Şaşkınlıkla Peter'a bakıyordum. Gözlerime bile bakamıyordu.
"Peter neden özür diliyorsun?" birden yüzü değişti.Bu sefer şaşıran taraf o olmuştu. Yanıma gelip "Hiç yani sen haklıydın özür dilerim." dedi ve aniden bana sarıldı.
Gülümseyerek ona sarıldım "Özür dilemene gerek yok sen hala arkadaşımsın. Bunu hiçbir şey bozamaz."
Birbirimizden ayrıldık "Tony'e haber vereyim." telefonumu çıkardım ve Tony'i aradım ama cevap vermemişti.
Belki de işleri uzamıştır diye aramaktan vazgeçtim ve arkadaşlarıma döndüm.
Diğer Peter olanları dinliyordu. Çok değişik bir havası vardı. Samimi ve anlayışlıydı bizim Peter'a çok iyi davranıyordu.
Yüzümde oluşan gülümsemeyi fark edince hemen kendimi düzelttim. Başka Peter yok Natalie.
Acaba Natasha nasıldı? Bütün gün onu aramamıştım muhtemelen Tony ile birlikteydi.
"Bu herifleri nasıl yeneceğiz?" diye sordum. Hepsi dönüp bana baktı "Onların ilaçları hazır. Sadece onları bulmamız lazım." Peter'ın dediği ile düşünmeye başladım.
Onları nereye çekebilirdik?
"Biz onlara ikinci bir şans tanıyoruz değil mi?" Peter 2 yani diğer evrende ki Peter konuştu.
"Özgürlük Anıtı!" iki Peter dünyaya fazlaydı gerçekten ikisi de çok zekiydi. Oraya gitmek için uğraşırken Peter Ned ve Mj'yi eve yolladı.
Gwen gitmek istemiyordu ama Peter ile ufak bir tartışma yaşadılar. Peter agresif davranıyordu bu da Gwen'in sinirlenip gitmesine neden oldu.
Kız cidden kırılmıştı. İki Peter ile başbaşa kalınca kendimi çok garip hissettim. Oraya kadar ağ ata ata gideceklerini konuşuyorlardı.
Ben onlara böyle yetişemezdim. Birden Peter 2 yanima gelip belimi tuttu ve kendine çekti.
"Oraya kadar koşarsan yetişemezsin."
Haklıydı. Bizim Peter önümüze geçip yapmacık bir gülümseme ile bize baktı.
"O yüzden onu ben alayım." tam elini uzattığı sırada Peter 2 tarafından geriye çekildim.
"Dostum arkadaşına bir eşya gibi mi davranıyorsun?" dedi. Peter tam ağızını açtığında tekrar yüzü soldu ve ağı fırlattı "Gidelim." dedi ve gözden kayboldu.
Peter 2 ile onun gidişini izlerken aklıma gelmişti "Adımı biliyor musun?" sevimli bir surat ifadesi ile kafasını salladı.
"Peter sana sarılmadan önce söylemişti. Natalie."
Daha sonra beni daha sıkı tuttu. Ellerimi boynuna doladım. Bazen Peter ile böyle geziyorduk ve korkunçtu ama eğlenceliydi.
"Umarım korkmazsın." dedi ve birden kendini aşağı bırakıp ağ atarak ilerlemeye başladı.
✵
Ulaştığımdan beri Natasha'yı arıyordum ama bir türlü ulaşamamıştım.
Tony'de cevap vermiyordu. Telefonu kapatıp ceketimin ceplerinden birine koydum.
Arkamızdan duyduğumuz ses ile o tarafa baktık. Geleceklerini tahmin etmiyorduk. Üçümüz de o tarafa yürürken gelenin onlar olmadığını gördük.
Ve hiçbirimiz ağlayan Gwen'i burada beklemiyorduk.
Peter hemen onun yanına gidip yüzünü tuttu ve gözyaşlarını sildi.
"Gwen burada ne yapıyorsun?" Gwen önce bana bakıp sonra Peter'a döndü çok kötü gözüküyordu.
"Sadece iyi misin diye merak ettim." dedi ve tekrar bana baktı. Peter'da bana dönünce bir şeylerin ters gittiğini anladım.
"Benden bir şey mi saklıyorsunuz?"
Peter 2 yanımda durmuş ikisini inceliyordu. Onun da bir şeylerden şüphelendiği çok açıktı.
"Hayır." dedi Gwen hızla Peter onu tekrar yollamaya çalıştı ama başarılı olamadı.
En sonunda ise J. Jonah Jameson ile olan bağlantısına katıldı.
"Onları bekliyoruz ve onları durduracağız tam burada."
Peter kendinen çok emin duruyordu gülümseyerek onu izledim. Diğer Peter eğilip konuştu.
"Onu çok mu seviyorsun?"
Kafamı ona çevirip yüzümü ekşittim. Elimle Peter'ı gösterdim "O benim arkadaşım tabi ki seviyorum." diyerek gülümsememle onu izlemeye devam ettim.
"Bu yer tam olarak neresi?" J. Jonah Jameson sordu Peter arkadaki heykeli gösterdi.
"İkinci şansların elde edildiği bir yer."
"Pekala Peter neresi olduğunu anladık. Peki Black Widow'un ölümü hakkında konuşmak ister misin?"
O an gülümsemem söndü duyduklarımın gerçek olmamasını diledim.
"Onun binadan düştüğünü ama senin ağın yüzünden belinin ve boynunun kırıldığı söyleniyor."
Peter kafasını yavaşça bana çevirdi. J. Jonah Jameson'ın dediklerine inanmak istemiyordum.
Gwen hemen Peter'ın yanına geçti ve onu korumak ister gibi önünde durdu.
Peter 2 omuzumu tutup beni sarstı ama ben gözlerimi Peter ve Gwen'den çekemiyordum.
Gwen'e baktım.
"Biliyordunuz."
Başını hayır anlamında salladı ama biliyorlardı ve saklamışlardı.
"Hayır Natalie biz de eve gidince öğrendik."
Yalan söylüyordu neden onlara inanayım ki Peter'a baktım çok acınası duruyordu.
"Yalan değil mi Peter? Natasha ölmedi."
"Natalie ben-" onun lafını böldüm "Seni iki yüzlü biliyordun ve bana söylemedin!" onun üstüne doğru hızla yürürken diğer Peter beni tutup gecmemi engelledi.
"Hey hey hey sakin ol." Onu bir türlü geçemiyordum çok güçlü tutuyordu asla geçmeme izin vermiyordu.
"Bırak beni!"
"Öyle bir niyetim yok."
Durup suratına baktım "Peter bırak beni." onlardan intikam almak istiyordum önce Peter ve Gwen sonra diğerleri.
Gözlerimden yaşlar akıyordu. Peter maskesini ağızına koydu ve gözlerimden akan yaşları sildi. Daha sonra konuşmaya başladı onu dinlemem için yüzümü sabit tutuyordu.
"Üzgünüm ama bunu yapmam. Sakinleşmeni istiyorum o senin arkadaşın."
O sırada duyduğumuz sesler ile arkamıza baktık. Avengers buradaydı ve öbürleri de peslerinden geliyordu.
"Avengers." Gwen'in sesiyle Peter 2 ona baktı. Şaşırmış gibiydi "O ne müzik grubu falan mı?"
Ona dönüp konuştum "Hayır onlar kahramanlar. Yani bir kısmı." gözlerim tekrar Gwen'in yanındaki Peter'ı buldu.
Tony yere iner inmez bana sarıldı.
"Çok üzgünüm Natalie."
"Bana neden söylemedin? Peter'ın onu öldürdüğünü söylemedin Tony."
✵
•Natalie Peter'ı bu işten sorumlu tutuyor ama ileride neler olacağını bilmiyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Spider & Widow || Andrew Garfield
Bilim KurguNatalie en yakın arkadaşı Peter'a aşık olduğunu düşünüyordu ta ki gerçek aşkı olan Peter'ı görene kadar.