Bölüm 2: Gerçekler

27.1K 948 170
                                    

Sabah gözümü deli dürtmüş gibi çalan telefon alarmıyla açtım. Elimi kör topal komodinin üzerinde gezdirirken telefondaki alarma eşlik etmeye başlayan çalar saatle sinir katsayım artmıştı.

"Lan kalktım susun lan kalktım!"

Önce telefonu ardından çalar saati kapattım ve çalar saatteki alarmı tamamen sildim. Telefon yeterliydi.

Yatağa oturdum ve karşıdaki aynadan kendime bakarak derim bir nefes alıp verdim. Saat daha yediydi ama erkenden kalkıp emniyete gitmem lazımdı.

Bugünkü dosyalar aklımda dönerken telefonuma uzandım. Fatih Devrem çok güzel mesajlar atmıştı, sağ olsun.

Fatih Devrem:

Uyan

Uyaaan

Lan uyan ayı

got monik

Uyansana lan

Bir de polissin

Püü Allah seni bildiği gibi yapsın
Kalkma lan eşek seni

Fatih'in attığı mesajlara güldükten sonra telefonu elimden bıraktım ve kalkıp banyoya gittim. Geri döndüğümde Fatih arıyordu, galiba mesajlara görüldü olduğunu görünce aramak istemişti. Çağrıyı açıp hoparlöre aldım.

"Ooo Bartu Komserim!" dedi büyük bir enerjiyle. "Günaydınlar efendim."

Fatih Devrem, enerjisine hayran olduğum bir adam. Bir insanın enerjisi hiç bitmez mi? Onun bitmiyordu işte. Çeşitli operasyonlar olsun baskınlar olsun, adam en önde bayrak sallayacak utanmasa. Zaten mesleğine olan aşkını konuşmak istemiyorum.

Fatih ile yaşıtız. Aynı anda atanıp başladık bu mesleğe. Uzun uzadıya tanıdığım tek insan oldu ayrıca da tek arkadaşım.

Aslında emniyette beni sevmeyen yoktur. Aynı şekilde Fatih'i de ama biz birbirimizi daha çok seviyoruz vallahi.

Dert ortağıyız.

"Günaydın Devrem!" dedim ben de tüm neşemi vererek. "Attığın mesajları görünce günüm nasıl aydınlandı, anlatamam." dedim ve anırmaya başladı. Çok pardon gülmeye.

"Uyandırdık ya oğlum işte, ne istiyorsun başka?" dedi. "Çok güzel bir uyandırma şekli. Uyan yazınca pat diye kalktım. Allah'ı işine bak!" dememle gülmeye daha da devam etti.

"Neyse neyse, haydi hızlıdan gel emniyete. Ben yandaki börekçideyim. Gel de bir börek ısmarlayayım sana." dedi. "Spor gitti devrem senin yüzünden göbekli olduk göbekli!" dedim. Güldü yine çok da umursamadı. Zaten makara yaptığımı biliyordu.

Hemen çıkacağımı söylediğim zaman tamam dedi ve kapattık telefonu.

Ardından ben banyoda işlerimi halledip odaya döndüm. Askıdan üniformamı aldım.

Aklıma seneler önce kendimi şu üniforma içinde hayal etmelerim geldi. Ne hikmetse her zaman heyecanla giyiyorum şu formayı. Kanım kaynıyor bu mesleğe. İçim içime sığmıyor. Her defasında iyi ki polisim diyorum. İyi ki bu mesleğe vermişim gönlümü.

Üniformamı giydim ve ağzımdaki ıslıkla beraber saçlarıma şekil verdim. Aynanın orada duran parfümü alıp boynuma birkaç kez sıktım ve yerine koydum. Odadan çıkmadan yatağımı falan toparladım da çıktım.

Etrafı kontrol ede ede ilerledim ve her çıktığım yerden kapısını örterek çıktım.

Salona geldiğim zaman kapı tarafında ki dolaptan ayakkabılarımı aldım ve sonkez içeriye göz gezdirdim.

BABA OLMAK +18 (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin