Kahvaltı da Liva olmasa hiç ses yoktu. Bize bakıp elimizdekileri istiyor ben de kandırıp kendi tabağındakini verip ona yediriyordum. Fark etti artık ağlamaya başladı. Tolga ona uzanacakken Merte doğru kollarını uzattı.
Mert kucağında Liva ile ilgileniyordu. Yemek yememişti. Liva ile konuşuyor onunla sohbet ediyor gibiydi. Biz onun bu hallerine gülüyorduk. Kahvaltımızı biz yemiştik. Tolga kalkıp toparlamaya başladı masayı Mert kucağında Liva ile ona yardım ediyor. Uçak uçuruyormuş gibi boş tabakları götürüyorlardı. Liva o kadar gülüyordu ki bu duruma çok tatlı gözüküyordu.
"Emel bak ben ne yeğenime Mert abi öh yani Mertverir misin Livayı"
"Damla daha oyun yapmanıza gerek hiç yok abi demene falan"
"Tolgaa biz ikimiz konuşalım"
"Ne diyeceksin daha konuştuk işte"
Damlanın yüzü solmuştu. Liva ortamı neşelendirmek için Merte ceee yapıyor sanki anlamıştı. Mert tepki vermeyince göğsüne yumruk attı.
"Oğlum hıı çok ayıp yapma"
"Ben alayım Livayı siz konuşun"
Dışarı kumsala yakın bankta oturduk.
Tolga bana anlat dercesine bakıyordu.
"Bundan korktum işte hayatım bok gibi giderken yanımda tek sen vardın senin kardeşinle olursam bana kızarsın benle daha konuşmazsın diye"
"Bana niye söylemedin o gece niye ben gittim Damlanın yanına demedin bir de ertesi gün senin yanında lafı geçti"
"Ben Damlayı çok üzdüm unuturum bir ay belki bir yıl unutamadım ama hiç hiç unutamadım"
"Şiir okuma bana sorumun cevabı değil bu sen soruma cevap ver"
"O gece konuştum onu yıllardı sevdim seni dedim o da senin kardeşin tam ha kan bağınız olmasa da can bağınız var belli yani o ' belli her gelmeye başka bir kızla gittin otele' dedi"
"Haklı yalan mı"
"Doğru ama daha fazla üzmeyeyim onu bana izin ver senin iznin olmadan o da bana karşı ne öfkesini kusuyor ne.."
"Benle ne alakası var be dün evine gitti"
"Çok alakası var tartıştığımzda üzürsem ya da o beni üzerse sen fark edeceksin soracaksın sürekli tabi hakkın sor da o seni hiç üzmek istemiyor sen onun için öyle bir yerdesin ki seni bile kıskandım lan şu anda"
"Ne istiyorsun söyle ne yapayım"
"Ona kızma soru sorma ben üzürsem ben sana söylerim beni döversin"
"Kardeşim o benim dertleşmeyeyim mi"
"Bize zaman ver bir iki gün sorunlarına sorunlarımıza bakalım olmazsa sonunu düşünelim bize iyi gelmezse bitiririz"
"O gelmiş yirmi dört yaşına ben varım otuza yakın birbirimizi oyalamayız"
"Sen Damladan başka biri.."
"Damladan başka biri benim hayatımda söz konusu dahi olamaz ama o üzülürse bağrıma taş basarım yine onu üzmem bu saaten sonra daha üzmeyeceğim"
"Bu konuya nasıl söyleceğim sen..v"
"Lan yine var her şeyi anlattım baktım gözlerine de seni korkutan ne sen niye olumlu bakmıyorsun bir türlü"
"O olmaz olamaz Damla senle birlikte olamaz sana o konuşturma beni"
"Hayvann seninle yatağımı konuşacak değilim ben şerefsiz miyim onun canını yakacak en ufak bir şey yapmam"
"Tamam kes artık ne olucaksa olsun"
"Onay verdin yani"
"Senin için değil Damla için o üzülür yoksa asla kendine pay biçme"
"Damlanın beni sevmesi seni kudurttu de mi doğru söyle yakışıklıyım tabi"
Banktan kalkıp eve doğru giderken hala kendini övüyordu ya.
Emel ile öğlen yemeğini yaptık. Selçuk ile abisinin konuşmalarını anlattı şok oldum. Ne kadar gerizekalıydı ikisi de.
"Emel daha düşünme bırak burası güzel bir yer tayinimi istedim buraya babam ve annem babannemle yaşayacaklarmış yurtdışında. Diğer abilerim zaten artık uzaktan telefonla konuşmaya alıştık. O evide kiraya verecek babam"
"Çok sevindim hep beraber olucaz yine"
"Evet ben Mert de kalıcam bir süre bir bakalım nasıl ilerliyor sonrasına bakar karar veririz artık"
"Hayırlısı artık ama o seni düşünüyor belli yani hem Tolgayı da üzmemek için elinden geleni yapıyor"
"Yani bilmem Livayı nasıl sevdi ama o kadar güzel ilgilendi ki bebek yapasım geldi çok güzel bir baba olmaz mı"
"Ooo düşünceler almış başını gidiyor"
"Bilmem güzel geldi yani düşüncesi her neyse biz gideriz zaten nerede bunlar ben telefonumu alayım artık bak rekor kırdım ellemedim hiç"
Abim ve Mert de içeri giriyorlardı. Ben yanına gitcekken abimin konuşmasıyla onları dinlemeye başladım.
"Yok oğlum olmaz ya ben kaç kadının kelepçesini çözdüm sen acımasızca seks yapıyorsun ben bile bile nasıl"
"Tolga kes artık yatak hayatımı merak etme bu kadar sus ben sevdiğim insana asla zarar vermem"
Duyduklarıma korkmam gerekti ama benim karnım karınalanmıştı resmen.
"Mert telefonu alayım kızlarla kafede buluşacağız beni götürür müsün"
Konuştukları konuyu duymuş olmam ikisini de gerdi galiba beni süzdüler.
"Tamam tamam olur Liva uyudu mu"
"Bak kim soruyor seni Mert amcamı o"
"Emel artık amcamı dese enişte desin ya sonuçta halasıyla evlen.."
"Mert yavaş gel bir sen önce de"
Abime sarılıp evden çıktık. Kafede tek oturmamı istemiyordu yan masaya ben oturucam diye tutturdu. Arkadaşlarla konuşmaya başladım. O da sakince çay içiyordu. Akşamı iple çekiyordum artık bir atak yapardı galiba.
Arabaya bindik eve giderken bir eczane görmüştüm o yola sapınca dur dedim.
"Ne oldu miden mi bulandı"
"Hayır sakin ol hap alıcaktım"
"Hı ne başın mı ağrıyor evde var ilaç"
"Hayır doğum kontrol hapı alıcam artık başlamam gerekmez mi"
"Ne onu kullanmana gerek yok"
"Sevişmeyecek miyiz kardeş kardeş mi uyuyacağız yatakta"
"Bak Damla sabrımı zorluyorsun kardeş ne alaka seni seviyorum diyorum ben"
"Sen kondomla sevişeceğini düşündün mü senlik değildir"
"Sen ne alaka şimdi bunu mu düşündün senin içine nasıl gireceğimi"
"Ne alakası var canım ben önlem olsun diye şey ettim delinin zoruna bak"
"Hiç kimseyle yani seni ilk gördüğüm zamandan sonra kondomsuz kimseyle ilişkiye girmedim. O hapları almanı hiç istemiyorum başka çözüm bulalım"
"Ne gibi mesela ertesi gün hapı alayım istiyorsan beni becer beğenmezsen hiç daha yatmayız zaten bu mu düşüncen"
"Ben senin gözünde kafası sikinde bir adam mıyım ya bu mu düşüncen"
"Değil mi beni sadece merak olarak mı görüyorsun yoksa hoşlandın mı itiraf et kendin de bunu merak ediyorsun"
"Hayır hiç değil ben seni gerçekten çok seviyorum daha uzak kalamam"
"Kaç yıl olmuş beni ilk göreli niye şimdi ha niye o kadar yıl bekledin beklettin beni cevap ver bana"
İçini dökmesi beni bir nebze rahatlattı.
" Özür dilerim zamanı geri alabilsem keşke ama yok yapamam lütfen bundan sonra birbirimize zorluk çıkartmayalım sana yalvarıyorum"
"Tamam ama bana söz ver sonucu bak ne olursa olsun senin hakkındaki kötü ya da iyi bir şey olursa ben bilicem"
"Ne demek şimdi ne yani"
"Eski sevgil.."
"Sevgilim hiç olmadı"
"Hı hı öyle diyelim sen beni anladın tek bir hata istemiyorum böyle bir konuda yoksa ben direkt bitiriri.."
"Ben seni asla aldatmam tamam mı şu korunma işine gelelim zevkli konulara artık iğne vurdur"
"Nereden bulayım iğneyi şimdi"
"İlla bu gece sevişeceğiz diyorsun yani"
"Hı hı sen istemez misin"
"Ertesi gün hapı al o zaman"
"Hani içmemi istemiyordun çekilirsin geri ben de içmek istemiyorum"
"Sıcaklığına girmişken kolay kolay asla çıkmam geri çekilmek unut onu"
Arabayı park ettik Mert benim kapımı açtı. Arka tarafta biri daha araba park etti. İçinden Nihal ve Suat çıkmıştı.
