2. BÖLÜM

95.9K 5.7K 2.2K
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Odamın penceresinden dışarıya baktığım da, gözlerim annemi arıyordu. Güneş batmaya yaklaştıkça içimdeki endişe de artıyordu. Annem her zamanki saatinde gelmemişti ve kafamda türlü türlü senaryolar dönmeye başlamıştı. Odanın içinde bir aşağı bir yukarı giderken, içimdeki sabırsızlık ve merak gittikçe büyüyordu.

Sakladığım gerçek yüzüme vurulmuştu bir yabancı tarafından. 

Birden, kapının arkasında bir anahtar sesi duydum. Annemin ayak seslerini işittiğim de kapının kolunu çevirdim ve annem içeri girdiğinde hemen onun gözlerinin içine baktım.

''Lütfen, itiraz etme.'' 

Sesimin yüksekliğini kontrol etmeye çalışırken, içimde öyle fırtınalar kopuyordu ki bu evi bir enkaza dönüştürmek istiyordum.

''Neden bahsettiğini anlamıyorum?''

''Anne, lütfen.''

Annem pes etmeye hazır bir şekilde bana bakıyordu ve başka bir şansının kalmadığını anlamıştı.

''Bizler, Kovulmuş Melekleriz.''

''Sadece bu mu?''

''Sadece bu, Litavis.''

Bunu fark edeceğimi bilmesi gerekiyordu ve bana açıklama yapmalıydı. Beni bu büyük sorunla yıllardır tek başıma savaşmak zorunda bırakmıştı. 

Tektim ve korkuyordum. Her gece kabuslar görüyordum ve neler olduğunu bilmeden yaşamaya çalışıyordum.

Bizim ailemizin gizli bir sırrı vardı, kimse bunu benimle paylaşmıyordu.

''Daniel mi söyledi?'' dedi kısa bir sessizlikten sonra.

''Evet ve sen onu nereden tanıyorsun? Ya da onun olduğunu nasıl bildin?''

''Önemli olan bu kısım değil fakat o her ne anlattıysa inandın sanırım.'' diyerek çantasından çıkarttığı sigarasını yaktı.

''Ben kimseye inanmıyorum, ben sadece ne olduğunu anlamaya çalışıyorum.'' devam ettim.

''Babam ile yakın zamanda görüşmüşler, o ölmemiş miydi?''

''Güvenme ona, baban evet yaşıyor ama bunu sana söyleyemezdim.''

Derin bir nefes aldım, annem bana açıklama yapmak yerine Daniel'i suçluyordu, şu an burada suçlu olan tek bir kişi vardı.

Hayatımda en güvenmem gereken insan olan annemin bana senelerce yalan söylemesiydi.

''Bana nasıl babam konusunda yalan söylersin?''

''Bunları daha fazla düşünme Litavis. Sıradan olmaya devam edeceksin.''

O kadar sakindi ki, bu beni çılgına çeviriyordu.

''Babam nerede?'' göz bebeklerim büyümüş ve ses tonum yükselmeye başlamıştı.

HÜKÜMSÜZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin