13

2.3K 13 0
                                    


Damla bana sürekli imalarda bulundu.
Kahvaltı için akşamdan poğaça yaptım.
Damla Liva ile ilgileniyordu. İhtiyacının çoğunu almıştık bebek odası eşyalarını mağazadan oyun odasını da internetten sipariş verdik.

"Damla annem ne yapıyor acaba"
"Annem bana mesaj attı bugün bizde oturuyormuş. Şey nasıl söylesem baban başka bir kadın eve getirmiş"
"Ne nasıl böyle bir şey yapar ya olmaz"
"Dur sakin ol bak annen Emel bilsin o kurtuldu bende kurtuldum"
"Ne kurtulması ya ne oluyor"
"Sana mektup yazmış al oku"
"Bunu neden şimdi veriyorsun ben hiç sormasam hiç haberim olmayacaktı yani öyle mi Damala"
"Emel şu an sinirlisin al mektupu oku sakin ol tamam mı Liva uyuyor zaten sen odana git yat dinlen"

Odaya girdim. Babam nasıl böyle bir şey yapardı kaç yaşında adam gelin alıcam diyordu abime şu hale bak.

Mektubu açtım okumaya başladım.

Kızım bak ben sen mutlu olunca çok mutlu oluyorum. Sana söyleyeceklerimi daha önce söyleyemediğim için affet bu zamana kısmetmiş artık.
Sana hamileliğimde baban eve başka bir kadın getirmeye çalıştı. Daha doğru söylemek gerekirse babaannen. Düşük tehlikesi atlattım. Bu doğumu yaparsam başka çocuğumun olmayacağını söyledi doktor. Babana söylemedim.
Seni doğurduğumda kız olduğun için babana bebekken bile ilerde bana ver demeye başladılar.
Baban hiç kimseye söz vermeyeceğim dedi o beni kızım dedi. Sonradan böyle değişti. Benim daha gebe kalmayacağım dediğimi duyunca çok sinirlendi.
Kuma getirecekti ama şehirde yaşam zor başa çıkamam diye getirmedi. Onun yerine pavyonlar gitti. Benle kaç sene oldu bir şey yaşamayalı saatlerce dövdü beni sadece.
Şimdi getirmiş birini ama geri gider kadın sen beni düşünme ben çok mutlu ve huzurluyum hiç olmadığım kadar sende öyle ol tamam mı kızım.

Annemin mektubu elimde uyumuşum. Gece Tolga gelmedi büyük ihtimal hiç sesini duymadım. Saat sekize geliyordu.
Elimi yüzümü yıkadım. Damla Livanın yanındaydı hemen kahvaltı hazırlamak için mutfağa girdim.

"Günaydın Emel"
"Tolga sen ha sen mi hazırladın sofrayı"
"Evet marifetliyimdir poğaça çok güzel olmuş ama onlara hazır poğaça aldım"
"Neden bunları ikram edelim"
"Hayır olmaz bunların tadı lezzetli ben yiyebilirim sadece"
"Tolga ya ne diyeyim ki sana ben şimdi Damla nerede"
"Damla uykuculuğu yeğenine hemen bulaştırmış bu duruma ne yalan söylim sevindim bence önemli"

"Aaa Liva bak bizi uykucu dedi baban biz öyle miyiz değiliz demi aşkım"
"Hı hı ne demessin"

Liva konuşulanları anlamış gibi hemen  gülüp halasının boynunu öptü.

Livaya kahvaltılık krep hazırladım. Zil çalmıştı. Tolga kapıyı açtı ben Livaya yemek yedirmeye devam ediyordum.

Tolga Merte biraz kırgın gözüküyordu.
Dün şahit olmamıştı Mert ben sana iyi gelmiyorum diye.

"Hoşgeldiniz kusura bakmayın Livaya kahvaltısını yaptırıyordum ondan ben karşılamaya gelemdim"
"Hiç önemli değil hayatım senin öncelik sıran Liva olsun zaten"
"Nihal Emelin öncelik sırası diye bir şey yok ki varsa bile ilk benim dostum o" dedi sakince.
"Hadi sofraya geçelim ya ben kurt gibi açım bak bücür senin sevdiğin çikolata ve şekerlerden aldım"

"Emel ben Livayı alayım sen rahat ye.."
"Gerek yok Tolga ben rahatım böyle"
"Emel dün akşam yaptığın poğaça"
"Damla yaa ne yaptın abiciğim sen"
"Ne yaptım abim yengemin yaptığı çok güzel poğaçanın yerini sordum. Hem kahvaltıda poğaça falan yenir çikolata ve şeker değil"

Kıkırdadım biraz. Tolga mecbur poğaça tabağını getirmek zorunda kalmıştı.
Herkes çok beğenmişti.

Sofrayı kaldırdık Damla ile Tolga bize yardım etmek istedi ama arkadaşları ile oturmasını ben istedim.

Nihal lavaboya gitti havlu olmadığı için peşinden havlu vermeye gittim. Telefon ile konuşuyordu.

'Bu kız bu sakinlikle Tolgayı nasıl kaptı anlamış değilim ha"
.....
"Bilmiyorum Tolga ile dün ilişki yaşasa sabah bu saatte kalkabilir miydi hiçbir tarafında da iz yok ayrıca"
......
"Tolga beni arkadaş olarak görüyor ben ona sarhoşken kucak dansı yaptım bir saatten fazla ama yinede benden hiçbir şekilde etkilenmedi"
.....
"Kız Livaya çok iyi bakıyor Liva onu bir anne olarak görüyor resmen o biraz da büyütsün eninde sonunda Tolga benim olacak"
.......
"Hıı sen Tolga ile yatma zevkini yaşadın onun o engin tecrübelerine değişik bir çok pozisyonuna ihtiyacım var benim"
......
"Gülme kızım neyse çıkıyorum ben bir havlu koyar insan ya"

Kapıdan çıktı elimde havlu ile kapının önündeydim. Beni görünce hayretle bir karış açıldı ağzı. Gülümseyip havluyu uzattım.

"Pardon daha tam yerleştiremedik evi çok aramadın havluyu umarım"
"Yeni mi geldin sen"
"Evet yeni geldim. Malum dünden biraz yorgunum sabahta kahvaltıyı Tolga her şeyi o hazırladı ven toplayayım dedim"
"Hıı yorgun yorgunsun demek"

Yüzünde hayal kırıklığı oldu. Damla da geldi yanımıza. Bana sarıldı.

"Haydi sizi bekliyoruz"

Hepimiz koltukta oturuyorduk. Tolga ayağa kalktı sonradan. Nihal ne oldu diye sorunca su içeceğini söyledi. Mert de bir bardak istedi.

......

Dayımlara misafirliğe gitmiştik. Sofrada oturup hep beraber yemek yiyorduk.

"Kalk bana su ver Emel"
"Ama abi sen daha yakınsın"
"Baba bak kızın bana geri cevap veriyor en sonunda kesicem ben cezasını"

Dayım sinirli bir şekilde bana baktı. O kendi kızlarını sofraya hiçbir zaman oturtturmazdı. Şuan da annanem ile birlikte bağ evindeydiler. Annanem çok disipli ve sert bir kadın. Geleneklerine bağlı bir insandı.

"Yeğen misafirlikte verilmez terbiye sen evde verecektin"
"Ama dayı söylüyorum evde anlamıyor"
"Abi uzatmayalım tamam al oğlum su getirdim ben sana iç haydi"

Dayım sofradan kalktı. Babam başını aşağı yukarı sallayıp onay verdi. Neye olduğunu o an anlamadım ama dayım yanıma gelip beni sofradan kaldırdı ve yüzüme bir tokat attı.

"Melek sen içeri geç yengenle Emel sen de burayı topla çay demle bize"
"Dayı burnu kanadı nasıl o kadar sert vurdun bak sana da cevap vermedi"
"Tamam dayı hemen"

.....

Livanın başını göğsüme dayaması beni kendime getirdi. Tolga bana sorgularca baktı anlamıştı yine aklımdan geçmişle ilgili bir şeyler geçtiğini.

Yanıma geldi saçımdan öptü. Liva beni kendine çekip babasını itti. Tolga bana yaklaşınca Liva ağlamaya başladı.

"Tolga Liva seni kıskanıyor yok artık"
"Evet şuan farkettim oğlum ayıp ama öpemeyecek miyim ben karımı"

Ben hariç herkes gülmeye başladı. Sesi kesen Nihalin kurduğu cümleler oldu.

"Annesinin ölümünden sonra birden hayatına giren kadını öpmeni istemez belki çocuk"
"Sen iyi misim Nihal abimle Emel dün evlendi onun adı da Emel ve yeğenimin adı da Liva yabancı biriymiş gibi kadın ya da çocuk deme sürekli"

"Abiciğim sakin ol Nihal üslup yanlış olsa bile Damla haklı. Emel benim eşim ilk evliliği istemeden yapmış olsam bile Liva benim asla pişmanlık duymadığım bir varlık benim için çok değerli benim oğlum o. Emelle de isteyerek evlendim. Onu gerçekten seviyorum. Ondan başka biri hayatımda asla olamaz artık. Benim ve Livanın ihtiyacı olduğu andan geldi kabul. İstediği zaman iş hayatına döner.
Oğlum ve ben her zaman onun yanında oluruz.

Tolganın sözleri ile gözüm dolmuştu ve bir kez daha anladım her zaman benim arkamda durup destek olacağını.

Seni BuldumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin