selamm malum 31. bölüm olmuş kaosa ara verip konudan bağımsız smut yazdım bi kafamız dağılsın bişiler falan
yani uyarı: smut bölümü
31| Hayali
Saat akşam yediyi geçtikten sonra sonlanan mesaisiyle ayrıldı fabrikan. Üzerindeki yorgunluğa rağmen eve gitmek için sabırsızlanıyor, neredeyse koşar adımlarla ilerliyordu.
Nihayet mahallesine giriş yapabilmiş, evinin önüne gelebilmişti. Kapıyı çalarken her zamanki gibi sevgilisi tarafından karşılanacağını bildiği için eliyle saçlarına çeki-düzen verip beklemeye başladı. Ama kapı açıldığında tahmin bile edemeyeceği bir manzarayla karşılaştı.
Ekim üzerindeki tavşan kostümüyle kendisine bakıyordu. Dili tutulan Teoman hızlıca mahalleyi kontrol edip belini kavradığı sevgilisini içeri iteledi. "S-sen..." kelimeleri kafasında bir araya getiremiyordu. Baştan aşağı süzdü aşık olduğu bedeni. Saçlarının arasındaki beyaz kulaklarla, biçimli vücudunu sımsıkı saran lacivert kuyruklu kostümü, kalın bacaklarını saran siyah tül kilotlu çoraplarıyla o kadar nefes kesiciydi ki... "...sen..." dedi yeniden "...beni öldürmek mi istiyorsun?"
Tek kaşını kaldırıp siyahlarını mavilerle buluşturdu. "Beğendin mi?" dedi sesini düz tutarak.
Gözlerini kırpıştırdı Teoman, "Ciddi misin? Beğenmek az kalır..." Yutkunarak yaklaştı sevgilisine. Ellerini beline yerleştirecekti ki ittirdi Ekim.
"Bugün bana dokunmana izin vermeyeceğim."
"O ne demek?"
"Duydun..." diyerek Teoman'ın odasına ilerledi ardına bakmadan "...izin vermeyeceğimi söyledim."
Kaşları çatılırken peşinden ilerledi Ekim'in. "Neden böyle giyindin o zaman bebeğim, benim için hazırlanmadın mı yoksa?" dedi dudak büzerek.
Odadan içeri girerken "Eh, senin için olduğu yalan değil..." dedi ve fısıldadı "...ama bana dokunman yasak."
Teoman aletinin sertleştiğini hissederken Ekim'in bu tavırlarına sinirlenmeye başlamıştı, ta ki yatağının üzerindeki onlarca seks oyuncağını görene kadar. Dudakları şaşkınlıktan aralanırken "Bunları nereden buldun be yavrum?" diye mırıldandı.
Elindeki zincirli tasmayla yaklaştı Ekim Teoman'a. "Demek istediğim..." tasmayı yavaşça boynuna geçirdi, "...bugün patron ben olacağım..." elini usulca Teoman'ın boynundan sarkan zincirde gezdirdi, "...sen ise..." dedi zinciri sımsıkı kavrayıp kendine çekerek, şimdi yüzlerinin arasında santimler vardı "...benim her dediğimi yapacak olan masum kölemsin."
"Ha?"
Sırıtarak "Soyun ve diz çök." dedi. Teoman hiçbir şey anlamasa da uyum sağlayıp üzerindeki gömlek ve pantolondan kurtuldu. Diz çökecekti ki Ekim zinciri kendine çekerek durdurdu onu. "Tamamen." dedi gri boxera bakarak.
"Emin misin yavrucuğum?"
Gülümsedi Ekim. Sol ayağını kaldırıp diziyle baskı yaptı irileşmiş organa. "Sözümü ikiletme bence."
Teoman Ekim'i yeniden baştan aşağı süzüp dudaklarını yalayarak iç çamaşırını çıkarttı. Anlaşılan sevgilisinin fantezileri vardı ve ayak uydurmalıydı. Boxerı herhangi bir yere fırlatıp yere diz çöktü. Ekim zinciri bırakmadan yatağa ilerleyip penis yüzüğünü aldı eline. İki parmağıyla tuttuğu yüzüğün iç kısmında gezdirdi dilini. Teoman yutkunarak sevgilisini izlerken, eğilip organın başından geçirip iyice sıkıştırdı.
"Bunu yapmasak mı?" dedi Teoman beklediğinden fazla canı yanınca.
Bu daha hiçbir şeydi, anlayacaktı. Ekim "Bana karşı mı geliyorsun?" diyerek yatağın üzerinden aldığı kelepçeyle, ellerini arkadan kelepçeledi sevgilisinin.
Arkasını dönüp masanın üzerine duran kavanoza uzandı. O sırada Teoman dolgun kalçalarını ve kalçalarının üzerindeki beyaz tavşan kuyruğunu izliyordu. Kavanozu alıp dizlerinin üzerinde duran adamın yanına ilerledi. Beklemeden yavaşça kaşığın ucundaki balı akıtmaya başladı.
Köprücüğündeki ıslaklıkla irkilen adam gözlerini kapatıp derin nefesler almaya başladı. Yavaşça aşağı kaydırdı Ekim kaşığı. Şimdi göğsüne akan ballar dikleşmiş meme ucuna akıyordu. İki göğüste de yeterinde oyalandıktan sonra karın kaslarına yöneldi. Kaşığın ucundan akan ballar yavaş yavaş geziyordu karnında.
Teoman'ın sertleşmeye devam eden aletini görünce kaşığı kavanoza yerleştirip aldığı yere geri bıraktı. Her zaman boyuna sinir olduğu sevgilisine üstten bakmak her ne kadar hoşuna gitse de yere eğilip tuttuğu zinciri bırakmadan diz çöktü.
Boynuna dudaklarını bastırıp erkeksi parfümü soludu birkaç saniye. Hemen ardından dilini çıkartıp öptüğü yeri yaladı. Aşağıya kayıp köprücük kemiklerinin üzerindeki balı emmeye başladı. Karnına değen aletle Teoman'ın ne durumda olduğunu anlıyor, keyfini çıkarıyordu. Dilini daha aşağıya kaydırıp meme uçlarını emdi. Kendini sıkmaması için emdiği yere dişlerini sürtüp küçük ısırıklar bıraktı.
Kendini tutmaya devam edemeyen Teoman inlemelerini serbest bıraktı. "Ekim..."
Meme ucundan aşağı kaydı Ekim. Hayran olduğu karın kaslarına sürttü dilini. Döktüğü balların üzerinden geçti emerek. Teoman'ın inlemeleri artarken kendi aletinin de sertleştiğini hissediyordu. İyice aşağı inip sevgilisinin penisine bir öpücük bıraktı. Elini kostümünün üzerinden aletine yerleştirip okşamaya başladı. Aynı zamanda dudaklarını değdirdiği penisi emiyordu. Yüzüğün üstünden dilini geçirip baştan aşağı yaladı dudaklarının altında seğiren penisi.
Teoman ellerindeki kelepçeye lanet ederek kıvrandı. İnlemesine karşı koyamıyordu ve kahretsin ki Ekim çok iyi hissettiriyordu. Penis yüzüğü yüzünden boşalamadığı için her ne kadar canı yansa da hiç bu kadar iyi hissetmemişti.
Ekim boğazının derinliklerine aldığı alete ileri-geri yaparken dişlerini yüzüğe geçirip ellerini kullanmadan çıkardı yüzüğü. Ve çıkardığı gibi acı çeken Teoman boşaltı yüzüne.
Dudağının kenarından akan meniyi işaret parmağıyla silip Teoman'ın gözlerinin içine bakarak yaladı parmağını.
"Sevgilim, dayanamıyorum." diye fısıldadı adam.
Ekim dizlerinin üstünde dik bir pozisyona gelip kostümünü çıkardı üzerinden. İçindeki kilotlu çorabı dizlerinin altına kadar indirip çıplak bedenini Teoman'ın omuzlarına tutunarak kucağına yerleştirdi.
Kalçasını yeniden sertleşmeye başlayan alete sürttü. Deliğini konumlandırıp yavaşça içine aldı. Islak penis sıkı duvarlarının gittikçe sertleşiyordu. Aldığı zevkle derince inlerken tırnaklarını geçirdi Teoman'ın omuzlarına.
Zevk noktasında hissettiği aletle çığlık atarcasına inleyip zıplamaya başladı. Teoman sevgilisinden gelen sesler ve aldığı zevkle delirecek gibi hissederken dakikalardır zorladığı plastik kelepçenin ikiye ayrıldığını fark etti.
Özgürlüğüne kavuşur kavuşmaz ellerini sevgilisinin kalçasına yerleştirip aletini en derinlere gönderdi. "Sevgilimin böyle fantezileri olduğunu bilmiyordum." dedi inlemelerinin arasından.
"Ihm... öğrenmiş oldun."
.
📻of selam
smut yazmayı sevmiyorum çünkü tüm yazdığım smutlar birbirinin aynı oluyo ve bence sıkıcı yazıyorum ama arkadaşcığımın isteği üzerine köle-sahip fantezisini denemeyi düşündüm ve gördüğünüz gibi uzatamadım bile xöağcmsğmc neyse ya olduğu kadar napim öf
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Thunder | bxb
Fantasía[TAMAMLANDI] Tek istediğim ekmek almaktı. Evden çıktığımda kendimi 1998 yılında bulacağımı hiç düşünmemiştim. - Burunları temas edecek kadar birbirlerine yakınlarken kızgın yeşillerini Ekim'in siyahlarından ayırmadı. Ekim ilk defa onu böyle sinirli...