5. Bölüm

500 51 14
                                    

Öpüşmek sanatsal olarak nasıl tasvir edilir? Dudakları dudaklarımı zarifçe okşayıp, kalbiyle sahiplendi. Bla... Bla... Bla... Martin bedeni hızla Dina' nın bedeni üzerinde hakimiyet kurdu. Bir eli boynunda diğer eli belindeydi. Hırsla öpüşüyordu. Dina' nın sırtı birden koltuğun sert minderi ile buluştu. Şiirsel bir tarafı yoktu aksine şehvet oluk oluk akıyordu. Adamın eli bel boşluğunda okşuyordu. Alt dudağını hafifçe ısırdığında dudakları aralandı ve birden dilli ağzının içine kaydı. Dina karşılık verirken düşünmemişti. Aniden gelişen olaylara tepki verebilen biri değildi. Adamın sertleşmiş penisini hissettiği an beyninden şimşekler çaktı. Elleri adamın omuzlarından var gücüyle ittirdi. Dudakları ayrıldığında Martin transtan çıkmış gibiydi. Hızla üzerinden kalkıp kanepeden bir kaç adım uzaklaştır. 

" Ben.. Özür dilerim Dina. Uzun zamandır... " Dedi. Hala nefes nefeseydi ve pantolonun ağ yerini zorlayan büyük et parçası ben buradayım diyordu. " Uzun zamandır biriyle birlikte olmadım. " diye devam etti. Uzun zamandır seks yapmamış bir adam için anlık bir seks partneri gibi mi görünmüştü. 

" Gidebilir misin? Yapmak istediğin şeyi gerçekleştirdin. Artık rahat uyuyabilirsin. " Dedi genç kadın. 

" Dina yanlış anladığını düşünüyorum. Demek istediğim..." Dedi adam ama Dina onu durdurdu ve  " Ben seni tanımıyorum ve tanımadığı adamlarla öpüşen kadınlardan değilim. " dedi. Martin başını salladı ve montunu alıp hızla evden ayrıldı. Dina mumları söndürürken " Salak herif. Uzun zamandır kimseyle birlikte olmamış mı? Senin gibi bir adam ne kadar dayanabilir ki? " diye söyleniyordu. Küçük köpeği odasına götürdü ve ona yeni yerini hazırladı. Yatağına uzanırken Martin' in gülüşü gözlerinin önüne geldi. Ondan etkileniyordu. Hayatını kurtardığı için mi etkilenmişti ya da birçok kadın gibi yakışıklığı yüzünden mi? Bir gece önce yemek masasında karşısında oturan samimi olduğunu hissetmişti. Hisselerine güvenirdi. Ray' i sevmezdi, adamın öldüğü gün işe gitmemek için bağıran kalbi, ay sonuna gelirken boşalan cüzdanına yenilmişti. Bir şey o evde kalmamasını söylemişti ve aile evine dönmüştü. Şimdide Martin' in samimi olduğunu hissediyordu. Daha önce onun kadar yakışıklı bir adamla birlikte olmamıştı. İlişki yaşadığı adamlardan yakışıklı olup olmadığı göreceliydi. Bir adama aşık olurken tipi onun için her zaman ikinci planda kalıyordu. Son terk edilişinin ardından geliştirdiği mutsuzluk teorisinin maddelerinin arasında bu da vardı. Kendini çok yakışıklı bir adamla olacak kadar güzel bulmuyordu, işkolikti ve sevgililerini el üstünde tutmazdı. Aktif bir seks hayatı yoktu. Daha önce kimseyle Martin' le öpüştü kadar ateşli öpüşmemişti. Yavruyu beslemek için telefon saatini  iki saat sonrasına kurdu ve uyumak için gözlerini kapadı.

***

Gece boyunca, iki saatte bir köpeği beslemek için kalkmış iken güneşin doğduğunu fark ettiği son seferde uyumak için tekrar yatağına dönmedi. Garajda öylece duran annesinin arabasını alıp köpeği veterinere götürmeye karar verdi. Buraya geldiğinde geri ya pijama  giyiyordu ya da kazak tayt kombini. Valizi çoktan boşaltmış odasındaki gardıroba yerleştirmişti. Bu basit olay bile yakın kötü geçmişi ona hatırlatmaya yetiyordu. 

Koyu renk bir kon pantolon ve ince boğazlı bir kazak giydi. Üşüyeceğini bildiğinden lise zamanlarından kalan büyük oduncu gömleğini kazağının üzerine geçirdi. Kalın montunu ve kar çizmelerini giydiğinde kendini dışarıdaki soğuğa karşı biraz oldun güvende hissedebiliyordu. Arabanın çalışıp çalışmadığını bilmiyordu ve denemek için garaja gitti. Yavruyu kalın bir battaniyeye sarmış ve ardından büyük, boş bir ofis kutusuna koymuştu. Annesi olmayan zavallı hayanın vücut ısısının korunması gerekliydi. Köpeğin içinde olduğu kutuyu ön koltuğa yerleştirip emniyet kemeri ile sabitledikten sonra sürücü koltuğa oturup motoru çalıştırmayı denedi. Cılız bir sesten ileri gitmedi. Eski araba ona soğukta çalışmayı reddettiğini söylüyordu. Birkaç kez daha denedikten sonra ümitsizce anahtarı çıkardı ve taksi çağırmak için telefonunu eline aldı. O anda garajın açık ön kapısından içeri Martin girdi. Dina elindeki telefondan internete bağlanmış, en yakındaki taksiye ulaşmaya çalışırken, adam arabanın canını tıklattı. Dina korkuya sıçrarken telefon elinden fırladı ve gaz pedalının olduğu yere düştü. Büyük efor sarf edip aldıktan sonra adama baktı. Arabanın için dışarısı kadar soğuk olduğundan kapıyı açmadan önce yavruyu kontrol etti. "Garaj kapısı açık gördüm, gelmek istedim. " Dedi Martin. Dina adamın dün akşamın gerginliğini yaşadığını görebiliyordu. Geçirdikleri kısa zamanda kendisi ile birlikte iken her zaman güler yüzlü ve flörtöz davranan o adam, şuan bir keman yayı kadar gergindi. Yüzünde zoraki bir gülümseye vardı. 

Uzun Boylu, Esmer AdamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin