"Haydi Allah'a emanet biraderim."
Arkadaşlarla gittiğimiz halı saha maçından dönüyordum. Nasıl yorulmuşum ama anlatamam. Birkaç günün nöbet yorgunluğu vardı üzerimde ama arkadaşlar ısrar edince de kıramamıştım. Arkadaşlarımın çoğu evli olduğundan, eşlerinden öyle hep izin alamıyorlardı. İzin dediğim de hani müsaade.. Yerseniz..
İnceden aşilim de sızlıyordu. Çok zorlamadan vardım arabama. Eşyaları fırlatır gibi arka koltuğa attım ve sonra arabaya bindim. Saat akşam on bir civarıydı. Şarjım bitme eşiğindeydi. Arabayı sürerken hafif hafif aşilim sızlamaya devam ediyordu. Kırmızı ışığı fırsat bilerek bileğimi okşadım. Şuan saat geçti. Yarın bir sağlık ocağına görünsem iyi olurdu. Muhtemelen hekimim Hakan Bey bana yine mi futbol diye kızacaktı.
Eve varmama yaklaşık olarak on dakika ya vardı ya yoktu. Kuruyan dilim damağıma karşı eve yakın bir büfede durdum, su alsam iyi olurdu. Torpidoya baktım ama cüzdanım orada değildi.
"Haydaa.."
Arka tarafa doğru dönüp spor çantamı elime almıştım ki sol camın oradan jet gibi geçen araba ile bir an irkildim. "Ya sabır." dedim içimden. Her direksiyon tutana araba veriliyordu. Büfede durmuştu o da.
Çantamdan cüzdanımı alıp arabadan indim. Büfeye doğru yürürken sanki bileğimin ağrısı hafiflemiş gibiydi ama hâlâ varlığını hissettiriyordu. Büfeye girip bizim her zaman gördüğümüz abimizden bir su bir de sigara alıp çıktım. Arabaya doğru yürürken, az önce yandan geçen arabanın içindeki diyalog dikkatimi çekmişti. İster istemez kulak misafiri olmuştum çünkü adamım sesi fazla yüksek çıkıyordu.
"Sen hâlâ daha yemeyi mi düşünüyorsun Talya? Kaç kilo oldun farkında mısın? Daha kaç aylıksın gerçekten üçüz taşıyor gibisin. Ben sürekli sana böyle şeyler söylemek zorunda mıyım?"
Bir adam konuşuyordu ve bunun yanında duyduğum tek şey ağlayan bir kadın sesiydi. Ağlamasının yanında da konuşmaya çalışıyordu.
"S-sadece çilek istedim. Özür dilerim. Canım çekmiş-"
Adamın sesi daha da hiddetlendi. "Başlatma lan çileğine, başlatma!"
"B-bağırma.." diye konuştu çaresiz kadın. Kadının ağlaması şiddetlenirken de adımlarımı o arabaya yönelttim. Adam hâlâ bağırıyordu kadına. Gözümle gördüm. Elini direksiyona vurup sinirden çıldırmış gibi konuştu. Bağırıyordu.
"Talya bak beni çıldırtma!"
Sinirlenmiştim. Kimse bir kadına böyle bağırmamalıydı. Elimle arabanın üstüne hafifçe vurdum. "Şş, birader! Ayıp olmuyor mu?"
Adam çoktan bana hayırdır bakışları atmaya başlamıştı. Kadın ise bir elini karnında gezdirirken diğer eliyle de akan gözyaşlarını siliyordu. Ama ne çare, sildikçe hemen yenisi akıyordu.
"Anlamadım?" dedi adam boş boş yüzüme bakmaya devam ederken.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BABA OLMAK +18 (DÜZENLENİYOR)
De TodoTalya Maran Korkmaz Bartu Ekin & Bartu Ekin genç yaşta mesleğinde başarılı bir başkomiserdir. Bir gece, arkadaşlarıyla gelenek hâline getirdikleri halısaha maçından dönerken, durduğu büfenin önünde kulak misafiri olduğu bir konuşmayla, kendini hiç b...