Metro. - 2

173 52 54
                                    


Genç kız her sabah olduğu gibi bugün de okula gitmek için erkenden hazırlanıp metro istasyonunda metroyu beklemeye başlamıştı. Genelde sabahın bu saatinde bu istasyonda kimse olmazdı. O sabah ise diğer günlerden farklı olarak sessizliği bozan adım seslerini duydu. Rayların önünde doğrudan karşıya bakarak duvarı seyrediyordu. Adım sesleri durdu, silüet kızın yanında belirdi. İkisi de birbirinin yüzüne bakmadı, doğrudan karşıya diktiler gözlerini. Daha önce birbirini hiç görmeyen iki kız, ama çok samimi gibi. Sonradan gelen kız konuştu, sesi garip şekilde tanıdık.

"Selam."

Diğer kız cevap verdi;

"Selam."

Sessizlik devam etti bir süre. Metronun bütün tüneli inleten gürültüsü gelene dek. Sallanan yer kızların dengesini korumasını zorlaştırıyordu. Sonradan gelen kızın ağzından istemsiz birkaç kelime çıktı.

"Zamanı geldiğini biliyorsun."

Gözlerini duvardan ayırmadılar. Ayıramadılar. Metronun oluşturduğu sarsıntı git gide artıyordu. Uzaktan görünen ışık istasyonu aydınlatmaya başladı. Kızlar gözlerini kapadı. Metro iyice yaklaşmıştı.

"Biliyorum."

Kız onu raylara ittirdi. Metro hızını kesti, yavaşladı, durdu. Ama kız oradaydı. Dizlerinin üstüne düştü. Metronun camında görünen yansımasına baktı. Düşen kızla aynıydı. Aynı değil, oydu. Tek fark, saydam.

Kısa HikayelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin