12. Bölüm: Can Kırıkları

12 3 0
                                    

İnsan birine çok değer verince yüreği tam ortadan ikiye bölünürmüş

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İnsan birine çok değer verince yüreği tam ortadan ikiye bölünürmüş. İlk başta acı veren bu muazzam olayın sonucunda kalbimizin bir kısmı sevdiğimize bağlanırmış. Onun kalbinin diğer yarısı da bizimkine...

Kalbimiz kendine bağlanan bu parçaya karşı ilk başta tereddütle yaklaşırmış. Çünkü bu tanımadığı bedenden kopan parçanın onunla birlikte uyum içinde çarpmamasından korkarmış. Ya benim gibi çarpmazsa bu kalp? Ya kanı aşkla pompalamazsa tüm vücuda? Ya öldürürse tüm bedeni?

İşte tüm bu sorular bedenin asıl parçasını korkuya düşürmeye yetmiş. Ama başka çaresi de yokmuş. Aşkın ve sevginin sonucu bağlandığı bir başka kalple uyum içinde çarpmaktan başka elinden ne gelirdi ki?

Kalp sarılmış diğer kalbe. Onu hiç bırakmamak üzere...

Eti etine kaynamış birlikte iki yarım, iki ayrı dünya, iki ayrı yaşamın kaynağı iken artık tek bir bedenin tek yaşam kaynağı haline gelmişler. Kalp pompalamaya başlamış kanı tüm vücuda.

Vücudun dört bir yanına ulaşan kan yaşamı da beraberinde getirmiş. Sahip olduğu beden derin bir nefes almış. Ciğerlerine çektiği hava atan kalbe güç vermiş. Ama sonra bir terslik olmuş. Bedenin içinde sakladığı sevdanın yüreği sığındığı bedene ihanet etmiş.

Göğüs kafesini parçalamış kalbin yarısı. İnsan nefes alamamış. Acı içinde kıvranmış. Ama sevgilinin kalbi durmamış. Göğsünü yarmış ve çıkmış sığındığı bedenden. Bedenin sahibi yarım bir kalple yaşamına devam etmek zorunda kalmış. Tıpkı benim gibi...

Benim bedenime aldığım kalp de beni yarı yolda bırakmıştı. Birleştiği kalpten kendini tamamen ayırmış yarıp açtığı göğsümden çıkıp gitmişti. Şimdi yarım bir kalple hayatıma kaldığım yerden devam etmek zorundaydım. Tabii kalbimden geriye bir şey kaldıysa...

Yutkundum. Göğsümü parçalayıp bedenimden ayrılan Ömer'in kalbiydi. Onun kalbini kendi kalbime dikmiştim. Hemde büyük bir sevgiyle...

Kalbimizi ilmek ilmek işlemiş dikişlerini sağlamlaştırmıştım. Ama o buna aldırmadan dikişlerimi söküp kalbini kalbimden ayırmayı tercih etmişti. Şimdi küçücük kalmış kalbim yara bere içinde. Kan revan içinde ve bu adını koyamadığım bir türlü tarif edemediğim acı bir şeyin farkına varmamı sağlamıştı.

Ben Ömer'e tahmin ettiğimden daha çok değer vermiştim. Hatta bu hissettiklerim değer vermektende öteydi. Ben ona geri dönülemez bir biçimde aşık olmuştum.

Bana en çok acı veren de buydu. Ona aşık olmak ve aşkın kalbimi küle çevirmesiydi beni bu hale getiren. Derin bir iç çektim. Ciğerlerimin kalbimle birlikte işlevini yitirmesine rağmen bunu yapmıştım.

Soğuk havanın bir iğne gibi ciğerlerime batıp çıkmasına rağmen bunu yapmıştım. Adımlarımın beni nereye götürdüğünden habersiz adımlarken ise bunu yapmayı tamamen bırakmıştım.

Ay'ın Çocukları SerisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin