ÇÖL ATEŞİ (ESMER SERİSİ-1)

17. Bölüm

-17.BÖLÜM-

Bir sene sonra


"Hadi! Daha hızlı!"diye bağırıyordu Anif atıyla yanında koşturmakta olan kızıl saçlı kıza bakarak. Arenada savaşan iki savaşçı gibilerdi ikisi de. Anif kahkaha atarak başını geriye attığında nefes nefese "Ne o? Korktun bakıyorum? Seni gören kimse dövüşebildiğini anlamaz bile!"dediğinde Bade gözlerini kısarak ona baktı hırsla. Dudaklarının kenarları alaycı bir ifade ile kıvrıldığında atından indi ve toprağa basarak topuklarını eşeledi. Anifin de dudakları aynı hareketle kıvrıldığında onları izlemekte olan Faisal "Bade çok büyüdü ha? Yani bir sene olmasına rağmen onu gören kim olursa olsun onüçünde olduğuna inanır mı?"diye söylendi. Ajmal bunun üzerine tebessüm ederek "hepimiz büyüdük. Olgunlaştık."dedi. Faisal "doğru."diyerek Shah ve Sahra'ya baktığında gülümsedi. Belki de onların evlenmesi üzerlerindeki kara bulutların yok olmasına neden olmuştu. Geri çekilmişti belki de ölüm. Yok olmuştu kötülük. 

Ajmal sanki ne düşündüğünü anlamış gibi "Böyle düşünmek çok güzel."dedi gülümseyerek.Ahmet ise bıçağını bileyerek onları dinliyor ve sesini çıkarmıyordu. 

Shah onlara bakarak "Hepimiz bir aradayız önemli olan da bu değil mi zaten?"dediğinde Khalid elindeki şerbet tepsisi ile yanlarına geldi ve "kesinlikle"diyerek şerbetleri arkadaşlarına ikram etti. Oturduğu yerden Bade ve Anif'e bakarak "Öte yandan Bade gerçekten büyüdü. Sanki gerçekten çocuksu yanı kayboldu da olgunlaştı.Artık olaylara daha farklı bakabiliyor. Ve kesinlikle güçlendi."dediğinde elindeki kılıcı Anif'in kılıcına doğru salladığını gördü. Faisal gülerek "İçindeki canavarı Anif ortaya çıkardı. Onu da tebrik etmek lazım."dedi.  

Ajmal "Haha,evet Shah. Bade uyuyan prenses olabilir ve teorik olarak Anif bir prens olmasa da kılıcının gücü ile kızı uykusundan uyandırdı. Şahsen ben Badeyi bu şekilde eğitemezdim."dediğinde Khalid de Shah'a baktı ve "Al benden de o kadar."dedi. Sahra sonunda dayanamayarak "Kadınların çeneleri yüzünden mi yapıyorsunuz bu konuşmayı yoksa Badenin gerçekten güçlendiğini anladığınızdan mı? Hoş ben ikincisini anladığınızı hala düşünmüyorum ya."dediğinde soğuk şerbeti üç kere de içti. Ona bakan Shah gülümseyerek parmağı ile dudağının kenarını temizlediğinde Sahra gülümsedi ve başını omzuna dayadı. "Çok mu susadın sen?"diye sorduğunda ona bakmadan "çok sıcak bu aralar ondan çok susuyorum"dedi genç adamın omzunu öperek. Anif'in kılıcının yere düşmesi üzerine Bade de kılıcını yere attı ve dizlerini bükerek ellerini yumruk yapıp yüz hizasına getirdi. 

Birden tüm bakışlar onlara çevrildiğinde Anif "Ne?"dedi Bade'ye. Genç kız "Şimdi senin o yüzünü öyle bir tırmalayacağım ki...."diyerek üzerine doğru atladığında Anif nefes nefese bu saldırıyı es geçti ve ellerini birbirine vurarak "Kedi mi sanıyorsun sen kendini? Tırmalamakmış? Hah!"dedi. Bade,ona doğru koşarak sağ gösterip sol diz kapağına çelme taktığında Anif dengesini kaybetti. Açık olan saçlarını hızla döndürüp adamın yüzüne tokat gibi çarptığında Anif gözlerini acı ile yumdu ve "ah!"diye bağırdı. Bade arkasına geçerek "acıdı mı? vah vah."dediğinde gülüyordu. Anif yerden kalkarak kaşları çatık bir halde kendisine baktığında Bade saçları ile oynamaya başladı ve göz kırparak "Gelsene"dedi. Anif ona doğru hamle yaptığında yumruğu kızın yüzünün tam ortasında durdu. Ona yumruk atabilir miydi? Bade ona bakarak "Bana vurmaktan çekinme asker!"diye mırıldandığında Anif yumruğunu açtı ve tokat olarak Bade'nin suratına indirdi. Öylesine şiddetliydi ki Shah oturduğu yerden "Anif!"diye bağırdı. 

Anif "Ne?"dediğinde Shah "Elini keserim"dedi. 

Bade ,Anif'in şaşkın yüzüne bakarak ona tokat attığında Anif afalladı yine ve Shah'a seslenerek "Onunkini de kesecek misin peki?"diye sordu. Shah kahkaha atmamak için kendisini sıkarken Khalid ve Ajmal gülme krizine girmiş bir halde onu izliyordu. Kapıda ki güvenlikten sorumlu adamlar bile Anif'in kendisinden küçük bir kızdan dayak yemesine gülerek bakıyorlardı. Bade,rastgele elleri ile adama vurmaya devam ettiğinde Anif "yeter ya!"diyerek kollarını iki yana açtı ve öyle bir bağırdı ki herkes ama herkes kulaklarını kapatmak zorunda kaldı. Bade dehşetle gözlerini iri iri açtığında Shah "Anif sakın yapma!"diyerek ayağa kalktı. Ama Anif onu duymadı ve Bade'ye doğru öyle bir koştu ki kızın ince belinden yakaladığı gibi onu baş aşağı çevirdi ve havaya kaldırdı tek eliyle. Bade neye uğradığını şaşırsa da çok geçmeden ters düz olduğunu anladı ve midesi bulanmaya başladı. Korktu ve titredi. Anif ellerinin arasındaki küçük bedenin titrediğini görünce gülümsedi ve "Yeter mi?"dedi. 

Bade sesini çıkarmayınca Sahra oturduğu yerden ayağa kalktı ve "Bade!"diye bağırdı. Yanında oturmakta olan adamlar aynı anda kendisine baktığında genç kadın iri iri açtığı gözlerini Bade'ye odakladı ve "Kapat yüreğini!"dedi. Bade sadece bir dakika düşündü ve o an Sahra'nın dediklerini uygulamak için derin bir nefes aldı. Sahra dudaklarının arasından "Hadi... hadi..."dediğinde Bade bacaklarını ikiye ayırdı ve Anif'in omuzlarına yerleşerek boğazını sıktı. 

Anif "hey!"diye debelenmeye başladığında Bade aynı anda hem vuruyor hem de boynundaki bacaklarının baskısını daha da arttırıyordu. Anif nefes alabilmek için var gücü ile gerçekten kızın bacaklarına vurmaya başladığında Bade acı içinde inledi ama kazanma arzusu o kadar galip geliyordu ki onu yere devirmeden pes etmeyecekti. Sahra ise hala ayakta öldürücü darbeyi yapmasını bekliyordu. "Hadi...Yapabilirsin.."dediğinde Bade bacaklarını büyük bir hızla ikiye ayırdı ve Anif'in omuzlarından aldığı destekle baş aşağı durdu. Shah ve Khalid "Düşecek! Boynunu kıracak!"dediğinde ikisi de toprak zemine doğru koşmaya başladı ama Bade'nin, Anif'in yüzüne doğru ters takla atıp adamın hayalarına yumruk yaptığı elleri ile vurması üzerine Anif deli gibi bağırıp sırt üstü yere düştü. Bade de az ilerisine.Onu izleyenler şaşkınlıkla önce birbirlerine sonra Bade ve Anif'e baktığında Sahra yerinde zıpladı ve "Evet! Mükemmel!"diyerek kızı alkışladı. Bade de nemli yüzüne yapışan toprakları elinin tersi ile temizlerken "Başardım! Ben kazandım ben!"diyerek yere yattı ve gülmeye devam etti. Gök mavisi gözlerini aynı renkteki gökyüzüne odakladığında birden içinin ürperdiğini hissetti ve sanki bayılacağını hissedermiş gibi çırpınmaya başladı. Gökyüzü birden kıpkırmızı olmuştu. Her yerde duman ve çığlıklar vardı. Anif yerde söylenerek yatarken Shah ve Khalid birbirlerine gülerek bir şeyler anlattılar önce. Sonra Bade'nin bedeninden gelen ince kısık sesleri. Anif doğrularak yerde çırpınan Bade'ye baktığında genç kız gözlerini kapadı ve aniden açarak çığlık atmaya başladı. Anif hızla yanına koştuğunda Sahra havadaki gerginliğin kokusunu içine kadar çekti. Ahmet ve Ajmal yavaş yavaş ayağa kalktıklarında uzaklara çok uzaklara baktılar. Gökyüzü ilerde çok ilerde simsiyah bir bulutla kaplanmıştı. 

"Allah kahretsin!"diye söylendiklerinde Bade'nin ağzından keskin bir çığlık çıktı. Hayat sona eriyordu. Avlunun içine düşen küçük siyah pimi çekilmiş bomba Bade'nin tam göğsüne düştüğünde yakınında olan adamlar aynı anda birbirlerine baktılar ve hiç düşünmeden kızın üzerine atladılar.

 "Hayır!"