluyla kuruladı. Yatağın başlığına yasladı kendi yatağa oturunca kafamı yere eğdim dün olanlar aklıma geldi.
"Özür dilerim düşünemedim. Bak bana sandalyeye oturuyorum kaldır kafanı orman gözlüm hadi"
"Orman gözlü mü"
"Evet orman gözlü yeşilin her tonu var gözlerinin içinde derinliğinde ormanın yeşilliklerini barındıryorsun sen"
"Ben ben yoruldum Tolga abi artık bu evden gitmek istiyorum babam ve abim inanmaz bana inanmadılar da zaten bittim ben ölücem ölücem"
"Beni dinle Damla az çok anlattı daha doğrusu ben anlatması için ısrar ettim"
"Neyi anlattı ki Damla"
"Ailen seni bir adama vermek isti.."
"Ailen değil onlar ailem olsa zorla beni vermezlerdi hiç kimseye"
"Bak sana bir teklifim var yanlış anlayıp hemen hayır deme ama dinle bir"
"Ne ne teklifi"
"Bak Liva ile tek kaldım bakıcıya fazla güvenemiyorum. Liva ilk defa buraya gelince uyuyabildi senin sayende"
"Yani anlamadım ben"
"Bunu söylemek zor benim için seninle evlenmek istiyorum"
"Ne hayır hayır bana dok.."
"Yok yok sandığın gibi değil sen bu evi bırakmak istiyorsan ben de oğlum için birini istiyorum her zaman benle aynı evde kalacak ama ağlamasını duyup kulak vermeyen bakıcılar var"
"Ben ben bilmiyorum"
"Bak ben sana karşı dürüst olucam illa benle evlenerek bu evden kurtul başka yol yok demiyorum yarın sabah erken vakitli yola çıkıcam seni de götüreyim orada yeni bir hayata başla mesleğini yapar kendi paranı kazanırsın zamanla ayrı eve çıkarsın istiyorsan"
"Gerçekten mi"
"Evet ben senin orman gözüne gördüm daha da unutamıyorum ama sana zorla asla dokunmam böyle şerefsiz bir insan değilim"
Bakışlarını kaçırmaya başladı böyle bir kararı veremezdim hemen. Kapı açıldı.
"Abi gitmemiz lazım Melek teyze aradı eve geliyorlarmış seni görürse kızarlar sen Livayı al çık ben buradayım"
"Tamam söylediklerimi düşün tamam mı Emel iyi düşün ama"
"Tamam Tolga ab Tolga"
Damla yanıma geldi ve bana sarıldı. Tek değilsin biz varız yanında diyordu.
"Ben lavabodayım geliyorum hemen"
"Tamam bende alt kata iniyorum"
Su içerken elimden abimler gelmişti.
Babam elimden bardağı alıp fırlattı bir tarafa kendine çevirip tokat attı. Yere serildim kulağım çınladı. Abim de bir tekme attı kasıklarıma doğru çığlık attım canım çok yanıyordu.
"Nuri dur o senin kızın vurma hiç mi vicdan yok be adam sende"
Babam annemi duvara yapıştırıp vurdu iki tane yüzüne annemin burnundan kan geldi. Abim annemi korudu salona götürdü. Ben sadece kesik kesik inleme dökülüyordu benden.
"Seni kahpe sürtük sen abinin arkadaşı abin olacak adamla nasıl yatarsın ha biz yokken yatayım dedin öyle mi ama dur sen ben seni bı sefer adam edicem sen dayaktan anlamıyorsun vericem seni birine ama bakire olmayan kızı kim alacak ki"
"Nuri amca ne yaptın sen bırak kızın zaten ağrısı var"
Damla yanıma eğildi. Yanağımdan akan yaşları siliyordu.
"Kaç el verdin lan o kadar ağrın var"
Bana hiçbir türlü inanmazdı artık. Göz işareti verdim Damlaya o da bana eğildi kulağına doğru fısıldadım.
"Abinin teklifini kabul ediyorum sabah alsın beni bu cehennemden"
"Damla sen evine aile içindeki konuyu sakın sizin eve götürme arkadaşının iyi olmasını istiyorsan"
"Sakın bir şey söyleme Damla"
"Bak duydun Emel ne söyler"
"Tamam söylemeyeceğim sen de daha vurma ama o kıza"
"He he tamam"
Damla çıkmıştı evden yarın sabah bu evden gidicektim az kaldı biraz biraz daha sabretmem lazım.
"Sen dayak yemeye alışkınsın zaten geç odaya hadi kalk ayağa"
Odaya sürünerek geldim. Kilere soktu beni tozun içinde yerde yatıyordum.
Dayım ve amcam geldi sonra gerikafalı insanlardı babam gibi.
"Abi nasıl böyle bir şey yapar"
"Gönderirsen okula işe böyle olur birer birer verdim ben reşit olanı hepsinin elinde ikişer üçer çocuk oturuyor evde sen ne yaptın enişte yirmi dört yaşında kız hala bekar verelim hemen birine"
"Bakire olmayanı kim alacak"
"Kız genç buluruz bir adam oturtturur bunu bir vurmaya kıçının üstünde evli olana veririz hem karılık hem hizmetçi olur evde"
"Saçmalama olmaz öyle şey cezasını da çekmeli benim kız da vermiş genç bir delikanlıya oğlanın alnının çatısından vurdurdum izlettim kıza kızı da verdim dördüncü kuma olarak ellilik adama döl tutmuş bir de gebe"
"Ee sende de hikaye bitmiyor be"
"Bitmez sen de hikaye zaten"
"Lan yirmi çocuk dört karı var biter mi bende hikaye ne de torun"
"Ee karışmıyor mu isimler"
"Ben çoğunu uzağa sattım daha geri bir kız bile gelmedi güven vermeyeceksin tamam mı şimdi bu Emele ben birini bulurum hemen"
"Tamam bul artık da bırak hikayeni"
"Oo Faruk beyler de burdaymış sizin de varmış düğün"
"Evet öyle oldu var bakalım işte"
Kendi aralarında konuşuyorlardı. Göz kapaklarım yorgunluktan halsizlikten açamıyordum. Dayım telefonla sürekli biriyle konuşuyordu.
"Şeyh işte şehirde büyüdü ama ev kızı sayılır biri zorla yapmış karşı gelmeye gücü yetmemiş iki büklüm yatıyor"
'Bak senin verdiğin kızlar sorun çıkarıp geri geleni duymadım ama o senin kız kızların emin misin seninkiler gibi otur deyince oturur kalk deyince kalkar"
"Öyle tabi ama biraz daha adam edip korkutacak biri lazım"
Kapı çalmıştı abim açtı. Tolganın sesini duyar gibi oldum. Ama abim uyuyor deyip yolladı.
Abim kapıyı açıp üstüme çıktı bir sağ bir sol vurmaya başladı.
"Lan sen Tolga abi dediğin adama da mı verdin çocuk seni soruyor bana"
"Yeğenim kalk üstünden amcasının bir yiğidi aslanı yarın akşama kadar zaten gidecek bu evden dur bi"
"Tamam sakinim"
"Ne vurmaydı ama o aslan parçası"
Yerde öylece yatıyordum.
"Baba herkese dillendirme ben sorayım Selçuğa o beni kırmaz alır belki sorun kalmaz ortada hem"
"Yoksa sen lan benim kızıma zorla mı dokundurdu kardeşin lan o senin"
"Yok baba yanlış anladın sen bilmiyor musun Selçuğu ben dillendirme bunun oruspuluğunu diye dedim"
"Neyse ne olan oldu"
