I Don't Need Your Help

242 20 53
                                    

Bakugou'nun ağzından

Yarım P*ç hastaneden çıkalı 3 gün oldu. Normalde en az 2 hafta dinlenmesi gerekiyordu. Ama duramadı aptal...
Ve Endevour...
O oros*u evladı nasıl sıyrıldı bu işin içinden aklım gerçekten almıyor. İşin kötü yanı ise Melez de onu savunuyor. Asla 2 numarayı suçlayacak bir şey söylemedi... Melez'in ablasına ise ulaşamıyoruz. Hayır yani buharlaşmış olamaz ya bu kadın?! Hiçbir şey doğru değil... Hiçbir şey olması gereken gibi değil. Onu korumak istiyorum... Bu durumdan kurtarmak istiyorum ama hiç yardımcı olmuyor... Ne yapmam gerek?
Onun her şey normalmiş gibi davranması canımı sıkıyor. Bir şeylerin ters olduğu ortada! Neden söylemiyor? Endevour bu kadar korkunç biri mi? Söylerse işlerin daha kötüye saracağını mı düşünüyor?
Bilmiyorum...
Sadece her şeyin bu kadar zor olması canımı sıkıyor.

-Bakugou Katsuki orada mısın?

-Ne var?

-Sorunun cevabını soruyorum fakat geri dönüş alamadım?

-Oh, ben dinlemiyordum.

-Anladım. Peki, cevap vermek isteyen?
Evet, Midoriya?

-5 olabilir mi Sensei?

-Doğru!

Tch, eminim kolay bir soruydu.

(YN-Bu arada Fuyumi keyfinden yok olmadı. Endavar Shoto bir şey söylemesin diye ablasıyla tehdit ediyor ve Fuyumi'yi gözden ve Shoto'dan uzak tutuyor.)

Teneffüste Melez'i rahatsız etmem gerekecek sanırım tekrar. Şimdilik sadece derse odaklanmalıyım.
.
.
.
.
.
.
.
Teneffüs

Zil çalar çalmaz sınıftan çıkan ilk kişi tabii ki de melezdi. Kimseyle konuşmak istemediği belli. Ama daha yeni yeni iyileşme aşamasında olduğu için yavaştı da. Her ne kadar Öpücük Karı onun kırıklarını halletse de pat diye iyileşemez hiç kimse. Sınıftan çıkar çıkmaz yan taraftaki boş ve tenha yere onu ittim.
Konuşmamız gereken şeyler var, Melez.

-Sen ne-

-Kapa çeneni ve iki dakika dinle beni.

-Dinlemem gereken bir şey yok. Ne diyeceğini biliyorum ve dediğim gibi, yardıma ihtiyacım falan yok-

-Yardım etmek istiyorum diyorum ve edebilirim tamam mı? Sadece söyle! Sana inanırlar. Ablana da inanırlar. Hatta abine de söyle o da gelsin ve-

-Ben iyiyim. Ablam da iyi. Kimseye bir şey anlatmama gerek yok.

-Bak ben...

-Sen ne?

-Bir kahraman olacağım. Bu yüzden-

-Kahramanlığını başka insanları kurtarmak için harca. 

-Ben seni kurtarmak istiyorum. Çünkü-

-Neden benim için bu kadar uğraşıyorsun ki? Sana söyledim. Ben iyiyim.

Sana değer veriyorum, aptal!

-S...Senin için uğraştığım falan yok. Ben sadece-

-Güzel. O zaman beni rahat bırak başkaları için uğraş.

Hahah, iyileşme aşamasında dediğim kişi az daha kolumla onu tutsaydım geçebilmek için kolumu kıracaktı.

(YN-O sana kıyar mı lan?)

Neden bu kadar uğraşıyorum ki?

Doğru ya aşığım ben bu çocuğa.

Kahretsin anasını satayım.

O aradan çıkınca onun kütüphaneye doğru gittiğini gördüm. Onu arkadan izlemek eğlenceli. Birkaç saniye daha bakıp gözden kaybolunca sınıfa doğru yöneldim. Ama karşımda bu sefer de at kuyruğu dikiliyordu. Yine ne diyecek acaba bu?

-Ne var be?

-Bir şey söylemiyor değil mi?

-Sence?

-...
Bakugou-san... Onu zorlaman boşuna. Hiçbir şey söylemeyecek.

-Madem bu kadar eminsin bir şey söylemeyeceğine neler olduğunu anlat! Eminim bir şeyler biliyorsundur.

-Birkaç haftalığına kampa gidiyoruz. Tüm sınıf. İshida-san derste söyledi. Büyük ihtimalle dersi dinlemiyordun, o yüzden söyleyeyim dedim.

(YN-SPOILER VERMEK GİBİ OLMASIN AMA İLK VILLIAN SALDIRIMIZ GERÇEKLEŞECEK KAMPTA)

-Sorduğum soruyla alakası ne lan bunun!

-Her neyse ders birazdan başlar yerlerimize geçelim.

-HEY!

Tch, Yarım P*ç tam da bulmuş kendine benzeyen arkadaşı.
Bu kamp işi nereden çıktı lan şimdi?

Geç yb için üzgünüm😭😭😭
Ama aklıma fikir gelmiyordu.
Neyse
Okuduğunuz için teşekkürlerrrr
Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayınnnn
Kendinize iyi bakınnn
Ilysm<3

What A Waste~ TodoBakuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin