19. Bölüm

177 22 2
                                    

Zaman atlamaları neyi ifade eder? Dina için zaman sanki o gizli odadan çıktığı andan içinde bulunduğu ana atlamış gibi hissediyordu. Masanın üzerindeki kalem manasızdı. Gözleri ona takılı kalırken gizemli adamın sesiyle dört duvar arasında kaldığı zamanlara gitti.

" Hey Di!" Kendisini asistle eden Beatrice in sesiyle bulunduğu ana geri döndü.

" Yine uyumakta zorlanıyor musun? Senin için doktor araştırabilirim." Dedi Beatrice. Samimi tavrı ve içten gülümsemesi Dina' a annesini hatırlattı. Beatrice kendi ofisini açtığında karşısına çıkan ilk ve en kaliteli insandı. Londra, Edinburg tan farklıydı. Gölette tutulmak sonrasında okyanusa fırlatılmak böyle hissetirebilir.

" Yapılacak dünya kadar görüşme, seyahatler, katılınacak etkinlikler var. Uyumak şuna beni kurtarmaz. Müzayede evine gideceğim. Burası sende. Yeni gelen çocuğun pasaport işlemlerini takip et. Édouard Manet in tablosunu getirme görevi onun. Alıcı çok sabırsız. Güvenlik ekibi Fransa dan yeni evine gelene kadar tabloya eşlik edecek. Ayrıca sigorta şirketi ile de tekrar irtibata geç. Aksilik olmasın. Beceremezse ona Fransa da kalabileceğini söylersin. Müzayededen sonra Sir Clark ın koleksiyon sergisine gideceğim. Uyumak için zamanım kalmıyor." Beatrice kadının ardı ardına sıraladığı yoğun gündemi ajandasından kontrol etti. Dina iş hayatına hızla adapte olmuştu.

Ayağa kalkarken kadına oturmasını işaret etti. Çantasını eline ve ardından ince parasını koluna aldı. Uzun zaman sonra tanıdığı birkaç insanlar beraber işten ve aklındaki savaştan uzaklaşıp şarap içerek, güzel sanat eserlerini seyredecekti.

" İş telefonum sende. Zaten mesai saatlerim dışında atamazlar. Maillere bakmaz istemezsen sorun değil. Sende git ve eylen. Bu gece ara vermek sorun olmaz." Dedi. Beatrice profesyonel bir kadındı. Dina onun iş ahlakına her zaman hayran olmuştu.

" Her şeyin yolunda olduğuna inandığımda giderim. Gidin ve eğlenin. Buna ihtiyacınız var." Dedi. Dina başının yavaşça salladı ve ofisinden çıktı. En son Louise in düğünü için Edinburg' a gitmişti. İki yakın arkadaşı birbirlerinin farkına varıp güzel bir beraberlik kurmuş ve evlenmişlerdi. Ailesiyle sıkça görüşüyordu lakin taş evi ziyaret etmek istemiyordu. Yaşadıklarınla kasaba da bir efsaneye dönüşmüş olması ve insanların gözlerini üzerine hissetmek sosyal anksiyetesini tetikliyordu.

Ofisinün olduğu tarihi binanın ana kapısı büyük bir ana caddeye açılıyordu. Bu yüzden yangın çıkışını tercih etti. Arka kapıdan çıkıp kaldırımda yavaşça yürürken akıp giden insan seline karıştı. Bir süre yürüyüp nehrin kenarındaki yürüdü. Enseninde hissettiği gözlerin ağırlığından kurtulmak imkansız gibiydi. Fleet nehrinin kenarında bulduğu boş bir banka oturdu. Çantasını bacaklarının arasına sıkıştırıp parasını giydi. Takip eden adam beş altı metre ötesinde başka bir banka oturmuş nehri bakıyordu. Dina adama doğru baktı. Üzerine yakaladığı bakışlarına karışıklık tebessüm etti. İngiliz hükümet için aklanmış olması yetmemişti ya da Martin için yeterli değildi. Birebir iletişimde bulunmamış olmasalar da adamın gözlerini daima üzerine hissediyordu. Takipçi yerinden kalıp geldikleri istimette gözden kaybolduğunda telefonunu çıkardı ve mesaj sekmesine girdi.

AJAN B ' e

Sadece başımın ağrımasına neden oluyorsunuz. Yaptığınız psikolojik baskının yarattığı tek şey bu. Sinir bozucu bir baş ağrısı. Akşam sevgili arkadaşlarınızdan birini umarım fark etmem. Eylencemi bozmayın lütfen...

Yazardıktan sonra gönder butonuna bastı.

" Takıntılı herif." Dina olmak buna dönüşmüştü. Tekrar gün ışığına kavuştuktan sonrası buydu. Bazıları kaçırıldığını inanmamış ve Dina' nın aile ağacını deşerek öğlen ve akşam kulağındaki tartışma programlarında günlerce bıkmadan hırsız, katil, suç ortağı olduğunu açıkça bağırmışlardı. Bazıları ise onun masum bir mağdur olduğunu türk kökeninden dolayı ırkçılık yapıldığınığı söylüyorlardı. Akademik kariyeri her zaman şaibeli olacaktı. Bir kez daha müzeye dönemezdi. Ona kimse güvenmeyecekti. Sanki onu kaçıran kimse yoktu ve kendisi kaçıp bulunacağını anladığında kaçırıldım süsü verdi diye düşünüyorlardı.

Uzun Boylu, Esmer AdamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin