Merhabalar efendiim,
Sınav haftasına girmeden final bölümünü de atıyorum. Beni yorumsuz bırakmayın lütfen.
Bu yolculukta benimle olduğunuz ve desteklediğiniz için minnettarım. İyi ki benim okuyucularımsınız, yerim sizi sjskksksjkjs
O zaman son kez,
İyi okumalar
Sizi seviyorummm <3 <3
(High School'u sevdiyseniz profilime uğrayıp diğer ficlerime de bakmayı unutmayın.)
Bizim evimiz, bizim yatağımız ve biz...
Birkaç ay önce Jungkook ile bu hale geleceğimi söyleseler onlara gülerdim. Ama tam da şu anda evli çiftlerden farkımız yoktu. Hızlı ilerliyorduk belki ama umurumda değildi. Karşımda masum bir bebek gibi uyuyan Jungkook için bütün hayatımı değiştirmeye bile hazırdım.
"Uyan sevgilim." Okul saatimiz yaklaşıyordu. Uykuya düşkün bebeğimi uyandırmak pekte kolay olmuyordu. Seslenmelerimin karşılıksız kalacağını anladığımda parmak uçlarımı yüzünde hafif hafif gezdirdim. Bu yaptığım burnunu hafifçe kırıştırması ve dudaklarını büzmesine sebep olmuştu. Eh, dayanamadım tabi. Büzdüğü dudaklarını kendi dudaklarım ile örttüm. Eğer dudağına yapıştığım an uyanıp karşılık vereceğini bilseydim en başından bunu yapardım.
"Ne güzel bir sabah böyle." Mırıldandı. Uykulu sesi bile o kadar tatlıydı ki onu yemek istiyordum. Ellerini belime sarıp beni yatakta daha çok kendisine çekti. Dün gece bayılana kadar gıdıklamıştı beni, gıcık. Karşılık olarak boynunda ve kollarında ufak diş izlerimi bırakmıştım, şimdi ise tam olarak o izlerle bakışıyordum.
"Okula geç kalacağız." diyerek boynunda bıraktığım izleri öptüm. Diğer insanlar hickey bırakırken benim otuz iki dişimin portresini bırakmam pek romantik değildi. "Gitmeyelim bebeğim." Bana daha sıkı sarıldı ve yan bir şekilde yatmamızı sağlayıp bir bacağını üstüme attı. Tekrardan uyumak istediği her halinden belliydi.
"Ben okul başkanıyım, gitmek zorundayız." Bacağını üstümden itmeye çalıştığımda daha çok sırnaştı. Başını boynuma iyice gömüp derin derin soluklanmaya başladı. "İşte bu yüzden gitmeyelim." Sesi boynuma dağılırken ne dediğini bile zor anlamıştım.
"Gidiyoruz koca bebek." dedim ve Jungkook'u üstümden atmayı başarıp ayağa kalktım. Dün gece Jungkook'un alıp dolabımıza yerleştirdiği pijamaları giyinmiştik ve evet çift pijamaları almıştı.
"Bu kadar şeyi ne ara aldın anlamıyorum." dedim dolabın kapağını açıp astığımız formaları çıkartırken. Pijama hariç giymemiz için tonlarca şey almıştı. Üstelik hepsi marka kıyafetlerdi ve toplasak evden bile fazla para yapacaklarına emindim.
"Ev çok önceden dizayn edilmişti ben sadece ufak tefek şeyleri aldım." Konuşmasıyla başımı hafifçe Jungkook'a çevirdim. Yataktan kalkmamakta ısrarcıydı. Bana doğru dönüp örtüyü biraz daha üstüne çekti. "Annem evlendiğim zaman oturmam için büyük bir hevesle almıştı. Neredeyse bir bebek odası bile yapıyordu." Askıya uzanan elim havada öylece kaldı. Bu söylediği neden canımı yakmıştı bilmiyordum. Hiçbir zaman evlenemeyeceğimiz içindi belki. Ya da ailesinin hayal ettiği aileyi ona veremeyeceğim için... Ben Jungkook'un yaşayabileceği mükemmel hayata engel mi oluyordum?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
High School | Taekook
Fiksi Penggemar"Eğer başkanlıkta kazanamıyorsanız, yatakta kazanın."