Shoto'nun ağzından
-Evet Sensei‚ babam haklı. Onun bir suçu yok. Güçlü olma konusunda fazla ısrarcı oldum. Kendimi fazla kaptırmışım özür dilerim.
Aizawa Sensei yüzüme dikkatlice bakıp sesli bir şekilde nefesini geri verdi. Sanırım gerçeği söylemediğimi düşünüyordu. Kısa bir sessizlik sonrası konuşmaya başladı.
-Özür dilemen gereken bir şey yok Todoroki... Ama kendini bu kadar zorlarsan eline bir şey geçmez. Hiç çalışma çabalama demiyorum ama bu kadarı sağlığın için çok tehlikeli. Unutma sağlığın elinde olmazsa hiçbir şey yapamazsın. Her neyse bugün eve gidip iyice dinlen. Bügünlük izinlisin.
Bunları söylerken yüzünde hoşnutsuz bir ifade vardı. Sanki hemen kapının arkasında duran Endevour'a söylüyor gibi kapıya bakıyordu.
-Ben iyiyim. Derslere girebilirim. Kendimi kötü hissetmiyorum.
Eve gidip o adamın yüzünü görmek istemiyorum. İş yerine günün geri kalanında gitmeyebilir. Evde fazladan kalamam.
-Ah... Dinlenmenin senin için daha faydalı olacağını düşünüyordum. Ama içimden bir ses evde rahat bırakılmayacağını söylüyor.
"Bırakılmayacağını"
Son cümlesini olabildiğince sessiz söylemişti.
Evet sanırım inanmamış.-Her neyse ben bir kez daha Endevour ile konuşup geleceğim. Burada istediğin kadar dinlen daha sonra derslere girebilirsin. Kendini fazla zorlama.
-Teşekkür ederim Sensei.
Aizawa Sensei oturduğu yerden kalkıp dışarıya doğru adımlarken gerçekten sinirli görünüyordu. Bana karşı sinirini yansıtmasada anlamıştım sanırım...o durumu anlamıştı. Ama bunun aksi doğruymuşcasınsa kanıtlamaya çalışacaktım. Bunu yapmalıydım.
Bir süre sadece oturup hiçbir şey düşünmemeye çalıştım. Rahatlayıp sınıfa gidecektim çünkü. Çantam yanımda olduğu için ilaçlarımı da içmiştim. "Bu beni bir süre rahat tutardı." Bir süre...
Saate baktığımda 3. dersin daha yeni başlamış olduğunu gördüm. Uzun süredir uyuyordum anlaşılan. Uyandığımdaysa yanımda Recovery girl ve Aizawa sensei'yi görmüştüm ilk başta neler olduğunu anlamasamda sonradan her şeyi yavaş yavaş anlamaya başlamıştım. Bakugou beni buraya getirmişti. Ona bir teşekkür borçluydum. Kabul etsemde etmesemde durum böyleydi. Onun hakkında düşüncelerim daha farklılaşmıştı ve tuhaf bir şekilde ona karşı ısınmıştım...
Buraya geldikten sonra olanlar biraz bulanık olsada anladığım kadarıyla Aizawa sensei Endevouru çağırmıştı. Onunla konuştuktan sonra da az önceki konuşmamızı yapmıştı ve şimdi sınıfa gitmek için hazırlanıyordum. Çantamı alıp sınıfa doğru yürüdüm.
Sınıfa girince ise bir anlık sessizlik sonrası derse giren öğretmen devam etti. İlk girdiğimde nasıl olduğumu sormayı da ihmal etmemişti. Sanırım herkes biliyor...Katsuki'nin ağzından
Sonunda gelebildin...
Seni ne kadar merak ettiğimi biliyor musun sen?!
Sınıfa girince üzerinde yine her zamanki tavrı vardı. Onu asla anlayamıyorum. Onun hakkında daha çok şey bilmek ve ona daha yakın olmak istiyorum.
Ugh... Gerçekten de ona karşı boş değilim.
Uzun süren bir ders saatinden sonra da si*tiğimin dersi bitmişti. Onun yanına gidip konuşmak gerçekten çok isterdim ama normal bir şekilde nasıl konuşulur bilmiyorum. Özellikle onun gibi biriyle konuşmayı. En iyisi etrafındakilerden duyduklarımla olayı anlamaya çalışmak. İnek Deku‚ at kuyruğu‚ boktan saçlı ve birkaç kişi daha onun yanına çoktan gitmişti. Büyük ihtimalle yarım p*ç kimsenin fark etmediğini sanıyor.
-Todoroki-kun, ciddi bir şey yok değil mi?
-Todoroki-kun! Fazla çalışıp kendini yorman sadece sana zarar verir! Biraz mola vermeli ve rahatlamaya ihtiyacın var! Herkesin vardır! (Iida)
Lan bi sus be koyduğumun motoru dır dır konuşma.
Ben yarım p*çin ne diyeceğini merakla beklerken o ise sessiz kalıyordu. Şu en yakın arkadaşı olan at kuyruğu da hiç konuşmuyordu. Sadece endişeli gözlerle ona bakıyordu. En sonunda konuşmaya başlayan buzlu çay oldu.
-Evet kendimi biraz fazla kaptırmışım. Daha dikkatli olacağım bundan sonra.
Bir şeyler saklıyor...
Birkaç konuşma sonrası ders zili çalmış ve herkes kendi sırasına geri gitmişti bile ve birkaç ders sonra kahramanlık ile ilgili eğitimlere başlayacaktık. Kesin koyduğumun yarım pi*i kendini zorlayacaktı yine. Eve gitmemek için neden bu kadar direniyor?!Momo'nun ağzından
Biraz fazladan dinlensen ne olurdu ki sanki Shoto!
Eve gitmek istemediğini biliyorum ama burada da dinlenebilirdin. Her neyse bunu Aizawa sensei ile konuşacağım işte o zaman artık her şey... Her şey geçecek mi? Neden bunu daha önce yapmadım ki?
Evet.
Korktuğum için ve hâlâ da korkuyorum. Söylersem işlerin daha kötü olmasından. İlk başta ciddiydim ama sanırım eğer söylersem her şey daha kötü olacak. Endevour eminim bu işin altından da sıyrılır. Tıpkı Rei Todoroki'nin ölümünde yaptığı gibi... Bunun için de herkesi inandıracak bir yalan bulur...Ama bu konuyu onunla konuşmam gerek. Hemde hemen. Bu akşam bizim eve gelmesini isteyebilirim. Endevour izin vermese bile annem bunu halleder. Bu akşam Shoto ile konuşmam gerek.
En uzun bölümü yazdım 😋😋
İlysm<8
Kendinize iyi baakınn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
What A Waste~ TodoBaku
FanficSen olmadan yaşadığım her an acı vermekten başka bir şeye sebep olmuyor. Ama artık sorun yok. Çünkü yanına geliyorum birazdan. Bencillik olduğunu düşünebilirsin, ben de farkındayım. Gerçek bir kahraman gibi ölmeliydim. Senin gibi. Ama... Olanlarda...