Scar

84 9 43
                                    

Shoto'nun ağzından

Sensei ile konuşmamdan sonra odada alınan kararlardan memnun olarak çıkamamıştım. İçeride All Might da vardı. Bu yüzden her ne kadar ısrar etsem de benim düşüncemin savaşta uygulanmayacağı da kesinleşmişti.
Tek konu da emindim.
Savaşa geç katılacaktım çünkü öncelik Shigaraki'nin yerini kestirmekti, bu yüzden belli bir yerde olmayacaktım.
Yine de konuşulanlar merakımın dinmesine yetmemişti. Hâlâ kafamda onlarca soru varken tanıdık bir sesin adımı seslenmesiyle irkildim. Kafamı kaldırıp etrafta göz gezdirince bu kişinin Katsuki'den başkası olamayacağını da anlamıştım.

Katsuki: Hey, Nasıl gitti? Belli oldu mu savaş alanın?

Bir an bu soruya karşılık ne cevap vermem gerektiğini düşündüm. Yani ne diyebilirdim bilmiyorum çünkü orada savaş alanındaki olabileceğim yerlerin birkaç kahraman hariç kimse tarafından bilinmemesi gerektiği de konuşulmuştu. Hatta Aizawa sensei Katsuki'ye söylememem gerektiğini üstüne basarak söylemişti. O da farkındaydı söylemeyeceğimin ama ısrarlarını da görmezden gelmem konusunda uyardı.
Okulda bir hain olduğu gerçeği tekrar yüzüme çarpmıştı tam o anda ama Katsuki'ye söylemek istemememizin sebebi tabii ki de onun hain olduğunu düşünmemiz değildi. Aptalca hareket edip benim yanımda kalmaya çalışabilecek olmasıydı.

Katsuki: Söyleyecek misin artık?

Shoto: henüz belli değil. Sadece ofa hakkında-

Katsuki: Yeme beni, Shoto.

Shoto: Gerçekten!
Ayrıca belli olsa bile söyleyemem ya hainsen ve yerimi ifşa edersen ne olacak?

Alay ederek sorduğum bu mütevazi soruya Katsuki gözlerini devirerek karşılık vermişti.
Eh, sonuçta konudan sapmam lazımdı bir şekilde...

Katsuki: Bak, bence savaşmana gerek yok. Hem daha iyileşmedin tam olarak hem de-

Shoto: Sen de beni yiyorsun şu an işte!

Katsuki: Kes çeneni çocuk.
Neyse ne. Nasıl olsa ben de senin yanında olurum.

Hayır Katsuki, buna izin vermem işte.
İçimden geçirmiştim bunu sadece. Şu an konuyu açmanın sırası değildi çünkü.

Shoto: Hadi derse gidelim. Zil çaldı çalacak.

Katsuki: Katılacak mısın eğitimlere?! Daha iyi-

Shoto: Evet.

Hâlâ aynı şeyi zırvalıyor çıldıracağım şimdi.

Katsuki:...

Tek kelimelik cevabım üstüne bazı şeylerin kesinliğini anlamış olacak ki sessiz kaldı. Ben de ona uyarak adımlarını dışarıya çeviren Katsuki'nin peşine takıldım.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Katsuki'nin ağzından

Kalan gün her zamanki geçen günlerime kıyasla daha yorucuydu. Gireceğimiz savaşın korkusu da yorgunluğuma ekstra bir şeyler katmıyor değildi.

Tüm gün aklım türlü türlü senaryolarla dolu olsa da en çok da o dolduruyordu zihnimi.

Yıllardır kahraman olmak için çabalarken tam da bir şeyi kanıtlayabilme fırsatı geçmişken... Kahramanlığın gerçek yüzü suratıma öyle bir çarpmıştı ki...

Biliyordum olacakları. Onu farklı bir alana götüreceklerdi. Arka planda durmayacaktı diğer herkes gibi.

O farklıydı.

Yanında kahramanlar olacaktı elbette ama yeterli miydi onu korumaya?..

Ben de orada olmalıyım ki böylece onu güvende tutabilirim?

Tutabilir miyim gerçekten de?..

Kendimi her zaman en iyisi olarak görmüştüm fakat bu durum onunla tanıştıktan sonra değişmişti.

O bambaşka bir evrendeydi resmen.

Onun yanında kendimi o kadar işe yaramaz hissediyordum ki. Kendimden en çok nefret etmeme sebep olan şey de buydu.

Yetersizlik...

Ama artık anlamıştım. Her geçen gün daha da anlıyordum.

Bunu artık kabullenmiştim.

Ona erişemeyeceğim bir gerçekti ve hep de böyle olacaktı.

Onun bana ihtiyacı yok, bundan eminim. Yinede bir tarafım bunun tersini söylüyor.

Belki de... Onun için bir şey yapabilirim bu yüzden onun yanında bulunmak istiyorum.

Kendimi buna inandırmalıyım sadece.
Yetersizlik korkumu bastırmalıyım hatta yapabilirsem yok etmeliyim.

Odam iyice beni bunaltırken rahatlayabilmek için oturuşumu değiştirdim. Daha duşa girmem gerekiyordu yemekten önce ayrıca Shoto'yu görmek de istiyordum bir süreliğine korkularımı bana unutturacak tek kişi oydu çünkü.
Yapacaklarımdan önce onu görmek istediğim için yataktan kalktım tam o sırada kapım da çalınmıştı. Aklımdan geçen kişinin olması dileğiyle kapıya yöneldim ve açtığımda tam da görmek istediğim kişi karşımda dikiliyordu.

Güzelliği karşısında büyülenmişçesine bakakaldım. Sanki ilk kez görmüşüm gibi bakmam tuhafına gitmiş olacak ki ağzını açan ilk o oldu.

Shoto: İyi misin, Katsuki?.. İçeriye geçebilir miyim?

Katsuki: Ah, t...tabii.

Odama girebilmesi için kenara çekildim.
O içeriye girerken ben de kapıyı kapatarak tekrar bakışlarımı melezime çevirdim.

Allah neler neler yaratıyor işte.

O yatağın köşesine oturunca ben de ilerledim.

Yeni duş almış gibi görünüyordu. Henüz kurutmadığı ıslak saçları ve ıslak teni kurumadan üstüne geçirdiği tişört vücuduna hemen hemen yapışmıştı.

Bu görüntünün büyüsü beni esir alırken
daha fazla kendimi alıkoymanın anlamı yok diye düşündüm.

Pek kafası burada değil gibiydi o yüzden onu kolayca yatağa yatırıp üstüne çıkmıştım bile.

Nazikçe bileklerinden tutarak gözlerimi gözlerine kenetledim.

(YN- APDLAPEMAPEÖSĞ CİDDİ KALAMIYORUM Bİ SN)

Sonra gözlerim yüzünde gezinmeye başladı.
Sol tarafındaki çiller...
Çok fazla belli olmuyordu. Uzaktan görünmüyordu bile eğer görmek için üstüne çıkmazsam tabii. Sonra gözlerim bembeyaz soluk tenindeki, asla tam olarak hikayesini öğrenemediğim, yaraya kaydı bu sefer. Herkes yaralardan nefret eder, kapatmak ister.
Çünkü yara bir kusurdur.
Özellikle de yüzünüzün hemen hemen yarısını kapatan bir yanık iziyse.

Tabii bu söylediklerim adınız Shoto Todoroki değilse geçerli.

Tanrım, ona... Kendisinin bile nefret ettiği ve canını hâlâ fiziksel olarak olmasa da yaktığına emin olduğum bu yara bile çok yakışıyor.
Gözlerinin renklerine ne demeli peki?..
Her yeri öpülesi resmen.

Onun her bir ayrıntısını aklıma kazımak istiyorum.

Ben ona baktıkça daha da erirken o da sanki... Bende kayboluyor gibiydi?..

Kalp atışlarım bunu fark edince daha da hızlanmıştı.
Yüzümü yüzüne yaklaştırıp öpmeye başlamam çok uzun sürmedi, karşılığını da alıyordum tabii ki de ;).

Sonra sadece yanına yattım. İkimiz de hiçbir şey demeden birbirimize baktık. Sessizdi ama bir o kadar da anlamlıydı bu sessizlik sanki.

Buraya belki de konuşmak için gelmişti olacaklar hakkında ama onun için sonra da endişelenebilirdik.

Şu an tek istediğim birazcık da olsa huzur.

Çok şey değil, değil mi?
.
.
.
.

Hehehehehehehe hızlıyım.🔥🔥
Kendinize iyi bakınız
Görüşmek dilekleriyle.
Yorumlarınızı bekliyorum🙏🙏
😘😘😘

What A Waste~ TodoBakuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin