Damla için çok endişeliydim. Mert niye gitti diye sorduğumda. Benim suçumdu benim yüzümden gitti diye söylenmeye başladı. Kahve içti ama fayda etmedi.Tolga telefonumu açmış ama olumsuz anlamda başını salladı. Merte öldürüp gömecek gibi bakıyordu.
Faruk
Emel evden gidince annem köye gitmiş babamla ben evde kalmaya kaldık. Lale ile evlendik hamile kalmıştı. Korunmayı unutmuştum o da çok alkollüydü.
Hamile kaldığım geceyi hatırlamıyor bu durum bei kahrediyordu. Faruğu başta çok sevmiştim. İyi bir insandı ama eve gidince kız kardeşine olan tutumu beni çok şaşırttı. Evlenmişti kardeşi Faruğun anlattığına göre Selçuğu ayartmış Tolga komşuları Tolga ile evlenmişti.
Annesi köye gitmişti bana olan tutumu çok iyiydi. Babası da benim kalmam iyi gözükmez çevreden deyip o da gitti.
Kızını düşünmüyordu hiç. Faruk kızın çoğu eşyasını satmıştı. Aynı evde kalıp zaman geçirince gördüm ki anlayışlı biri hiç değil ikimizde çalışıyorduk ama ev işlerinde fazla yardımcı olmuyor bir de kahvaltı hazır olunca kalkıyordu.
Hamileliğin üçüncü ayını geçmiştim. İş seni yoruyor çık işten dedi. İlk başta hiç konusu açılmasın böyle bir konu çalışır zaman geçiririm hamileyim hasta değil dedim. Uzatmadı sen bilirsin dedi.
Her gün ilişkiye girmek istiyordu. Biraz daha diye diye sabaha kadar durmuyor uykusuz kalıyordum.
Kahvaltıya annesi ve babası geldi. Ben yemekleri hazırladım. Masaya oturdum yemeğe başladım çok açıkmıştım.
"Oğlum konuştun mu Tolga ile"
"Kızım nasılmış oğlum"
"Melek bir daha kızım deme ona"
"O benim kızım tamam mı sizin yüz.."
"Kes sesini o bu kapıdan çıktığı an her şeyi geride bıraktı senide""E ne zaman geliyor benim aslanım"
"Daha cinsiyeti belli değil Farukla aynı anda duyayım diye öğrenmek iste.."
"Oğlan olucak tabi ilk çocuk bu"
"Hayırlısı sağlıklı olsunda de mi bey"
"Orası öyle tabi canım"Melek anne ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Faruk bana hadi çayları koy dedi. O kadar kahvaltıyı hazırladım bir de çay diyordu. Yerimden durdum uymamazlığa vurdum. Kendisi koydu çayını babası söylendi içine içine.
......
Faruk ile tanışmamızdan kısa zaman içinde çok bağlandık birbirimize. Parti vardı ortak bir arkadaşımızın. Çıkışta benim eve geçtik. Erotik kitap ve dergi gördü gülümsedi.
"Seni asla yarı yolda bırakmam seni çok seviyorum bana güveniyor musun"
"Evet ben de seni çok seviyorum"Öpüşmeye başladık o akşamdan sabaha kadar sayısızca birlikte olduk. Terden yapış yapış olmuştum. Korunmam için bana hap almıştı.
"Bu devam edemez böyle evlenmeden yani ben evlenmeden her zaman ilişki olmaz bir de küçük mahalle zaten"
"Ailemle tanıştıracam bu hafta sonu sen ve ben artık ayrılmayacağız evlenelim"....
Evliliğimiz gidişatı beni korkutmuyor değildi açıkcası. Biz yemek yerken kapı çaldı. Birini beklemiyorduk.
"Ooo afiyet olsun Faruk evlilik nasıl bak annen baban da yanında"
"İçtin mi sen ne işin var böyle bu halde"
"Kardeşin nerede Emelll nerdesin"
"Lan millet bakıyor sus""Ne diye sorar bu Emeli evlendi Tolga ile niye hala size gelir ki kurtuldu kız sizden iyi de yaptı"
"Ne diyorsun teyze bir git işine ya"
"Yalan mı Faruk siz Emele hep kötü çöp gibi davrandınız"
"Yok yok öyle bir şey"Melek teyze ağlamaya başlamıştı. Millet bahçe kapısında duruyordu.
"Selçuk Emeli sıkıştırırken kaç kere oo kaç kere gördüm hem de"
"Ama kız her seferinde itti bunu sen ne biçim abisin bir de evlenmişsin hamile kız gelin gelin git bu evden"
"Kaç kızım daha küçüksün bunlar insan değil kızı küçükken oynasın diye bir iki kere anca kapıya çıkardılar"
"Ömrünü yediler hele babannesi halası ömrünü yediler"
"Ama o kız okudu bunların eline bakıp kendini ziyan etmedi işte iyi de yaptı"
"Çok da iyi yaptı yüzü güler umarım"Mahalleli o kadar kızgın söylüyordu ki neredeyse döveceklerdi. Faruğun başı eğilmişti. Bana söyledikleri bunlar öyle geri kafalılarsa benim kızım olduğunda ne olacak. Selçuk telefonda konuştu. Bir anda ifadesi değişmişti. Sevindi kendi kendine acaba ne olmuştu.
Emel
Tolga ve Mert arkadaşlarını arayıp bir otelde olduğunu öğrendiler. Tolga ne kadar ben tek gidicem dese bile Mert de peşinden gitti. Mertin evinde ben Liva ile kalmıştım.
Otelin barında içki içerken. Mert gelmiş diye gördüm ve abimi ama beni burada bulamazlardı. Çalan müziğin eşliğinde dans etmeye başladım. Yanıma bir genç yaklaştı.
"Selam, üzgün gördüm canım seni"
"Hıı öyle mi gözüküyorum oradan"
"Evet ama kimse için üzülmeye değmez üzeni unutmak için yaptığım bir şey var söyleyeyim mi"
"Öyle mi merak ettim şimdi ama baştan söyleyeyim sen tipim değilsin"
"O olsun iyilik olsun diye söylerim ama benlik değil senin için istisna yaparım"
"Söyle artık uzatmaları sevmem""Hadi ya herkes uzun sürdürdüğüm de çok sevinir oysaki"
"Ha haa yaa öyle mi"
"Söyle hadi"Çocuk cümlesine başlarken biri belimi tutup arkaya çevirdi beni. Mertti gelen ittim onu arkasından abim geliyordu.
"Hiştt ne oluyor terbiyesizlik yaptığın kıza öyle arkasından sarılır mı hiç"
"Sen kimsin lan ibne sevgilim o benim"
"No no canım hani sen beni kırdın beni yarım bıraktın sen her konuda ha ha"
"Ne ne içtin sen bu kadar sen mi bir şey verdin çok sarhoş"
"Hayır be ben ne vericem yeni gördüm seni unutmak için gelmiş ama o belli"
"Siktir git lan buradan"Damlayı görünce çok sevindim. Tolga ikna etti onu eve götürmeye. Damlanın yanındaki çocuğu dövmeyeyim diye zor tuttum kendimi.
"İyisin bir tanem ama beni korkuttun niye haber vermedin"
"Sana bir şey olacak diye çok korktum"Abimi ve Merti ikişer tane görüyordum.
"Sen sen ve sen sen ikiniz de hepiniz bi susun artık başım ağrıyor"
"İyi misin Damla hastaneye geçelim mi"
"Tolga kötü görünüyor ben götüreyim sen de Emelin yanına geri dön tek kal.."
"O hatayı tekrar yapmam bir kere gelin eve dedik Damla ağlayarak tek geldi. İki güle güle yolladım kardeşimi sarhoş bir halde bar köşesinde buldum"Damla söylenmeye başlamıştı. Alkollü olduğum için Tolga kullanıyor arabayı.
"İkinizi de sevmiyorum sen beni bırak bıraktın abi en çok seni seviyordum. İki sene göremedim ben seni özledim seni çok. Niye bıraktın beni"
"Bir tanem deme öyle söz bırakmam daha seni söz veriyorum"
"Merte kızma o seviyor ama sevemiyor sevmeyi bilmiyor yıkıp kırıyor ilk anda"Damlanın dedikleriyle Mertle göz göze geldik. Hastaneye götürdük daha sonra geri Emeli almaya Mertin evine gittik. Damla arabada uyuya kalmıştı.
Mert arabadan çıkardı ben de kalacak diye tutturdu. Kapıya doğru ilerledik iki saat boyunca Emeli hiç aramamıştım.
Kapı açıktı içeriden bağrışmalar vardı.
Mert toparlandı Damlayı seslere uyandı içeri yavaşça girdik."Emell bu kimin evi lan fahişeliğe mi başladın bana vermeyip herkese mi veriyorsun sen burası kimin evi"
'Abi Selçuğun sesi girme içeri birden o hep silah taşır lütfen dur'
'Mert senin yanında var mı bir şey'
'Rozetle beraber teslim ettim ben'
'Hadi ya dur sakin olacağız Liva nered'
'Abi Emel beni camdan gördü git işareti yapıyor o akıllı kız bize bir işaret verir lütfen fevri hareket etmeyin'
![](https://img.wattpad.com/cover/306371606-288-kb42d31.jpg)