Kısa Hikayeler

Cehennemin Gözleri.

"Yapma."

"Neyi?"

"O kırmızı gözlerle bana bakma."

"Neden? Yoksa gözlerimi sevmiyor musun?"

"Hayır sevdiğimi biliyorsun! Sadece..."

"Sadece ne Michael?"

"Hala yapıyorsun!"

"Söylemezsen bütün gün sana bakacağım."

"Gözlerin cehenneme benziyor... O bakışlardan korkuyorum."

"Neden korktuğunu bilmiyorum."

"Bana ölümü hatırlatıyorsun. Cehennemin alevleri ve ızdırabını. Bakışlarında saf kötülüğün alevini görüyor gibi hissediyorum."

"İsteyerek yapmıyordum, söz sana bir daha öyle bakmayacağım."

***

"O manipülatif bir şeytan. Seni tatlı diliyle kandırıp gözleriyle öldürecek."

***

"Asriel haklıydı. Suratını bir yumrukla dağıtmış olsam da haklıydı. Ona inanmalıydım. İnansaydım şimdi bu halde olmazdım. Eski sevgilisinin tabi ki bir bildiği olacaktı."

***

"Ah Michael. Ne çok şey kaybettin. Henüz eğlenmeye bile başlamamıştım oysa ki. Aslında mavi gözlerin rafımda tatlı dururdu. Çoktan delirip gözlerini oydu diye tımarhaneye göndermeye hazırlanmıştım bile. Yazık oldu. Henüz aklını oynatmaya yeni başlamıştın nasıl oldu da aydınlandın acaba?"

"..."

"Asriel."

***

"Michael'i yönlendiren sendin değil mi?"

"Bana inanmadığını sanıyordum, yalan söylediğimi düşündüğü için suratıma yumruk atmıştı."

"Senin işini bitirmem gerektiğini biliyordum. Bu sefer elimden kolay kurtulamayacaksın."

"Cenneti yakmana izin vermeyeceğim aşağılık şeytan. Yeni bir kurbanın olmayacak."

***

"Aşağılık aptal. Yine yaptı yapacağını. O varken yeni kurbanlar bulmak çok zor olacak. Başka kimseni elimden canlı kaçmasına izin veremem."

***

"Senden bir şey istiyorum."

"Ne istersen bebeğim."

"Her ne istersem mi?"

"Her ne istersen."

"Gözlerin!"

***

"O alevlerin sönme vakti gelmedi mi?"

"Bunun için ancak gözlerimi oyman gerek. Ölümden sonra bile bu alevler irislerimde sonsuza dek yanacak!"

"Büyük konuşana ne derler biliyor musun? Her neyse, bu olmayacak."

"Kendin görmeye ne dersin? O kadar uzun yaşarsan."

"Kaç göz oldu? Yenisi gelmeyecek."

"Sen öyle san."

***

"Gözlerin çok güzel..."

"Gözlerimden daha güzel ne var biliyor musun?"

"Öyle bir şey yok."

"Tabi ki var. Bir sürü göz! Vee seninkiler!"

***

"Bu sondu. Yemin ederim. Bir başkasına daha izin vermeyeceğim."

***

"Zamanı gelmişti. Alevlerin alevlerde yanması ne güzel bir ironi değil mi?"

"Bırak beni aşağılık herif!"

"Alevlerin sonunda söneceğini söylemiştim, her alev söner. Sen sönene kadar burada beraber yanacağız, Lilith."