Uzun Boylu, Esmer Adam

4. Bölüm

" Teşekkürler." Diyebildi Dina. Liseden ve lisedeki arkadaşlar guruplarından konuştular. Dina zamanın nasıl geçtiğini anlamadı. Louise onu eve bıraktığında güneş batmak üzereydi. Kapıyı açıp içeri girdiğinde daha antredeyken mutfaktan eve yayılan enfes kokuyu hissetti. Annesi, aile dostları arasında meşhurlaşan dana kuyruğu güvecinden yapmış olmalıydı. Martin bir elinde şarap şişesi diğer elinde tirbüşon karşısında buldu.

" Erhan yemeğe geç kalma diye seni arayacaktı." Diyerek gülümsedi.

Şaşkınlığından kurtulunca üzerindeki montu çıkardı ve " Selam..." dedi.

" Selam..." dedikten sonra ona doğru geldi ve sarıldı. "Buradaki tek arkadaşının ben olacağımı sanıyordum. Doğrusu kıskandım." Dedi.

***

4. Bölüm

" Çok arkadaşım yoktur. Liseden birkaç eski arkadaş..." Genç kadın yemek masasında Martin' in karşısına oturdu.

" Louise üniversiteden sonra buraya şehre geri döndü. Şimdi polis merkezinde çalışıyor. " Diyen annesi Eppie' di. Martin gülümsedi ve yemek servisine başlayan kadına tabağını uzattı. Dina yemek masasındaki sohbeti dinlemeyi ve ara sıra sohbetlerine katılmayı tercih etti.

" Evinizin tarihi dokusuyla büyülenmemek imkansız. " Dedi Martin. Salondaki şöminenin karşısında oturuyorlardı.

" Ev Eppie' nin ailesinden kaldı. Yerleşmeden önce elden restore ettik. " Dedi Erhan.

" Burada büyüdüm. " Çocukluğuna özlem duyuyordu. " İnsanın dönebileceği bir gerçek bir evi olmalı. Bu ev benim gerçeğim. " Diye devam etti Dina. Şarap içmek istememişti kendine bir bardak sıcak çikolata yapmak için mutfağa gitti. Ahşap mutfak tezgahına kakao çekirdeklerinden döktü. Martin' in peşinden geldiğini ve bar taburesine oturmuş onu izliyor oluşunu görmezden geldi. Çekirdekleri merdaneyle ezdi. Yağlı taze sütü, kuru acı biberleri, şekeri tezgaha dizdi. Sütü kaynattı ve sırayla malzemeleri ekledi.

" Acı biber nesi? " Diye sordu Martin. Evdeki herkes için fazla fazla pişiriyordu kadın.

" Eğer içeceksen sorunu cevaplarım, içmeyeceksen bu benim sırrım olarak kalır. " dedi Dina.

" Bir bardak içerim. " Dedi adam. Dina hazırladığı karışıma kırmızı biber tohumlardan serpti ve ardından bir bardağa doldurup üzerine çırptığı kremadan ekledi. En sonunda üzerine kakao ve kırmızı biber serpti ve bardağı adamın önüne koyup bir tanede kendine hazırladı. Martin bir yudum alırken Dina tezgaha yaslandı.

" Yeni yıl yaklaşırken yapmayı en sevdiğim şey budur. Sıcak çikolata, Türkiye' de meşhur bir içecek var salep. Sıcaktır ve tarçınla inanılmaz olur. Zencefilli kurabiyeyi de çok severim. Bana yalnızken buradaymış gibi hissettiren şeyler bunlar. Kovulmadan önce Edinburgh yaşıyordum. Evim dediğim yer dört adet soğuk duvardan başka bir şey değil. " Dedi genç kadın.

" Aklandıktan sonra denecek misin? " Diye sordu adam. Baharatlı çikolatayı sevebileceğini düşünmemişti Martin. Dina onun başka bir yöne baktığını sandığını bir anda toz zencefil ve bir tutam tuz attığını görmüştü oysaki. Severek bitirdi bardağındaki içeceği.

" Aklanır mıyım? " Derken düşünceliydi.

" Eğer masumsan aklanırsın. " Dedi Martin. Dina' nın kaşları yukarı doğru kalkarken alnı kırıştı.

" Birini öldürdüğümü, tarihi eser kaçırdığımı ve çaldığımı söylüyorlar. Bebekliğime, çocukluğuma şahit olmuş birçok insanın bana şüpheyle baktığına görüyorum. Beni en çok yaralayan şey bu. " Dedi Dina. Martin konuşmadı. Ayağa kalktı ve gidip kadına sarıldı. Dina çenesini adamın boynuna yasladı ve kollarını gövdesine sardı.